Bilindiği üzere, 5811 sayılı Bazı Varlıkların Milli Ekonomiye Kazandırılması
Hakkında Kanun 22/11/2008 tarihli ve 27062 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmış ve
bu tarih itibarıyla yürürlüğe girmiş olup, bu Kanunun uygulamasına ilişkin
açıklamaların yapıldığı1 seri no.lu Genel Tebliğ ise 6/12/2008
tarihli ve 27076 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.
1 seri no.lu Tebliğin;
"3.1.1. Yurt dışında sahip olunan varlıklara ilişkin bildirim ve
beyan"başlıklı bölümünde, gerçek veya tüzel kişilerce
1/10/2008tarihi itibarıyla yurt dışında sahip olunan ve
kapsama giren varlıkların, Kanunun yürürlüğe girdiği 22/11/2008 tarihinden
itibaren izleyen üçüncü ayın sonuna (2 Mart 2009 Pazartesi akşamına) kadar Türk
Lirası değerleriyle; bankalara bildirilebileceği veya vergi dairelerine beyan
edilebileceği,
"3.2. Türkiye'de sahip olunan varlıklara ilişkin beyan ve verginin
ödenmesi" başlıklı bölümünde de gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerince
sahip olunan ve Türkiye'de bulunan ancak 1/10/2008 tarihi itibarıyla yasal
defter kayıtlarında işletmelerin özkaynakları arasında yer almayan kapsama giren
varlıkların, Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren izleyen üçüncü ayın
sonuna (2 Mart 2009 Pazartesi akşamına) kadar Türk Lirası değeriyle, gelir veya
kurumlar vergisi yönünden bağlı olunan vergi dairelerine beyan edilebileceği
belirtilerek, bildirim veya beyanın nasıl yapılacağı ayrıntılı olarak
açıklanmıştır.
5811 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin beşinci fıkrasında, Kanun kapsamında
bildirilen ve beyan edilen varlıklar nedeniyle 1/1/2008 tarihinden önceki
dönemlere ilişkin hiçbir suretle vergi incelemesi ve vergi tarhiyatı
yapılmayacağı hükme bağlanmıştır.
Bu nedenle, yurt içinde ve yurt dışında sahip olunan varlıklardan beyana konu
edilenler ile ilgili olarak, yurt dışında bulunan taşınmaza sahip olunduğuna
ilişkin belge dışında herhangi bir belge talep edilmeyecek ve beyanın hangi
gelir unsurundan kaynaklandığı sorulmayacaktır.
Öte yandan, potansiyel mükellef olan gerçek kişilerce Kanun kapsamındaki
varlıkların beyan edilmesi halinde, ilgili kişinin mükellefiyet tesisine ilişkin
herhangi bir talebi olmaması durumunda mükellefiyet tesis ettirilmeksizin
beyanlar kabul edilecektir. Söz konusu beyannamelerde T.C. Kimlik numarasının
doğru yazılıp yazılmadığının ise mükellefin kimliğine bakılmak suretiyle kontrol
edilebileceği tabiidir.
Bu çerçevede, 5811 sayılı Kanun kapsamında beyanda bulunan mükelleflere her
türlü yardım ve kolaylığın sağlanmasını ve Kanun kapsamında yapılan beyanların 1
seri no.lu Tebliğde ve yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde kabul edilmesi
hususuna özen gösterilmesini rica ederim.