Kapsam
Bilindiği gibi, 6/6/2008 tarihli ve 26898 mükerrer sayılı Resmî Gazete’de
yayımlanarak yürürlüğe giren 5766 sayılı
"Amme Alacaklarının Tahsil Usulü
Hakkında Kanunda Ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun"un
11 ile 15 inci maddelerinde 492 sayılı Harçlar Kanununa ilişkin düzenlemeler
yapılmıştır.
Bu
Tebliğde, Harçlar Kanunu uygulamasına ilişkin olarak 5766 sayılı Kanunla
getirilen düzenlemelere yönelik açıklamalara yer verilmiştir.
I - 492 SAYILI HARÇLAR KANUNUNDA YAPILAN
DEĞİŞİKLİKLER
A - 42 nci maddede yapılan değişiklikler
5766
sayılı Kanunun 11 inci maddesinin (a) bendi ile, 492
sayılı Harçlar Kanununun 42 nci maddesinin ikinci
fıkrası;
"Menkul ve gayrimenkul mallar hakkında
alım, satım, taahhüt ve rehinle ilgili her nevi mukavele, senet ve kâğıtlarda
değer gösterilmesi mecburidir. Rehin bordroları ile kamu idarelerine verilmek
üzere ilgili mevzuatla belirlenen kurallara uyulacağına ilişkin olarak
düzenlenen taahhütnameler hakkında bu hüküm uygulanmaz."
şeklinde değiştirilmiştir.
Yapılan düzenleme ile, kamu idarelerine verilmek
üzere ilgili mevzuatla belirlenen davranış kurallarına uyulacağına ilişkin
olarak düzenlenen taahhütnameler, değer gösterilmesi gereken işlemler
kapsamından çıkarılmıştır.
Bu
çerçevede, davranış kurallarına uyulacağına ilişkin olarak düzenlenen
taahhütnamelerin, belli bir değer ihtiva etmemeleri halinde maktu esasa göre;
değer gösterilmesi zorunlu olmamakla birlikte, belli bir değeri ihtiva etmeleri
halinde ise nispi esasa göre harca tabi tutulması gerekmektedir.
B- 59 uncu maddede yapılan
değişiklikler
5766
sayılı Kanunun 11 inci maddesinin (b) bendi ile, 492
sayılı Kanunun 59 uncu maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde yer alan "Genel ve katma bütçeli dairelerle"
ibaresi "Genel ve özel bütçeli
idarelerle", (l) bendinde yer alan "ek 1 inci" ibaresi "ek 2 nci"
olarak değiştirilmiş ve (r) bendi madde metninden
çıkarılmıştır.
5766
sayılı Kanunun 15 inci maddesi ile de, 2/3/1984 tarihli
ve 2985 sayılı Toplu Konut Kanununa aşağıdaki ek madde
eklenmiştir.
"EK MADDE 12- Toplu Konut İdaresi
Başkanlığı, 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu ve 492 sayılı Harçlar Kanunu
uygulaması açısından özel bütçeli idareler kapsamında
değerlendirilir."
5018
sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu ile bütçe türleri açısından "katma
bütçe" uygulamasına son verildiğinden, yapılan düzenleme ile 492 sayılı Harçlar
Kanununun 59 uncu maddesinde yer alan "katma bütçe" ibaresi "özel bütçe" olarak
değiştirilerek, 492 sayılı Harçlar Kanunu 5018 sayılı Kanun ile uyumlu hale
getirilmiştir.
2985
sayılı Toplu Konut Kanununa eklenen madde ile Toplu Konut İdaresi Başkanlığının,
492 sayılı Harçlar Kanunu uygulaması açısından özel bütçeli idarelere tanınan
imkanlardan yararlanması sağlanmıştır. Bu suretle,
Toplu Konut İdaresi Başkanlığı 492 sayılı Harçlar Kanununun 59 uncu maddesinin
(a) ve (j) bentleri kapsamında yapacağı işlemlerde tapu harcından bağışık
tutulacaktır.
Gayrimenkul alım-satımlarında olduğu gibi, karşılıklı harç mükellefiyeti
doğuran tapu işlemlerinde söz konusu hüküm münhasıran Toplu Konut İdaresi
Başkanlığına uygulanacak olup, karşı tarafa ait olan harç tahsil edilecektir.
492
sayılı Kanunda özel bütçeli kuruluşlara yönelik olarak başka bir istisna veya
muafiyet hükmü bulunmadığından, Toplu Konut İdaresi Başkanlığının Kanunun 59
uncu maddesinin (a) ve (j) bentleri kapsamı dışında kalan işlemlerinde harç
aranılacaktır.
Ayrıca, 492 sayılı Harçlar Kanununun 59 uncu maddesinin (r) bendinde yer
alan Toplu Konut İdaresi Başkanlığının işlemlerine yönelik olarak istisna hükmü,
mükerrerliğin önlenmesi amacıyla yürürlükten
kaldırılmıştır.
C - 63 üncü maddede yapılan değişiklikler
5766
sayılı Kanunun 11 inci maddesinin (c) bendi ile, 492
sayılı Kanunun 63 üncü maddesinin ikinci ve üçüncü fıkraları aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
"Gayrimenkul devir ve iktisaplarında tapu
ve kadastro harcı, emlak vergisi değerinden az olmamak üzere, beyan edilen devir
ve iktisap bedeli üzerinden hesaplanır.
Tapuda yapılan işlemden sonra,
emlak vergisi değerinden daha düşük bir bedel üzerinden harç ödendiğinin veya
beyan edilen devir ve iktisap bedelinin gerçek durumu yansıtmadığının tespit
edilmesi halinde, aradaki farka isabet eden harç ikmalen veya re’sen tarh edilir.
Bu suretle tarh edilecek tapu ve kadastro harcı için, 213 sayılı Vergi Usul
Kanununda yer alan vergi ziyaı cezası % 25 nispetinde
uygulanır. Takdir komisyonu kararlarına istinaden bu fıkra uyarınca tarhiyat
yapılamaz."
Yapılan düzenleme ile, gayrimenkul devir ve
iktisaplarında gerçek alım-satım bedeli üzerinden tapu harcı tahsil edilmesi
esasına geçilmiştir. Söz konusu değişiklik, münhasıran gayrimenkul devir ve
iktisaplarına yönelik olduğundan, (4) sayılı tarifenin diğer bentlerine göre
yapılacak tapu işlemlerinde ilgili bentte gösterilen değer üzerinden tapu harcı
hesaplanacaktır.
Bu
itibarla, 6/6/2008 tarihinden itibaren, yapılacak
gayrimenkul devir ve iktisaplarında gerçek alım-satım bedelinin tapu işlemine
yansıtılmadığının tespit edilmesi halinde, alıcı ve satıcı adına cezalı tarhiyat
yapılacaktır. Tapuda işlem yapıldıktan sonra, harcın gerçek alım-satım
bedelinden daha düşük bir bedel üzerinden beyan edilip ödendiğinin tespiti
halinde, aradaki farka isabet eden harç, %25 oranında vergi ziyaı cezası ile birlikte tahsil edilecektir.
Alıcı
ve satıcıların cezalı tarhiyatla karşılaşmamaları için, tapuda yapılacak
gayrimenkul devir ve iktisap işlemlerinde gerçek alım-satım bedelinin beyan
edilmesine özen göstermeleri gerekmektedir.
Kanun
hükmü uyarınca, gayrimenkul devir ve iktisaplarında, gerçek alım-satım bedelinin
tespitine ilişkin takdir komisyonu kararlarına dayalı tarhiyat yapılamayacaktır.
Örnek 1 : (A) şahsı, elinde bulunan
gayrimenkulü (B) şahsına 12/6/2008 tarihinde 100.000
YTL karşılığında satmıştır. Söz konusu gayrimenkulün emlak vergisi değeri 40.000
YTL dir. Taraflar, tapuda alım-satım bedelini 70.000
YTL olarak beyan ederek, bu tutar üzerinden tapu harcı
ödemişlerdir.
Yapılan işlemin tapu harcı uygulaması
açısından değerlendirilmesi:
Alım-satım işlemi için beyan edilmiş olan 70.000 YTL, emlak vergisi
değerinin üzerinde olmakla birlikte, gerçek alım-satım bedeli olmadığından,
gerçek alım-satım bedeli idarece tespit edilerek aradaki fark matrah (100.000
YTL - 70.000 YTL =30.000 YTL) üzerinden alıcı ve satıcı adına cezalı harç
tarhiyatı yapılacaktır.
Örnek 2 : (A) şahsı konut almak üzere,
halihazırda arsa olan gayrimenkul üzerinde tesis edilen kat irtifakı sonucu
ortaya çıkan arsa payını (B) şahsından 20/6/2008
tarihinde 300.000 YTL karşılığı satın almıştır. Söz konusu arsa payının emlak
vergisi değeri 5.000 YTL olup, tapuda bu değer (5.000 YTL) üzerinden harç
ödenmiştir.
Yapılan işlemin tapu harcı uygulaması açısından
değerlendirilmesi:
Burada, üzerine kat irtifakı tesis edilmiş arsaya inşa edilecek binaya
ait bağımsız bölüme isabet eden arsa payının satışı söz konusu olup, arsa payı
satışının inşaatı tamamlanmış konut satışından bir farkı bulunmamaktadır.
Dolayısıyla, arsa payı vasfındaki gayrimenkulün alım-satımında alıcı ve satıcı
gerçek satış bedeli üzerinden harç ödeyecektir.
Örneğimizde; beyan edilen değer, arsa payı için belirlenen emlak vergisi
değeri olmakla birlikte, gerçek alım-satım bedelini yansıtmamaktadır.
Dolayısıyla, gerçek alım-satım bedeli ile emlak vergisi değeri arasındaki fark
matrah (300.000 - 5.000 =295.000 YTL) üzerinden alıcı
ve satıcı adına cezalı tapu harcı tarhiyatı yapılacaktır.
D- 123 üncü maddede yapılan değişiklikler
5766
sayılı Kanunun 11 inci maddesinin (ç) bendi ile, 492
sayılı Kanunun 123 üncü maddesinin son fıkrasında yer alan "harca tabi tutulmaz." ibaresi "bu Kanunda
yazılı harçlardan müstesnadır." şeklinde
değiştirilmiştir.
492
sayılı Kanunun 123 üncü maddesinin son fıkrasında Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve
Kefalet Kooperatifleri ile (Bu kooperatifler ile Kredi Garanti Fonu İşletme ve
Araştırma Anonim Şirketi tarafından bankalardan kullandırılacak krediler için
verilecek kefaletler dahil) bankalar, yurt dışı kredi
kuruluşları ve uluslararası kurumlarca kullandırılacak kredilerin temini ve
bunların teminatları ile geri ödenmelerine ilişkin işlemlerde harç
aranılmayacağı hükme bağlanmıştır.
Kanunda sayılan kurumlarca kullandırılacak kredilerin temini, teminatları
ve geri ödenmelerine ilişkin olarak noterde, tapuda, yargıda ve icrada yapılacak
işlemlerden harç aranılmaması gerekmektedir. Ancak, kredilerin geri dönüşüne
ilişkin icra işlemlerinde söz konusu istisna hükmünün yargı harçlarını kapsayıp
kapsamadığı hususunda icra dairelerinde tereddütler yaşanmıştır. Yapılan bu
düzenleme ile, kredilere ilişkin 123 üncü maddede yer
alan istisna hükmü daha açık bir şekilde vurgulanarak, söz konusu işlemlerin
hiçbir şekilde harca tabi tutulmayacağı belirtilmiş ve yargı harcı açısından
uygulamada oluşan tereddütlerin ortadan kaldırılması sağlanmıştır.
II- 492 SAYILI HARÇLAR KANUNUNA
EKLİ TARİFELERDE YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER
A - (1) Sayılı Tarifede Yapılan
Değişiklikler
5766
sayılı Kanunun 11 inci maddesinin (d) bendi ile, 492
sayılı Harçlar Kanununa bağlı (1) sayılı tarifenin "A) Mahkeme Harçları"
bölümünün sonuna;
"IV. Temyiz ve itiraz
harçları:
a) Yargıtay ve Danıştay’a yapılacak
temyiz başvurularında
60 YTL
b) Yürütmenin durdurulmasına
ilişkin itirazlar dahil olmak üzere
Bölge Adliye ve Bölge İdare
Mahkemelerine itirazen yapılacak
başvurularda
40 YTL
c) Ağır Ceza Mahkemelerine itirazen yapılacak başvurularda
30 YTL",
B - (3) Sayılı Tarifede Yapılan
Değişiklikler
5766
sayılı Kanunun 11 inci maddesinin (e) bendi ile, 492
sayılı Harçlar Kanununa bağlı (3) sayılı tarifenin "I- Başvurma harcı" başlıklı
bölümüne;
"c) Danıştay’a temyiz
başvurularında
60 YTL
d) Bölge İdare Mahkemesine itirazen yapılan başvurularda 40 YTL",
fıkraları eklenmiştir.
Yapılan düzenleme ile, daha önce 492 sayılı
Harçlar Kanununda yer almayan adli ve idari yargıya ilişkin temyiz ve itiraz
başvuruları harç kapsamına alınmıştır. Söz konusu başvurular için "başvuru
harcı" ihdas edilerek, yargı organlarının daha hızlı ve verimli çalışmasına
imkan sağlanmıştır.
C - (8) Sayılı Tarifede Yapılan
Değişiklikler
5766
sayılı Kanunun 11 inci maddesinin (f) bendi ile 492 sayılı Harçlar Kanununa
bağlı (8) sayılı tarifenin sonuna aşağıdaki madde
eklenmiştir.
"XII- Transfer fiyatlandırması ile ilgili
yöntem belirleme anlaşması harçları:
1- Başvuru harcı
25.000 YTL
2- Yenileme harcı
20.000 YTL"
5520
sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 13 üncü maddesinin beşinci fıkrasında,
"İlişkili kişilerle yapılan mal veya hizmet alım ya da satımında uygulanacak
fiyat veya bedelin tespitine ilişkin yöntemler, mükellefin talebi üzerine Maliye
Bakanlığı ile anlaşılarak belirlenebilir. Bu şekilde belirlenen yöntem, üç yılı
aşmamak üzere anlaşmada tespit edilen süre ve şartlar dahilinde kesinlik taşır." hükmü yer
almaktadır.
Buna
göre, uygulayacağı yöntem konusunda tereddüdü bulunan mükelleflerin gerekli
bilgi ve belgelerle birlikte Maliye Bakanlığına başvurarak belli bir dönem için
yöntem tespiti talebinde bulunabilmesi mümkündür. Yapılan düzenlemeyle, söz
konusu anlaşma sürecine ilişkin başvuru ve yenileme işlemleri harca tabi
tutulmuştur.
Tebliğ
olunur. |