| 
   
                                MADDE 1 – 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş 
Kanununun 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve 
maddenin sonuna aşağıdaki fıkra eklenmiştir. 
             "Bu Kanunun 2 nci maddesinin altıncı fıkrasına göre iş alan alt işveren; 
kendi işyerinin tescili için asıl işverenden aldığı yazılı alt işverenlik 
sözleşmesi ve gerekli belgelerle birlikte, birinci fıkra hükmüne göre bildirim 
yapmakla yükümlüdür. Bölge müdürlüğünce tescili yapılan bu işyerine ait belgeler 
gerektiğinde iş müfettişlerince incelenir. İnceleme sonucunda muvazaalı işlemin 
tespiti halinde, bu tespite ilişkin gerekçeli müfettiş raporu işverenlere tebliğ 
edilir. Bu rapora karşı tebliğ tarihinden itibaren altı işgünü içinde 
işverenlerce yetkili iş mahkemesine itiraz edilebilir. İtiraz üzerine verilen 
kararlar kesindir. Rapora altı iş günü içinde itiraz edilmemiş veya mahkeme 
muvazaalı işlemin tespitini onamış ise tescil işlemi iptal edilir ve alt 
işverenin işçileri başlangıçtan itibaren asıl işverenin işçileri 
sayılır." 
             "Asıl işveren-alt işveren 
ilişkisinin kurulması, bildirimi ve işyerinin tescili ile yapılacak sözleşmede 
bulunması gerekli diğer hususlara ilişkin usul ve esaslar, Çalışma ve Sosyal 
Güvenlik Bakanlığı tarafından çıkarılacak yönetmelikle 
belirlenir." 
             MADDE 2 – 4857 sayılı Kanunun 30 uncu 
maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde 
değiştirilmiştir. 
             "Özürlü ve eski hükümlü çalıştırma 
zorunluluğu 
             MADDE 30 – İşverenler, elli veya 
daha fazla işçi çalıştırdıkları özel sektör işyerlerinde yüzde üç özürlü, kamu 
işyerlerinde ise yüzde dört özürlü ve yüzde iki eski hükümlü işçiyi meslek, 
beden ve ruhi durumlarına uygun işlerde çalıştırmakla yükümlüdürler. Aynı il 
sınırları içinde birden fazla işyeri bulunan işverenin bu kapsamda çalıştırmakla 
yükümlü olduğu işçi sayısı, toplam işçi sayısına göre hesaplanır. 
 
             Bu kapsamda çalıştırılacak işçi 
sayısının tespitinde belirli ve belirsiz süreli iş sözleşmesine göre 
çalıştırılan işçiler esas alınır. Kısmi süreli iş sözleşmesine göre çalışanlar, 
çalışma süreleri dikkate alınarak tam süreli çalışmaya dönüştürülür. Oranın 
hesaplanmasında yarıma kadar kesirler dikkate alınmaz, yarım ve daha fazla 
olanlar tama dönüştürülür. İşyerinin işçisi iken sakatlananlara öncelik tanınır. 
 
             İşverenler çalıştırmakla yükümlü 
oldukları işçileri Türkiye İş Kurumu aracılığı ile sağlarlar. Bu kapsamda 
çalıştırılacak işçilerin nitelikleri, hangi işlerde çalıştırılabilecekleri, 
bunların işyerlerinde genel hükümler dışında bağlı olacakları özel çalışma ile 
mesleğe yöneltilmeleri, mesleki yönden 
işverence nasıl işe alınacakları, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca 
çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir. 
             Yer altı 
ve su altı işlerinde özürlü işçi çalıştırılamaz ve yukarıdaki hükümler uyarınca 
işyerlerindeki işçi sayısının tespitinde yer altı ve su altı işlerinde 
çalışanlar hesaba katılmaz.  
             Bir işyerinden malulen ayrılmak 
zorunda kalıp da sonradan maluliyeti ortadan kalkan işçiler eski işyerlerinde 
tekrar işe alınmalarını istedikleri takdirde, işveren bunları eski işleri veya 
benzeri işlerde boş yer varsa derhal, yoksa boşalacak ilk işe başka isteklilere 
tercih ederek, o andaki şartlarla işe almak zorundadır. Aranan şartlar bulunduğu 
halde işveren iş sözleşmesi yapma yükümlülüğünü yerine getirmezse, işe alınma 
isteğinde bulunan eski işçiye altı aylık ücret tutarında tazminat öder. 
 
             Özel sektör işverenlerince bu madde 
kapsamında çalıştırılan 17/7/1964 tarihli ve 506 sayılı 
Sosyal Sigortalar Kanununa tabi özürlü sigortalılar ile 1/7/2005 tarihli ve 5378 
sayılı Kanunun 14 üncü maddesinde belirtilen korumalı işyerlerinde çalıştırılan 
özürlü sigortalıların, aynı Kanunun 72 nci ve 73 üncü 
maddelerinde sayılan ve 78 inci maddesiyle belirlenen prime esas kazanç alt 
sınırı üzerinden hesaplanan sigorta primine ait işveren hisselerinin tamamı, 
kontenjan fazlası özürlü çalıştıran, yükümlü olmadıkları halde özürlü çalıştıran 
işverenlerin bu şekilde çalıştırdıkları her bir özürlü için prime esas kazanç 
alt sınırı üzerinden hesaplanan sigorta primine ait işveren hisselerinin yüzde 
ellisi Hazinece karşılanır. İşveren hissesine ait primlerin Hazinece 
karşılanabilmesi için işverenlerin çalıştırdıkları sigortalılarla ilgili olarak 
506 sayılı Kanun uyarınca aylık prim ve hizmet belgelerinin yasal süresi 
içerisinde Sosyal Güvenlik Kurumuna verilmesi ve sigortalıların tamamına ait 
sigorta primlerinin sigortalı hissesine isabet eden tutarı ile Hazinece 
karşılanmayan işveren hissesine ait tutarın ödenmiş olması şarttır. Bu fıkraya 
göre işveren tarafından ödenmesi gereken primlerin geç ödenmesi halinde, 
Hazinece Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılacak ödemenin gecikmesinden kaynaklanan 
gecikme zammı, işverenden tahsil edilir. Hazinece karşılanan prim tutarları 
gelir ve kurumlar vergisi uygulamalarında gider veya maliyet unsuru olarak 
dikkate alınmaz. Bu fıkranın uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Maliye 
Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve Hazine Müsteşarlığı 
tarafından müştereken belirlenir. 
             Bu maddeye aykırılık hallerinde 101 
inci madde uyarınca tahsil edilecek cezalar, özürlülerin ve eski hükümlülerin 
mesleki eğitim ve mesleki rehabilitasyonu, kendi işini 
kurmaları, özürlünün iş bulmasını sağlayacak destek teknolojileri ve bu gibi 
projelerde kullanılır. Tahsil edilen cezaların kullanımına 
ilişkin hususlar, Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğünün koordinatörlüğünde, 
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Çalışma Genel Müdürlüğü, Çalışma ve Sosyal 
Güvenlik Bakanlığı İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü, Özürlüler İdaresi 
Başkanlığı, Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğü ve Türkiye 
Sakatlar Konfederasyonu ile en çok işçi ve işvereni temsil eden üst kuruluşların 
birer temsilcilerinden oluşan komisyon tarafından karara bağlanır. 
Komisyonun çalışma usul ve esasları Çalışma ve Sosyal Güvenlik 
Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir. 
             Eski hükümlü çalıştırılmasında, 
kanunlardaki kamu güvenliği ile ilgili hizmetlere ilişkin özel hükümler 
saklıdır." 
             MADDE 3 – 4857 sayılı Kanunun 78 inci 
maddesi, madde başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde 
değiştirilmiştir. 
             "İş sağlığı ve güvenliği 
yönetmelikleri 
             MADDE 78 – Bu 
Kanuna tabi işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği şartlarının belirlenmesi ve 
gerekli önlemlerin alınması, işyerlerinde kullanılan araç, gereç, makine ve 
hammaddeler yüzünden çıkabilecek iş kazaları ve meslek hastalıklarının önlenmesi 
ve özel durumları sebebiyle korunması gereken kişilerin çalışma şartlarının 
düzenlenmesi, ayrıca iş sağlığı ve güvenliği mevzuatına uygunluğu yönünden; işçi 
sayısı, işin ve işyerinin özellikleri ile tehlikesi dikkate alınarak işletme 
belgesi alması gereken işyerleri ile belgelendirilmesi gereken işler veya 
ürünler ve bu belge veya belgelerin alınmasına ilişkin usul ve esaslar, iş 
sağlığı ve güvenliği ile ilgili konularda yapılacak risk değerlendirmesi, 
kontrol, ölçüm, inceleme ve araştırmaların usul ve esasları ile bunları yapacak 
kişi ve kuruluşların niteliklerinin belirlenmesi, gerekli iznin verilmesi ve 
verilen iznin iptal edilmesi Sağlık Bakanlığının görüşü alınarak Çalışma ve 
Sosyal Güvenlik Bakanlığınca çıkarılacak yönetmeliklerle 
belirlenir." 
             MADDE 4 – 4857 sayılı Kanunun 81 inci 
maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde 
değiştirilmiştir. 
             "İş sağlığı ve güvenliği hizmetleri 
 
             MADDE 81 – 
İşverenler, devamlı olarak en az elli işçi çalıştırdıkları işyerlerinde alınması 
gereken iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin belirlenmesi ve uygulanmasının 
izlenmesi, iş kazası ve meslek hastalıklarının önlenmesi, işçilerin ilk yardım 
ve acil tedavi ile koruyucu sağlık ve güvenlik hizmetlerinin yürütülmesi 
amacıyla, işyerindeki işçi sayısı, işyerinin niteliği ve işin tehlike sınıf ve 
derecesine göre; 
             a) İşyeri sağlık ve güvenlik birimi 
oluşturmakla,  
             b) Bir veya birden fazla işyeri 
hekimi ile gereğinde diğer sağlık personelini 
görevlendirmekle, 
             c) Sanayiden sayılan işlerde iş 
güvenliği uzmanı olan bir veya birden fazla mühendis veya teknik elemanı 
görevlendirmekle,  
             yükümlüdürler.  
             İşverenler, bu yükümlülüklerinin 
tamamını veya bir kısmını, bünyesinde çalıştırdığı ve bu maddeye dayanılarak 
çıkarılacak yönetmelikte belirtilen vasıflara sahip personel ile yerine 
getirebileceği gibi, işletme dışında kurulu ortak sağlık ve güvenlik 
birimlerinden hizmet alarak da yerine 
getirebilir. Bu şekilde hizmet alınması işverenin sorumluklarını ortadan 
kaldırmaz.  
             İşyeri sağlık ve güvenlik biriminde 
görevlendirilecek işyeri hekimleri, iş güvenliği uzmanları ve işverence 
görevlendirilecek diğer personelin nitelikleri, sayısı, işe alınmaları, görev, 
yetki ve sorumlulukları, çalışma şartları, eğitimleri ve belgelendirilmeleri, 
görevlerini nasıl yürütecekleri, işyerinde kurulacak sağlık ve güvenlik 
birimleri ile ortak sağlık ve güvenlik birimlerinin nitelikleri, ortak sağlık ve 
güvenlik birimlerinden hizmet alınmasına ilişkin hususlar ile bu birimlerde 
bulunması gereken personel, araç, gereç ve teçhizat, görevlendirilecek  
personelin  eğitim ve 
nitelikleri Sağlık  Bakanlığı, Türk 
Tabipleri Birliği ve Türk Mimar Mühendis Odaları Birliğinin görüşleri alınarak 
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından çıkarılacak yönetmelikle 
düzenlenir.  
             Kanuna veya kanunun verdiği yetkiye 
dayanılarak kurulan kamu kurum ve kuruluşlarında ilgili mevzuatına göre 
çalıştırılmakta olan hekimlere, üçüncü fıkrada öngörülen eğitimler aldırılmak 
suretiyle ve aslî görevleri kapsamında, çalışmakta oldukları kurum ve 
kuruluşların asıl işveren olarak çalıştırdıkları işçilerin işyeri hekimliği 
hizmetleri gördürülür. Bu kurum ve kuruluşların diğer personel için oluşturulmuş 
olan sağlık birimleri, işyeri sağlık ve güvenlik birimi olarak da 
kullanılabilir." 
             MADDE 5 – 4857 sayılı Kanunun 85 inci 
maddesinin birinci fıkrasında yer alan "çocuklar" ibaresinden sonra gelmek üzere 
"ile çalıştığı işle ilgili mesleki eğitim almamış işçiler" ibaresi 
eklenmiştir. 
             MADDE 6 – 4857 sayılı Kanunun 88 inci 
maddesinde yer alan "kurulması gerektiği" ibaresinden sonra gelmek üzere "veya 
hangi hallerde dışarıdan hizmet alabilecekleri" ibaresi 
eklenmiştir. 
             MADDE 7 – 4857 sayılı Kanunun 95 inci 
maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde 
değiştirilmiştir. 
             "İşyerinin açılmasına izin vermeye 
yetkili belediyeler ile diğer ilgili makamlar bu izni vermeden önce, Çalışma ve 
Sosyal Güvenlik Bakanlığınca iş mevzuatına göre verilmesi gerekli işletme 
belgesinin varlığını araştırır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca işletme 
belgesi verilmemiş işyerlerine belediyeler veya diğer ilgili makamlarca açılma 
izni verilemez." 
             MADDE 8 – 4857 sayılı Kanunun 98 inci 
maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde 
değiştirilmiştir. 
             "Bu Kanunun 3 
üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkralarındaki işyeri bildirme yükümlülüğüne 
aykırı davranan işveren veya işveren vekiline, çalıştırılan her işçi için yüz 
Yeni Türk Lirası, 85 inci madde kapsamındaki işyerlerinde ise çalıştırılan her 
işçi için bin Yeni Türk Lirası, 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasındaki işyerini 
muvazaalı olarak bildiren asıl işveren ile alt işveren veya vekillerine ayrı 
ayrı on bin Yeni Türk Lirası idari para cezası 
verilir." 
             MADDE 9 – 4857 sayılı Kanunun 105 inci 
maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. 
             "MADDE 105 – Bu 
Kanunun; 
             a) 78 inci maddesinde öngörülen 
yönetmeliklerdeki hükümlere uymayan işveren veya işveren vekiline, alınmayan her 
iş sağlığı ve güvenliği önlemi için iki yüz Yeni Türk Lirası, alınmayan önlemler 
için izleyen her ay aynı miktar, 
             b) 86 ncı 
maddesi uyarınca işçilere doktor raporu almayan işveren veya işveren vekiline bu 
durumda olan her işçi için, 87 nci maddesi gereğince 
çocuklara doktor raporu almayan işveren veya işveren vekiline bu durumdaki her 
çocuk için iki yüz Yeni Türk Lirası, 
             c) 77 nci maddesine aykırı hareket eden, 78 inci maddesi gereği 
işletme belgesi almadan işyeri açan veya belgelendirilmesi gereken işler veya 
ürünler için belge almayan, 79 uncu maddesi 
gereğince faaliyeti durdurulan işi izin almadan devam ettiren veya kapatılan 
işyerlerini izinsiz açan, 80 inci maddesinde öngörülen iş sağlığı ve 
güvenliği kurullarının kurulması ve çalıştırılması ile ilgili hükümlere aykırı 
davranan, iş sağlığı ve güvenliği kurullarınca alınan kararları uygulamayan, 81 
inci maddesinde belirtilen yükümlülükleri yerine getirmeyen, 88 ve 89 uncu 
maddelerinde öngörülen yönetmeliklerde gösterilen şartlara ve usullere uymayan 
işveren veya işveren vekiline biner Yeni Türk 
Lirası, 
             d) Bu Kanunun 85 
inci maddesine aykırı olarak ağır ve tehlikeli işlerde onaltı yaşından küçükleri çalıştıran veya aynı maddede 
belirtilen yönetmelikte gösterilen yaş kayıtlarına aykırı işçi çalıştıran 
işveren veya işveren vekiline her işçi için bin Yeni Türk Lirası, aynı maddenin 
birinci fıkrasında belirtilen mesleki eğitim almamış işçi çalıştıran işveren 
veya işveren vekiline her işçi için beşyüz Yeni Türk 
Lirası, 
             idari para 
cezası verilir." 
             MADDE 10 – 4857 sayılı Kanunun 108 inci 
maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. 
             "MADDE 108 – Bu Kanunda öngörülen 
idari para cezaları, 101 ve 106 ncı maddelerdeki idari 
para cezaları hariç, gerekçesi belirtilmek suretiyle Çalışma ve Sosyal Güvenlik 
Bakanlığı Bölge Müdürünce verilir. 101 ve 106 ncı 
maddeler kapsamındaki idari para cezaları ise doğrudan Türkiye İş Kurumu İl 
Müdürü tarafından verilir ve genel esaslara göre tahsil edilir. 106 ncı maddeye göre verilecek idari para cezası için, 4904 
sayılı Kanunun 20 nci maddesinin (h) bendindeki tutar 
esas alınır." 
             MADDE 11 – 4857 sayılı Kanunun 111 inci 
maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. 
             "MADDE 111 – Bu Kanunun uygulanması 
bakımından; sanayiden, ticaretten, tarım ve orman işlerinden sayılacak işlerin 
esasları aşağıda belirtilmiştir. 
             Sanayiden sayılacak işlerin 
esasları şunlardır:   
 
             a) Her türlü madenleri arama ve 
topraktan çıkarma, taş, kum ve kireç ocakları. 
             b) Ham, yarı ve tam yapılmış 
maddelerin işlenmesi, temizlenmesi, şeklinin değiştirilmesi, süslenmesi, satış 
için hazırlanması. 
             c) Her türlü kurma, onarma, sökme, 
dağıtma ve yıkma. 
             d) Bina yapılması ve onarımı, 
değiştirilmesi, bozulması, yıkılması ve bunlara yardımcı her türlü sınai yapım. 
             e) Yol, demiryolu, tramvay yolu, 
liman, kanal, baraj, havaalanı, dalgakıran, tünel, köprü, lağım ve kuyuların 
yapılması ve onarımı, batıkların çıkarılması ve bataklık kurutma. 
 
             f) Elektrik ve her çeşit muharrik 
kuvvetlerin elde edilmesi, değiştirilmesi, taşınması, kurma ve 
dağıtma. 
             g) Su ve gaz tesisatı kurma ve 
işletmesi. 
             h) Telefon, telgraf, telsiz, radyo 
ve televizyon kurma.  
             i) Gemi ve vapur yapımı, onarımı, 
değiştirilmesi ve bozup dağıtma. 
             j) Eşyanın istasyon, antrepo, 
iskele, limanlar ve havaalanlarında yükletilmesi, boşaltılması. 
 
             k) Basımevleri. 
 
             Ticaretten sayılacak işlerin 
esasları şunlardır:  
             a) Ham, yarı ve tam yapılmış her 
çeşit bitkisel, hayvani veya sınai ürün ve malların 
alımı ve satımı.  
             b) Bankacılık ve finans sektörü ile 
ilgili işlerle, sigortacılık, komisyonculuk, depoculuk, ambarcılık, 
antrepoculuk.  
             c) Su ürünleri alımı ve satımı. 
 
             d) Karada, göl ve akarsularda insan 
veya eşya ve hayvan taşıma. 
             Tarım ve orman işlerinden sayılacak 
işlerin esasları şunlardır: 
             a) Her çeşit 
meyveli ve meyvesiz bitkiler; çay, pamuk, tütün, elyaflı bitkiler; turunçgiller; 
pirinç, baklagiller; ağaç, ağaççık, omca, tohum, fide, fidan; sebze ve tarla 
ürünleri; yem ve süt bitkilerinin yetiştirilmesi, üretimi, ıslahı, 
araştırılması, bunlarla ilgili her türlü toprak işleri, ekim, dikim, aşı, 
budama, sulama, gübreleme, hasat, harman, devşirme, temizleme, hazırlama ve 
ayırma işleri, hastalık ve zararlılarla mücadele, toprak ıslahı, çayır, mera, 
toprak ve su korunması. 
             b) Ormanların korunması, 
planlanması (amenajman), yetiştirilmesi, işletilmesi, sınırlandırılması 
çalışmaları, bunlara ait alt yapı çalışmaları ile tohum toplama, fidanlık, 
ağaçlandırma, erozyon kontrolü, etüt proje ve rehabilitasyonu, ormancılık araştırma ile milli park, orman 
içi dinlenme yerleri ve kent ormanlarının kurulması, bakım ve 
geliştirilmesi. 
             c) Her türlü iş ve gelir 
hayvanlarının (arı, ipek böceği ve benzerleri dahil) 
yetiştirilmesi, üretimi, ıslahı ve bunlarla ilgili bakım, güdüm, terbiye, 
kırkım, sağım ve ürünlerinin elde edilmesi, toplanması, saklanması ile bu 
hayvanların hastalık ve asalaklarıyla mücadele. 
             d) 854 sayılı Deniz İş Kanununun 
hükümleri saklı kalmak kaydıyla, kara ve su avcılığı ve üreticiliği ile bu 
yoldan elde edilen ürünlerin saklanması ve taşınması. 
             Yukarıda sayılan esaslar 
doğrultusunda bir işin bu Kanunun uygulanması bakımından sanayi, ticaret, tarım 
ve orman işlerinden hangisinin kapsamında sayılacağı; Sanayi ve Ticaret, Çevre 
ve Orman ile Tarım  
ve Köyişleri bakanlıklarının görüşleri 
alınarak, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca altı ay içinde çıkarılacak bir 
yönetmelikle düzenlenir." 
             MADDE 12 – 26/6/1973 tarihli ve 1774 
sayılı Kimlik Bildirme Kanununa aşağıdaki ek  madde 
eklenmiştir. 
             "EK MADDE 2 – Bu Kanunun 4 üncü ve 
6 ncı maddeleri gereğince verilen sürekli veya geçici 
olarak çalışanlara ait kimlik bilgileri, genel kolluk kuvvetlerince ilgili 
Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı il müdürlükleri veya merkez müdürlüklerine 
bildirilir." 
             MADDE 13 – 25/8/1999 tarihli ve 4447 sayılı 
İşsizlik Sigortası Kanununun 46 ncı maddesinin birinci 
fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş, bu maddenin son fıkrasında yer alan 
"Geçici 1 inci maddesinde" ibaresi "Ek 1 inci, Ek 2 nci, Geçici 1 inci, Geçici 6 ncı 
ve Geçici 7 nci maddelerinde" şeklinde 
değiştirilmiştir. 
             "İşsizlik sigortasının amacı; 
işsizlik sigortasına ilişkin kuralları ve uygulama esaslarını düzenlemek ve bu 
Kanunda öngörülen hizmetlerin verilmesini sağlamaktır." 
             MADDE 14 – 4447 sayılı Kanunun 48 inci maddesinin dördüncü 
fıkrasının sonuna "Kurumca bu Kanuna göre yapılacak işlemlere ilişkin elektronik 
ortamda bilgi ve belge istenebilir veya bilgi ve belge verilebilir." cümlesi ve 
beşinci fıkrasında yer alan "doğrudan" ibaresinden sonra gelmek üzere "veya 
elektronik ortamda" ibaresi eklenmiş, yedinci fıkrası aşağıdaki şekilde 
değiştirilmiştir. 
             "Ayrıca, sigortalı işsizler ile 
Kuruma kayıtlı diğer işsizlere; iş bulma, danışmanlık hizmetleri, mesleki 
eğitim, işgücü uyum ve toplum yararına çalışma hizmetleri verilir ve işgücü 
piyasası araştırma ve planlama çalışmaları yapılır. Bu kapsamda yapılacak 
giderler İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanır. Bu giderlerin yıllık miktarı, 
işsizlik sigortası primi olarak bir önceki yıl içinde Fona aktarılan Devlet 
payının yüzde otuzunu geçemez. Bu oranı yüzde elliye kadar çıkarmaya Bakanlar 
Kurulu yetkilidir. Ancak, işsizlik ödeneğinden yararlanmakta olanlara yönelik 
hizmetler için bu sınırlama dikkate alınmaz. Bu fıkraya ilişkin esas ve usuller 
yönetmelikle belirlenir." 
             MADDE 15 – 4447 sayılı Kanunun 50 nci maddesinin başlığı ve birinci fıkrası aşağıdaki  şekilde 
değiştirilmiş, üçüncü fıkrasında yer alan "İlk işsizlik ödeneği ödemesi ise 
ödeneğe hak kazanılan tarihi izleyen ayın sonunda yapılır." cümlesi "İlk 
işsizlik ödeneği ödemesi ise ödeneğe hak kazanılan tarihi izleyen ayın sonuna 
kadar yapılır." şeklinde değiştirilmiş ve fıkranın sonuna "Ölen sigortalı 
işsizlere ait fazla ödemeler geri tahsil edilmez." cümlesi eklenmiştir. 
 
             "İşsizlik ödeneğinin; miktarı, 
ödeme süreleri ve zamanı ile sigorta primleri"  
             "Günlük işsizlik ödeneği, 
sigortalının son dört aylık prime esas kazançları dikkate alınarak hesaplanan 
günlük ortalama brüt kazancının yüzde kırkıdır. Bu şekilde hesaplanan işsizlik 
ödeneği miktarı, 4857 sayılı İş Kanununun 39 uncu maddesine göre onaltı yaşından büyük işçiler için uygulanan aylık asgari 
ücretin brüt tutarının yüzde seksenini geçemez." 
             MADDE 16 – 4447 sayılı Kanunun 53 üncü 
maddesinin üçüncü fıkrasının (B) bendinin (c) alt bendi aşağıdaki şekilde 
değiştirilmiş ve bu bende aşağıdaki (e) alt bendi eklenmiştir.   
             "c) 48 inci maddesinin yedinci 
fıkrasında sayılan hizmetlere ilişkin giderlerden," 
             "e) Geçici 6 ncı ve Geçici 7 nci maddeleri 
kapsamındaki giderlerden," 
             MADDE 17 – 4447 sayılı Kanuna aşağıdaki 
ek 1 inci madde eklenmiştir. 
             "İşverenin ödeme aczine 
düşmesi 
             EK MADDE 1 – Bu Kanuna göre 
sigortalı sayılan kişileri hizmet akdine tabi olarak çalıştıran işverenin konkordato ilan etmesi, işveren için aciz vesikası alınması, 
iflası veya iflasın ertelenmesi nedenleri ile işverenin ödeme güçlüğüne düştüğü 
hallerde geçerli olmak üzere, işçilerin iş ilişkisinden kaynaklanan üç aylık 
ödenmeyen ücret alacaklarını karşılamak amacı ile İşsizlik Sigortası Fonu 
kapsamında ayrı bir Ücret Garanti Fonu oluşturulur. Bu madde kapsamında 
yapılacak ödemelerde işçinin, işverenin ödeme güçlüğüne düşmesinden önceki son 
bir yıl içinde aynı işyerinde çalışmış olması koşulu esas alınarak temel ücret 
üzerinden ödeme yapılır. Bu ödemeler 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 78 
inci maddesi  
uyarınca belirlenen kazanç üst sınırını 
aşamaz. 
             Ücret Garanti Fonu, işverenlerce 
işsizlik sigortası primi olarak yapılan ödemelerin yıllık toplamının yüzde 
biridir. Ücret Garanti Fonunun oluşumu ve uygulanması ile ilgili usul ve esaslar 
yönetmelikle belirlenir." 
             MADDE 18 – 4447 sayılı Kanuna aşağıdaki 
ek 2 nci madde eklenmiştir. 
             "Kısa çalışma ve kısa çalışma 
ödeneği 
             EK MADDE 2 – Bu 
Kanuna göre sigortalı sayılan kişileri hizmet akdine tabi olarak çalıştıran 
işveren; genel ekonomik kriz veya zorlayıcı sebeplerle işyerindeki haftalık 
çalışma sürelerini geçici olarak önemli ölçüde azaltması veya işyerinde 
faaliyeti tamamen veya kısmen geçici olarak durdurması halinde, durumu derhal 
gerekçeleri ile birlikte Türkiye İş Kurumuna, varsa toplu iş sözleşmesi tarafı 
sendikaya bir yazı ile bildirir. Talebin uygunluğunun belirlenmesine 
ilişkin usul ve esaslar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca çıkarılacak 
yönetmelikle belirlenir.  
             Yukarıda belirtilen nedenlerle 
işyerinde geçici olarak en az dört hafta işin durması veya kısa çalışma 
hallerinde işçilere çalıştırılmadıkları süre için işsizlik sigortasından kısa 
çalışma ödeneği ödenir. Kısa çalışma 
süresi, zorlayıcı sebebin devamı süresini ve herhalde üç ayı aşamaz. 
İşçinin kısa çalışma ödeneğine hak kazanabilmesi için, çalışma süreleri ve 
işsizlik sigortası primi ödeme gün sayısı bakımından işsizlik ödeneğine hak 
kazanma şartlarını yerine getirmesi gerekir. 
             Günlük kısa çalışma ödeneğinin 
miktarı, işsizlik ödeneği miktarı kadardır. Kısa çalışma ödeneğinden 
yararlananlara ait sigorta primlerinin aktarılması ve sağlık hizmetlerinin 
sunulmasına ilişkin işlemler 506 sayılı Kanunda belirtilen esaslar çerçevesinde 
yürütülür. Kısa çalışma ödeneği olarak yapılan ödemeler başlangıçta belirlenen 
işsizlik ödeneği süresinden düşülür. 
             Zorlayıcı sebeplerle işyerinde 
faaliyetin tamamen veya kısmen geçici olarak durması halinde, kısa çalışma 
ödeneği ödemeleri 4857 sayılı Kanunun 24 üncü maddesinin (III) numaralı bendinde 
ve aynı Kanunun 40 ıncı maddesinde öngörülen bir 
haftalık süreden sonra başlar." 
             MADDE 19 – 4447 sayılı Kanuna aşağıdaki 
geçici 6 ncı madde eklenmiştir. 
             "GEÇİCİ MADDE 6 – a) 2008 yılına münhasır olmak üzere, Fonun mevcut nema 
gelirlerinden 1.300.000.000 YTL'lik kısım Fon 
tarafından Hazine İç Ödemeler Muhasebe Birimi hesaplarına aktarılır ve genel 
bütçenin (B) işaretli cetveline gelir kaydedilir. Kaydedilen bu tutarları, 
Yüksek Planlama Kurulu kararına istinaden Güneydoğu Anadolu Projesi kapsamındaki 
yatırımlara öncelik vermek kaydıyla münhasıran ekonomik kalkınma ve sosyal 
gelişmeye yönelik yatırımlarda kullanılmak üzere ilgili idare bütçelerine ödenek 
kaydetmeye Maliye Bakanı yetkilidir. Bu ödenekler, 2008 yılı yatırım programı 
ile ilişkilendirilir.  
             b) 2009-2012 yıllarında Fon tarafından tahsil edilecek nema 
gelirlerinin dörtte biri, ilgili yıl genel bütçelerinin (B) işaretli cetvelinde 
bütçe gelir tahmini olarak yer alır. İlgili yıl bütçeleri hazırlanırken 
Güneydoğu Anadolu Projesi kapsamındaki yatırımlara öncelik vermek kaydıyla 
münhasıran bölgesel ekonomik kalkınma ve sosyal gelişmeye yönelik yatırımların 
finansmanı için ilgili idare bütçelerine bu gelir tahmini karşılığı kadar ödenek 
öngörülür. Bu gelirler, Fon tarafından tahsil edilen ayı izleyen ayın 15'ine 
kadar Hazine İç Ödemeler Muhasebe Birimi hesaplarına aktarılır ve yılı genel 
bütçesinin (B) işaretli cetveline gelir kaydedilir.  
             c) Bu madde kapsamında aktarılacak 
kaynakla gerçekleştirilecek yatırımlardan elde edilecek getiriler ile varlık 
satışlarından elde edilecek gelirlerin Yüksek Planlama Kurulunca belirlenecek 
oranı, kullanılan kaynak tutarını aşmamak kaydıyla Fona aktarılır. 
 
             Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar 
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Hazine Müsteşarlığı tarafından 
müştereken belirlenir." 
             MADDE 20 – 4447 sayılı Kanuna aşağıdaki 
geçici  7 nci madde eklenmiştir. 
             "GEÇİCİ MADDE 7 – 
18 yaşından büyük ve 29 yaşından küçük olanlar ile yaş şartı aranmaksızın 18 
yaşından büyük kadınlardan; bu maddenin yürürlük tarihinden önceki altı aylık 
dönemde prim ve hizmet belgelerinde kayıtlı sigortalılar dışında olması 
şartıyla, bu maddenin yürürlük tarihinden önceki bir yıllık dönemde işyerine ait 
prim ve hizmet belgelerinde bildirilen ortalama sigortalı sayısına ilave olarak 
bu maddenin yürürlük tarihinden itibaren 
bir yıl içinde işe alınan ve fiilen çalıştırılanlar için; 506 sayılı Kanunun 72 
nci ve 73 üncü maddelerinde sayılan ve 78 inci 
maddesi uyarınca belirlenen prime esas kazanç alt sınırı üzerinden hesaplanan 
sigorta primine ait işveren hisselerinin;  
             a) Birinci yıl için yüzde 
yüzü, 
             b) İkinci yıl için yüzde 
sekseni, 
             c) Üçüncü yıl için yüzde 
altmışı, 
             d) Dördüncü yıl için yüzde kırkı, 
 
             e) Beşinci yıl için yüzde 
yirmisi, 
             İşsizlik Sigortası Fonundan 
karşılanır.  
             İşveren hissesine 
ait primlerin İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanabilmesi için işverenlerin 
çalıştırdıkları sigortalılarla ilgili olarak 506 sayılı Kanun uyarınca aylık 
prim ve hizmet belgelerinin yasal süresi içerisinde Sosyal Güvenlik Kurumuna 
verilmesi ve sigortalıların tamamına ait sigorta primlerinin sigortalı hissesine 
isabet eden tutarı ile İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanmayan işveren 
hissesine ait tutarın ödenmiş olması şarttır. Bu maddeye göre işveren 
tarafından ödenmesi gereken primlerin geç ödenmesi halinde, İşsizlik Sigortası 
Fonundan Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılacak ödemenin gecikmesinden kaynaklanan 
gecikme zammı, işverenden tahsil edilir. 
             Bu madde hükümleri;   
             a) 1/10/2003 tarihinden sonra özelleştirme kapsamında devir 
alınan işyerleri hariç olmak üzere, mevcut ve faaliyette bulunan işyerlerinin 
devredilmesi, birleşmesi, bölünmesi veya nevi değiştirmesi gibi hallerde yeni 
işe başlama olarak değerlendirilmez. 
             b) Mevcut bir işyerinin 
kapatılarak; değişik bir ad veya unvan ya da bir iş birimi olarak aynı 
faaliyette açılması veya çalışan sigortalıların bütün olarak devredilmesi  halinde, 
bu işyerleri hakkında  
uygulanmaz. 
             c) Yönetim ve kontrolü elinde 
bulunduracak şekilde doğrudan veya dolaylı ortaklık ilişkisi bulunan şirketler 
arasında istihdamın kaydırılması, şahıs işletmelerinde işletme sahipliğinin 
değiştirilmesi gibi ek bir kapasite ve istihdam artışına neden olmayan, sadece 
teşviklerden yararlanmak amacıyla yapılan işlemler hakkında 
uygulanmaz. 
             d) 506 sayılı Kanun gereğince 
yapılan kontrol ve denetimler sonucunda çalıştırdığı kişileri sigortalı olarak 
bildirmediği tespit edilen işyerleri hakkında bir yıl süreyle uygulanmaz. 
 
             e) 8/9/1983 tarihli ve 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu ile 
4/1/2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu ve uluslararası anlaşma 
hükümlerine istinaden yapılan hizmet ve yapım konulu işyerlerine yönelik 
işyerleri hakkında uygulanmaz. 
             f) Kamu idareleri işyerleri 
hakkında uygulanmaz.  
             g) 506 sayılı Kanuna göre sosyal 
güvenlik destek primine tabi çalışanlar ile yurt dışında çalışan sigortalılar 
hakkında uygulanmaz.  
             İşsizlik Sigortası Fonundan 
karşılanan prim tutarları gelir ve kurumlar vergisi uygulamalarında gider veya 
maliyet unsuru olarak dikkate alınmaz. 
             Bu maddeyle düzenlenen destek 
unsurundan diğer ilgili mevzuat uyarınca ayrıca yararlanmakta olan işverenler; 
aynı dönem için ve mükerrer olarak bu destek unsurundan yararlanamaz. Bu 
durumda, işverenlerin tercihleri dikkate alınmak suretiyle uygulama, destek 
unsurlarından sadece biriyle sınırlı olarak yapılır. 
             Bu maddenin uygulanmasına ilişkin 
usul ve esaslar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından 
belirlenir." 
             MADDE 21 – 25/6/2003 
tarihli ve 4904 sayılı Türkiye İş Kurumu Kanununun 13 üncü maddesi başlığı ile birlikte 
aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.  
             "İl istihdam ve mesleki eğitim 
kurulları  
             MADDE 13 – İlin 
işgücü, istihdam ve mesleki eğitim ihtiyacını tespit etmek veya ettirmek, 
mesleki ve teknik eğitim okul ve kurumları ile işletmelerde yapılacak mesleki 
eğitim ve istihdam konularında etkinlik ve verimliliği artırmak amacıyla yerel 
düzeyde politikalar oluşturmak, plan yapmak ve kararlar almak, ilgili kurum ve 
kuruluşlara görüş ve önerilerde bulunmak üzere illerde İl İstihdam ve Mesleki 
Eğitim Kurulu kurulur.  
             Kurul valinin başkanlığında aşağıda 
sayılan üyelerden oluşur:  
             a) Belediye Başkanı, büyükşehir belediyesi bulunan illerde Büyükşehir Belediye 
Başkanı veya 
genel sekreteri veya yardımcısı.  
             b) İl Özel İdaresi Genel Sekreteri. 
 
             c) İl Milli Eğitim Müdürü. 
 
             ç) İl Sanayi ve Ticaret Müdürü. 
 
             d) İŞKUR İl Müdürü. 
 
             e) İl Ticaret ve/veya Sanayi Odası 
Başkanı.  
             f) İşçi, işveren konfederasyonları 
ile Türkiye Sakatlar Konfederasyonundan birer temsilci.  
             g) İl Esnaf ve Sanatkârlar Odaları 
Birliği Başkanı.  
             ğ) İlde bulunan fakülte veya yüksek 
okulların Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü veya Mesleki Teknik 
Eğitim Bölümlerinden valinin belirleyeceği bir öğretim üyesi. 
 
             İl istihdam ve mesleki eğitim 
kurullarının görevleri şunlardır:  
             a) İlin istihdam ve mesleki eğitim 
politikasını oluşturmak.  
             b) İlin muhtelif sektör ve branştaki işgücü ve mesleki eğitim ihtiyacını belirlemek 
üzere işgücü piyasa analizleri yapmak-yaptırmak, bu amaçla gerektiğinde ilgili 
alan uzmanlarından komisyonlar oluşturmak, bunların görev tanımları çerçevesinde 
hazırladıkları raporları değerlendirmek ve yayınlamak, gerektiğinde ilgili 
Bakanlık ve kurullara sunmak.  
             c) Milli Eğitim Bakanlığınca 
gönderilen mesleki eğitim çerçeve programlarının işgücü piyasası araştırma 
sonuçlarına göre ilin ihtiyaçları doğrultusunda düzenlenmesi için görüş 
bildirmek.  
             ç) Mesleki eğitim uygulamalarında 
ortaya çıkan uyuşmazlıkların çözümüne yardımcı olmak.  
             d) Mesleki eğitim, işgücü ve 
istihdam konularında kurum ve kuruluşlardan gelecek görüş ve önerileri 
incelemek, değerlendirmek ve sonuçlandırmak.  
             e) İl düzeyinde istihdamı koruyucu, 
geliştirici ve işsizliği önleyici tedbirleri belirlemek ve gereği için ilgili 
kurum ve kuruluşlara bildirmek.  
             f) İşgücü piyasası araştırma 
sonuçları da dikkate alınarak İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Kurum tarafından 
hazırlanan işgücü yetiştirme faaliyetlerine ilişkin planları onaylamak ve 
bunların uygulama sonuçlarını izlemek.  
             g) Bu madde hükümlerinin il 
seviyesinde eksiksiz yerine getirilmesi için gerekli tedbirleri almak. 
 
             Kurul kararları bağlayıcıdır. 
Kurul, alınan kararlara ilişkin eylem planı hazırlar, sorumlu kurum ve 
kuruluşları belirler, uygulamaları ve sonuçlarını takip eder. 
 
             Kurul, üç ayda bir toplanır. 
Kurulun sekretarya görevi Kurum İl Müdürlüğü ile İl Milli Eğitim Müdürlüğü 
tarafından kendi görev alanları ile sınırlı kalmak kaydıyla müştereken 
yürütülür. Alınan kararların uygulanmasının takibi ile diğer faaliyet ve işgücü 
piyasasına yönelik araştırmalar, Yürütme Kurulu tarafından yerine getirilir. 
 
             İşgücü yetiştirme faaliyetleri ve 
sonuçları; Kurul başkanının onayıyla, Kurum, İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Kurul 
üyesi işçi ve işveren konfederasyonları tarafından belirlenecek birer üyeden 
oluşan Denetim Kurulu tarafından denetlenir. Denetimler için, ihtiyaç halinde 
birden fazla Denetim Kurulu oluşturulabilir. Denetim raporları Kurula 
bildirilir.  
             Kurul tarafından her yıl faaliyet 
raporu düzenlenir. Düzenlenen rapor, Kurum Yönetim Kurulu tarafından 
değerlendirildikten sonra ilgili bakanlıklara gönderilir.  
             Kurul, Yürütme Kurulu ve Denetim 
Kurulu üyelerine, 6245 sayılı Harcırah Kanunu doğrultusunda günlük harcırah 
ödenir.  
             Kurulun yönetim ve denetim 
faaliyetleri, işgücü piyasası araştırma ve planlama çalışmaları için Kurum 
tarafından ödenek tahsis edilir. Bu ödeneğin miktarı, aktif işgücü programları 
için Kurum tarafından İl Müdürlüğüne tahsis edilen toplam ödeneğin yüzde beşini 
geçemez.  
             İl İstihdam ve Mesleki Eğitim 
Kurulu, Yürütme Kurulu ve Denetleme Kurulunun çalışma usul ve esasları Milli 
Eğitim, Sanayi ve Ticaret ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik bakanlıkları ile Kurum 
tarafından müştereken çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir. 
 
             Bu Kanunda İl İstihdam Kurullarına 
yapılan atıflar ile 5/6/1986 tarihli ve 3308 sayılı 
Mesleki Eğitim Kanununda İl Mesleki Eğitim Kuruluna yapılan atıflar İl İstihdam 
ve Mesleki Eğitim Kuruluna yapılmış sayılır.  
             3308 sayılı Kanunun bu maddeye 
aykırı hükümleri uygulanmaz."  
             MADDE 22 – 4904 sayılı Kanunun 17 nci maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendinde yer alan "Türk 
vatandaşı ve" ibaresi madde metninden çıkarılmıştır. 
             MADDE 23 – 4904 sayılı Kanunun 20 nci maddesinin birinci fıkrasına aşağıdaki (f), (g), 
(h),  (ı) ve (j) bentleri eklenmiş ve 
ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. 
             "f) İş arayanlara ve açık işlere 
ilişkin bilgileri, iş ve işçi bulma faaliyeti dışında başka bir amaçla kullanan 
bürolara ikibin Yeni Türk Lirası; iş arayanlardan her 
ne ad altında olursa olsun menfaat temin eden  bürolara onbin Yeni Türk Lirası, 
             g) Yönetmelikte 
öngörülenler dışında iş arayanlardan ücret alınmasına veya herhangi bir menfaat 
teminine yönelik sözlü ya da yazılı anlaşmalar, işgücünün sigortasız çalışması 
veya sendikaya üye olmaması ya da asgari ücretin altında ücret ödenmesi 
koşullarını taşıyan anlaşmalar, iş arayanın, diğer özel istihdam bürolarından 
veya Kurumdan hizmet almalarını engelleyen anlaşmalar yapılması halinde ikibin Yeni Türk Lirası, 
             h) Kurumdan izin belgesi almadan iş 
ve işçi bulmaya aracılık faaliyetinin  bir işyerinde veya 9/6/2004 tarihli ve 
5187 sayılı Basın Kanununda yazılı araçlarla ya da radyo, televizyon, video, 
internet, kablolu yayın veya elektronik bilgi iletişim araçları ve benzer yayın 
araçlarından biri ile işlenmesi halinde bu fiili gerçekleştiren gerçek veya 
tüzel kişilere  onbin Yeni Türk Lirası;  
fiilin her bir tekrarında yirmibin Yeni Türk 
Lirası, 
             ı) Kurumdan izin 
belgesi almadan iş ve işçi bulmaya aracılık faaliyeti gösteren kişiler ile 
Kurumdan izin almadan yurtdışına işçi götürmek isteyen kişilere ait iş ve işçi 
bulma ilanını, 5187 sayılı Basın Kanununda yazılı araçlarla ya da radyo, 
televizyon, video, internet, kablolu yayın veya elektronik bilgi iletişim 
araçları ve benzer yayın araçları ile yayınlayan gerçek ve tüzel kişilere, beşbin Yeni Türk Lirası, 
             j) 27/2/2003 tarihli ve 4817 sayılı Yabancıların Çalışma 
İzinleri Hakkında Kanun gereği çalışma izni almayanlar için aracılık 
faaliyetinde bulunan gerçek ve tüzel kişilere kişi başına beş bin Yeni Türk 
Lirası," 
             "Birinci fıkranın (a), (b), (c), 
(f), (g) ve (j) bentlerinde yer alan fiillerin ayrı ayrı veya birlikte üç kez tekrarlanması halinde özel 
istihdam bürolarına verilen izinler iptal edilir. Kanun hükümlerine göre verilen 
idarî para cezaları Kurum tarafından genel esaslara göre tahsil 
edilir." 
             MADDE 24 – 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı 
Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 81 inci maddesinin birinci 
fıkrasına aşağıdaki (ı) bendi eklenmiştir.  
             "ı) Bu Kanunun 4 üncü maddesinin 
birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki sigortalıları çalıştıran özel sektör 
işverenlerinin, bu maddesinin birinci fıkrasının (a) bendine göre malullük, 
yaşlılık ve ölüm sigortaları primlerinden, işveren hissesinin beş puanlık 
kısmına isabet eden tutar Hazinece karşılanır. İşveren 
hissesine ait primlerin Hazinece karşılanabilmesi için, işverenlerin 
çalıştırdıkları sigortalılarla ilgili olarak bu Kanun uyarınca aylık prim ve 
hizmet belgelerinin yasal süresi içerisinde Sosyal Güvenlik Kurumuna vermeleri, 
sigortalıların tamamına ait sigorta primlerinin sigortalı hissesine isabet eden 
tutarı ile Hazinece karşılanmayan işveren hissesine ait tutarı yasal süresinde 
ödemeleri, Sosyal Güvenlik Kurumuna prim, idari para cezası ve bunlara ilişkin 
gecikme cezası ve gecikme zammı borcu bulunmaması şarttır. Ancak Kuruma 
olan prim, idari para cezası ve bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı 
borçlarını 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme 
Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 48 inci maddesine göre tecil ve 
taksitlendiren işverenler ile 29/7/2003 tarihli ve 4958 sayılı Sosyal Güvenlik 
Prim Alacaklarının Yeniden Yapılandırılması ve Bazı Kanunlarda Değişiklik 
Yapılması Hakkında Kanuna göre yapılandıran işverenler bu tecil ve 
taksitlendirme ile yapılandırmaları devam ettiği sürece bu fıkra hükmünden 
yararlandırılır. Bu fıkra hükümleri Kamu idareleri işyerleri ile bu Kanuna göre 
sosyal güvenlik destek primine tabi çalışanlar ve yurt dışında çalışan 
sigortalılar hakkında uygulanmaz. Hazinece karşılanan prim tutarları gelir ve 
kurumlar vergisi uygulamalarında gider veya maliyet unsuru olarak dikkate 
alınmaz. Bu fıkrayla düzenlenen destek unsurundan diğer ilgili mevzuat uyarınca 
ayrıca yararlanmakta olan işverenler aynı dönem için ve mükerrer olarak bu 
destek unsurundan yararlanamaz. Bu durumda, işverenlerin tercihleri dikkate 
alınmak suretiyle uygulama, destek unsurlarından sadece biriyle sınırlı olarak 
yapılır. Bu Kanun gereğince yapılan kontrol ve denetimlerde çalıştırdığı 
kişileri sigortalı olarak bildirmediği tespit edilen işverenler bir yıl süreyle 
bu fıkrayla sağlanan destek unsurlarından yararlanamaz. Bu fıkranın 
uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Maliye Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal 
Güvenlik Bakanlığı ve Hazine Müsteşarlığı tarafından müştereken 
belirlenir." 
             MADDE 25 – 5510 sayılı Kanunun geçici 16 
ncı maddesinin madde başlığının "Kendi adına ve 
hesabına tarımsal faaliyette bulunan sigortalılar, Milli Eğitim Bakanlığı 
tarafından düzenlenen kurslarda usta öğretici olarak çalıştırılanlar ile esnaf 
muaflığından yararlanan kadın sigortalılara ilişkin geçiş hükümleri" şeklinde 
değiştirilmiş ve maddeye aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.  
             "Bu maddenin 
yürürlüğe girdiği tarihten önce, 4 üncü maddenin ikinci fıkrasının (f) bendinde 
belirtilen Milli Eğitim Bakanlığı tarafından düzenlenen kurslarda usta öğretici 
olarak çalıştırılanların, bu maddenin yürürlük tarihinden sonra 51 inci maddenin 
üçüncü fıkrasına göre zorunlu sigortalılıklarına ilişkin prim ödeme gün 
sayılarına ilaveten ödeyecekleri isteğe bağlı sigorta primleri, 82 nci maddeye göre belirlenen prime esas günlük kazanç alt 
sınırının yarısı olarak esas alınır. Bu sigortalıların prime esas kazanç 
alt sınırı dışında bir kazanç üzerinden prim ödemeleri halinde, alt sınırın 
yarısı ile alt sınırı aşan tutarın toplamı esas alınır.  
             Bu maddenin yürürlüğe girdiği 
tarihten önce, 31/12/1960 tarihli ve 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 9 uncu 
maddesinin birinci fıkrasının (6) numaralı bendinde belirtilen işleri, hizmet 
akdiyle herhangi bir işverene tabi olmaksızın sürekli ve kazanç getirici 
nitelikte yapmakta olanların bu maddenin yürürlük tarihinden sonra aynı 
şartlarla bu işleri yaptıkları, Maliye Bakanlığının görüşü alınarak Kurumca 
belirlenen usul ve esaslara göre tespit edilen kadın isteğe bağlı sigortalılar; 
bu maddenin yürürlüğe girdiği yıl için 82 nci maddeye 
göre belirlenen prime esas günlük kazanç alt sınırının onbeş katı üzerinden başlanılarak, takip eden her yıl için 
bir puan arttırılmak suretiyle otuz katını geçmemek üzere malullük, yaşlılık, ve ölüm sigortaları ile genel sağlık sigortası 
primi öderler." 
             MADDE 26 – 5510 sayılı Kanuna aşağıdaki 
geçici 23 üncü madde eklenmiştir.  
             "Sosyal güvenlik prim 
yapılandırılması bozulanlara ilişkin hükümler  
             GEÇİCİ MADDE 23 – (1) 22/2/2006 tarihli ve 5458 sayılı Sosyal Güvenlik Prim 
Alacaklarının Yeniden Yapılandırılması ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması 
Hakkında Kanunun 1 inci ve 2 nci maddeleri kapsamına 
giren borçları yeniden yapılandırıldığı halde aynı Kanunun 3 üncü maddesi 
uyarınca yeniden yapılandırma haklarını bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihi 
takip eden ayın sonuna kadar kaybedenlerin, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihi 
takip eden iki ay içinde Kuruma yazılı olarak başvurmaları halinde, bozulmuş 
olan yeniden yapılandırma anlaşmaları, 5458 sayılı Kanuna göre yapılmış olan 
başvuru tarihi ve taksitlendirme süresi dikkate alınmak suretiyle ihya edilir. 
 
             (2) Yeniden 
yapılandırma anlaşmaları ihya edilen borçluların, yeniden yapılandırma 
anlaşmalarının bozulduğu tarihten sonra 5458 sayılı Kanun kapsamına giren 
borçları için yaptıkları ödemeler, anılan Kanunun 1 inci maddesi kapsamında 
olanlar için aynı borç türündeki taksit tutarlarına, 2 nci maddesi kapsamında olanlar için ise anılan Kanunun 10 
uncu maddesi hükmüne göre mahsup edilir.  
             (3) İhya veya mahsup işlemleri 
sonucunda bu maddeye göre yapılan başvuru tarihinden önce vadesinde ödenmediği 
veya eksik ödendiği anlaşılan taksit tutarlarının, ödeme tarihine kadar 
gecikilen her ay için ayrı ayrı Hazine Müsteşarlığınca 
açıklanacak bir önceki aya ait Yeni Türk Lirası (YTL) cinsinden iskontolu ihraç edilen Devlet iç borçlanma senetlerinin 
aylık ortalama faiz oranına 1 puan eklenmek suretiyle bulunacak faiz oranının 
bileşik bazda uygulanması sonucunda hesaplanacak faiz 
miktarıyla birlikte başvuru tarihini takip eden altı ay içinde ödenmesi halinde, 
5458 sayılı Kanunun yeniden yapılandırma hükümlerinden yararlanılır. Bu fıkrada 
belirtilen ödeme yükümlülüklerinin söz konusu altı aylık süre içinde tam olarak 
yerine getirilmemesi halinde yeniden yapılandırma hakkı kaybedilir ve 
yapılandırma işlemleri iptal edilerek, ödedikleri tutarlar sosyal güvenlik 
mevzuatının ilgili hükümlerine göre borçlarına mahsup edilir. 
 
             (4) Bu madde hükümlerinden 
yararlandırılan borçluların, bu maddeye göre yapılan başvuru tarihinden itibaren 
vadesi gelecek taksitleri ile cari ay prim ödeme yükümlülükleri yönünden, 5458 
sayılı Kanunun 3 üncü maddesi hükümleri uygulanır. Şu kadar 
ki, 5458 sayılı Kanunun 3 üncü maddesi hükümleri, anılan Kanunun 1 inci maddesi 
kapsamına giren borçlular yönünden, bu maddeye göre yapılan başvuru tarihini 
takip eden üçüncü ayın sonundan, 2 nci maddesi 
kapsamına giren borçlular yönünden ise bu maddenin üçüncü fıkrasında belirtilen 
altı aylık sürenin sonundan itibaren geriye doğru bakılarak uygulanmaya 
başlanır.  
             (5) 5458 sayılı Kanunun 1 inci ve 2 
nci maddeleri kapsamına giren borçları yeniden 
yapılandırılanlardan, aynı Kanunun 3 üncü maddesi uyarınca yeniden yapılandırma 
haklarını kaybetmiş olup, kapsama giren bu borçlarının tamamını sosyal güvenlik 
mevzuatının ilgili hükümlerine göre ödemiş olanlar hakkında bu madde hükümleri 
uygulanmaz. Borçlarını kısmen ödemiş olup bu maddeden yararlanmak için 
başvuranlara, daha önce ödemiş oldukları tutarlar iade edilmez, bu maddenin 
birinci ve ikinci fıkraları saklı kalmak kaydıyla mahsup işlemi yapılmaz. 
 
             (6) Bu maddenin yürürlüğe girdiği 
tarihten önce 5458 sayılı Kanun kapsamına giren borçlar nedeniyle, taşınır ve 
taşınmaz mallara konulan hacizler ile alınan teminatlar vadesi geçmiş 
taksitlerin ödenmesinden sonra yapılan ödemeler nispetinde, üçüncü şahıslar 
nezdindeki hak ve alacaklarla ilgili hacizler ise 
vadesi geçmiş taksitlerin ödenmesinden sonra tümüyle kaldırılır. 
 
             (7) 1479 ve 2926 sayılı Kanunlar 
kapsamındaki sigortalılar veya bunların hak sahipleri, ödeme vadesi geçmiş 
taksitleri ile 1/4/2006 tarihinden sonraki süreye 
ilişkin prim borçlarını ödemeleri ve bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten 
sonraki taksit ve cari ay primlerine ilişkin ödeme yükümlülüklerini yerine 
getirmeleri durumunda sağlık sigortasından yararlanmaya başlatılır. 
 
             (8) Bu maddede belirtilen 
hükümlerden yararlanmak üzere başvuran borçluların, kapsama giren borçları 
nedeniyle Sosyal Güvenlik Kurumuna yaptıkları itirazlardan ve yargı nezdinde 
sürdürdükleri davalardan feragat etmeleri ve ihtilaf yaratmamaları şarttır. 
 
             (9) Bu maddenin uygulanmasına 
ilişkin usul ve esasları belirlemeye Sosyal Güvenlik Kurumu 
yetkilidir." 
             MADDE 27 – 5510 sayılı Kanuna aşağıdaki 
geçici 24 üncü madde eklenmiştir.  
             "Sosyal güvenlik alacakları 
 
             GEÇİCİ MADDE 24 – (1) 17/7/1964 tarihli ve 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununa 
göre takip edilen 10/7/2004 tarihli ve 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi 
Kanununun geçici 3 üncü maddesi, mülga 7/12/2004 tarihli ve 5272 sayılı Belediye 
Kanununun geçici 7 nci maddesi ve 3/7/2005 tarihli ve 
5393 sayılı Belediye Kanununun geçici 5 inci maddesine istinaden Uzlaşma 
Komisyonunca karara bağlanan ve Bakanlar Kurulunca onaylanarak Resmi Gazetede 
yayımlanan borçlar hariç olmak üzere, bu maddeye göre yapılan başvuru tarihine 
kadar tahakkuk ettiği halde ödenmemiş olan, 2008/Mart ve önceki dönemlere 
ilişkin sigorta primi, işsizlik sigortası primi, idari para cezası, sosyal 
yardım zammı ile bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihi takip eden ayın sonuna 
kadar müracaat edilmiş olması kaydıyla 31/3/2008 tarihine kadar bitirilmiş olan 
özel bina inşaatı ile ihale konusu işlerden Sosyal Güvenlik Kurumunca yapılan ön 
değerlendirme, araştırma veya tespit sonucunda yeterli işçilik bildiriminde 
bulunulmadığı anlaşılanların fark işçiliğe ilişkin borçları, isteğe bağlı 
sigortalıların 2003/Mayıs ila 2008/Mart dönemleri arasında isteğe bağlı 
sigortalılıklarının devam ettiği süre içindeki prim borçları, topluluk 
sigortasına tabi olanların 2008/Mart ve önceki dönemlere ilişkin malullük, 
yaşlılık ve ölüm sigortalarına ait prim borçları, 2/9/1971 tarihli ve 1479 
sayılı Esnaf ve Sanatkârlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar 
Kurumu Kanunu ile 17/10/1983 tarihli ve 2926 sayılı Tarımda Kendi Adına ve 
Hesabına Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanununa göre sigortalı olanların 
31/3/2008 tarihine kadar olan prim ve sosyal güvenlik destek prim borçları, bu 
maddenin yürürlüğe girdiği tarihi takip eden iki ay içinde yazılı olarak 
başvurulması kaydıyla, bu maddede belirtilen şartlarla peşin veya yirmidört aya kadar eşit taksitler halinde ödenir. 
 
             (2) Peşin ödeme yolunun tercih 
edilerek borç aslının tamamının ve başvurunun yapıldığı ayın sonuna kadar sosyal 
güvenlik mevzuatının ilgili hükümlerine göre hesaplanan gecikme cezası ve 
gecikme zammının yüzde onbeşinin başvuru tarihini 
takip eden bir ay içinde ödenmesi halinde, gecikme cezası ve gecikme zammının 
kalan yüzde seksenbeşi terkin edilir. 
 
             (3) Taksitle 
ödeme yolunun tercih edilmesi halinde, birinci fıkra kapsamına giren borç 
asıllarına başvurunun yapıldığı ayın sonuna kadar sosyal güvenlik mevzuatının 
ilgili hükümlerine göre hesaplanan gecikme cezası ve gecikme zammının; oniki aya kadar taksitlendirmelerde yüzde ellibeşi, oniki ayı aşan 
taksitlendirmelerde yüzde otuzu terkin edilir ve kalan kısmı borç asıllarına 
ilave edilerek taksitlendirmeye esas borç hesaplanır. Bulunan bu tutar, 
taksit süresine bölünmek suretiyle ödenecek aylık taksit miktarı bulunur. İlk 
taksitin ödeme yükümlülüğü, bu maddeye göre başvurunun yapıldığı ayı takip eden 
ayda başlar. Başlangıçta taksitle ödeme yolu seçilip daha sonra taksitlendirilen 
borcun kalan kısmının peşin ödenmek istenilmesi halinde, başlangıçta seçilen 
taksitlendirme süresine bağlı terkin oranı değiştirilmez.  
             (4) Borçlular, borç türü bazında 
taksitlendirilmiş borçlarıyla ilgili ödeme yükümlülüklerini bir takvim yılında 
üç defadan fazla yerine getirmemeleri veya eksik yerine getirmeleri ya da bir 
takvim yılında üç defaya kadar ödenmeyen veya eksik ödenen taksit tutarlarını en 
geç son taksiti izleyen ayın sonuna kadar gecikilen her ay için Hazine 
Müsteşarlığınca açıklanacak bir önceki aya ait Yeni Türk Lirası (YTL) cinsinden 
iskontolu ihraç edilen Devlet iç borçlanma 
senetlerinin aylık ortalama faiz oranına 1 puan eklenmek suretiyle bulunacak 
faiz oranının bileşik bazda uygulanması sonucunda 
hesaplanacak faiz miktarı ile birlikte ödememeleri halinde, bu maddeye göre 
taksitlendirme haklarını kaybederler ve taksitlendirme öncesi duruma dönülerek 
ödedikleri taksit tutarları sosyal güvenlik mevzuatının ilgili hükümlerine göre 
borçlarına mahsup edilir.  
             (5) Bu Kanunun yürürlüğe girdiği 
tarihten önce tahsil edilmiş gecikme cezası ve gecikme zammı, yanlış veya yersiz 
alınan tutarlar hariç iade ve mahsup edilmez.  
             (6) Bu Kanunun yürürlüğe girdiği 
tarihten önce bu madde kapsamına giren borçlar nedeniyle, taşınır ve taşınmaz 
mallara konulan hacizler ile alınan teminatlar yapılan ödemeler nispetinde, 
üçüncü şahıslar nezdindeki hak ve alacaklarla ilgili 
hacizler ise ilk taksitin ödenmesinden sonra tümüyle kaldırılır. 
 
             (7) Bu madde 
kapsamına giren borçları ilgili Kanunlar gereğince tecil ve taksitlendirilmiş 
veya yapılandırılmış olan borçlularca, tecil ve taksitlendirme veya yapılandırma 
işlemlerinin bozularak birinci fıkra kapsamına giren borçlarının bu maddeye göre 
peşin ödenmesinin veya taksitlendirilmesinin başvuru süresi içinde yazılı olarak 
talep edilmesi halinde, daha önce yapılmış olan tecil ve taksitlendirme veya 
yapılandırma işlemleri bozularak, ödemiş oldukları tutarlar, sosyal güvenlik 
mevzuatının ilgili hükümlerine göre mahsup edildikten sonra birinci fıkra 
kapsamına giren kalan borçları bu maddeye göre peşin ödenir veya 
taksitlendirilir.  
             (8) 22/2/2006 tarihli ve 5458 sayılı Sosyal Güvenlik Prim 
Alacaklarının Yeniden Yapılandırılması ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması 
Hakkında Kanuna göre yapılandırma anlaşmaları devam eden veya ihya edilen 
borçluların 5458 sayılı Kanun kapsamı dışında kalan ancak, bu madde kapsamına 
giren borçları hakkında, talep etmeleri halinde bu madde hükümleri uygulanır. 
 
             (9) Büyükşehir belediyeleri, 
belediyeler ve bunlara bağlı kuruluşlar birinci fıkra kapsamına giren 
borçlarının taksitlendirilmesini talep etmeleri halinde, 10/7/2004 tarihli ve 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi 
Kanununun geçici 5 inci maddesi ile 3/7/2005 tarihli ve 5393 sayılı Belediye 
Kanununun geçici 6 ncı maddesi kapsamına giren 
borçları için ilgili kanunlar gereğince yapılan kesinti tutarları bu madde 
uyarınca ödenmesi gereken taksit tutarlarına mahsup edilebilir. Kesinti 
tutarlarının, aylık taksit tutarlarına mahsup edilmediği durumlarda aylık taksit 
tutarlarının tamamı, kesinti tutarlarının, aylık taksit tutarlarını tam olarak 
karşılamadığı durumlarda ise bakiye taksit tutarları borçlularca ödenir. 
 
             (10) 1479 ve 2926 
sayılı kanunlar kapsamındaki sigortalılar veya bunların hak sahipleri, bu madde 
kapsamı dışında borçlarının bulunmaması veya bu madde kapsamı dışında borçları 
bulunmakla birlikte bu borçların özel kanunlara göre yapılandırılmış olup ödeme 
yükümlülüklerinin de yerine getiriliyor olması ve birinci fıkraya göre 
hesaplanan toplam borçlarının ilk dört taksitini ödemeleri kaydıyla sağlık 
sigortasından yararlanmaya başlatılır.  
             (11) Bu maddede belirtilen 
hükümlerden yararlanmak üzere başvuran borçluların, kapsama giren borçları 
nedeniyle Sosyal Güvenlik Kurumuna yaptıkları itirazlardan ve yargı nezdinde 
sürdürdükleri davalardan feragat etmeleri ve ihtilaf yaratmamaları şarttır. 
 
             (12) Bu maddenin uygulanmasına 
ilişkin usul ve esasları belirlemeye Sosyal Güvenlik Kurumu 
yetkilidir." 
             MADDE 28 – 24/11/1994 tarihli ve 4046 sayılı 
Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir. 
 
             "GEÇİCİ MADDE 23 – Bu Kanun 
kapsamında;  
             a) Özelleştirme Fonunun 2008 
yılındaki nakit fazlasının 1.000.000.000 YTL'lik 
kısmı, Fon tarafından Hazine İç Ödemeler Muhasebe Birimi hesaplarına aktarılır 
ve genel bütçenin (B) işaretli cetveline gelir kaydedilir. Kaydedilen bu 
tutarları, Yüksek Planlama Kurulu kararına istinaden Güneydoğu Anadolu Projesi 
kapsamındaki yatırımlara öncelik vermek kaydıyla münhasıran ekonomik kalkınma ve 
sosyal gelişmeye yönelik yatırımlarda kullanılmak üzere ilgili idare bütçelerine 
ödenek kaydetmeye Maliye Bakanı yetkilidir. Bu ödenekler, 2008 yılı yatırım 
programı ile ilişkilendirilir.  
             b) 1/1/2009-31/12/2012 tarihleri arasındaki dönemde oluşacak 
Özelleştirme Fonunun nakit fazlasının; 2009 yılı için 2.500.000.000 YTL'lik kısmı, izleyen yıllarda ise bir önceki yıl genel 
bütçesinde gelir tahmini olarak yer alan tutarın Gayri Safi Yurtiçi Hasıla 
deflatörü oranında artırılarak bulunacak kısmı, ilgili yıl genel bütçelerinin 
(B) işaretli cetvelinde bütçe gelir tahmini olarak yer alır. İlgili yıl 
bütçeleri hazırlanırken Güneydoğu Anadolu Projesi kapsamındaki yatırımlara 
öncelik vermek kaydıyla münhasıran bölgesel ekonomik kalkınma ve sosyal 
gelişmeye yönelik yatırımların finansmanı için ilgili idare bütçelerine bu gelir 
tahmini karşılığı kadar ödenek öngörülür. Yukarıda belirlenen tutarlar 
Özelleştirme Fonu tarafından Hazine İç Ödemeler Muhasebe Birimi hesaplarına 
aktarılır ve ilgili yıl genel bütçesinin (B) işaretli cetveline gelir 
kaydedilir.  
             1/1/2009-31/12/2012 tarihleri arasındaki dönemde oluşacak 
Özelleştirme Fonunun nakit fazlasının yukarıda belirlenen tutarları aşan 
kısmından Özelleştirme Yüksek Kurulu kararına göre tespit edilecek tutar, Fon 
tarafından Hazine İç Ödemeler Muhasebe Birimi hesaplarına aktarılır ve ilgili 
yıl genel bütçesinin (B) işaretli cetveline gelir kaydedilir. Kaydedilen bu 
tutarları, Yüksek Planlama Kurulu kararına istinaden ulaştırma ve enerji 
yatırımlarında kullanılmak üzere, ilgili idare bütçelerine ödenek kaydetmeye 
Maliye Bakanı yetkilidir. Bu ödenekler, yılı yatırım programı ile 
ilişkilendirilir.  
             Bu maddenin uygulanmasına ilişkin 
usul ve esaslar Maliye Bakanlığı ile Hazine Müsteşarlığı tarafından müştereken 
belirlenir." 
             MADDE 29 – 12/4/1991 tarihli ve 3713 sayılı 
Terörle Mücadele Kanununun ek 1 inci maddesinin (A) bendinde yer alan "% 0.7" 
ibaresi "% 1" olarak değiştirilmiştir. 
             MADDE 30 – 9/1/1985 tarihli ve 3146 sayılı 
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 2 
nci maddesinin (g) bendi aşağıdaki şekilde 
değiştirilmiş ve aynı maddeye (r) ve (s) bentleri eklenmiştir. 
 
             "g) İş sağlığı ve güvenliğini 
sağlayacak tedbirlerin uygulanmasını izlemek,"  
             "r) İşyerindeki sağlık ve güvenlik 
risklerini önleyici ve koruyucu hizmetleri yürütenlerin niteliklerini 
belirlemek, eğitimlerini ve sertifikalandırılmalarını sağlamak, 
 
             s) Mesleki yeterlilik sisteminin 
oluşturulması ve işletilmesi için gerekli tedbirleri almak," 
 
             MADDE 31 – 3146 sayılı Kanunun 12 nci maddesinin (e), (f), (j) bentleri aşağıdaki şekilde 
değiştirilmiş, maddeye (j) bendinden sonra gelmek üzere (k) ve (l) bentleri 
eklenmiş, mevcut (k) bendi (m) bendi olarak teselsül ettirilmiş ve aynı maddenin 
son fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.  
             "e) Standart çalışmaları yapmak, 
normlar hazırlamak ve geliştirmek. 
             f) Üretilen ve ithal edilen kişisel 
koruyucu donanımların piyasa gözetimi ve denetimini yapmak, bu hususlarda usul 
ve esasları belirlemek."  
             "j) İş Sağlığı ve Güvenliği 
Enstitüsü ile İş Sağlığı ve Güvenliği Enstitüsü Bölge Laboratuvar Müdürlüklerinin çalışmalarını düzenlemek, 
yönetmek ve denetlemek."  
             "k) İşyerindeki sağlık ve güvenlik 
risklerini önlemek ve koruyucu hizmetleri yürütmek üzere görevlendirilecek 
işyeri hekimleri, iş güvenliği uzmanları ve diğer görevlilerin iş sağlığı ve 
güvenliği ile ilgili eğitim ve belgelendirme usul ve esaslarını 
belirlemek. 
             l) İş sağlığı ve güvenliği alanında 
ölçüm, analiz, teknik kontrol, risk analizi ve değerlendirmesi, eğitim, 
danışmanlık, uzmanlık hizmetlerini yapmak ve bu tür hizmetleri verecek özel ve 
tüzel kişi ve kuruluşların niteliklerini belirlemek, yetki vermek, yetkilerini 
iptal etmek, kontrol ve denetimini sağlamak."  
             "İş Sağlığı ve Güvenliği Enstitüsü 
ile İş Sağlığı ve Güvenliği Enstitüsü Bölge Laboratuvar Müdürlüklerinin çalışma usul ve esasları ile 
personelin görev, yetki ve sorumlulukları yönetmelikle düzenlenir." 
 
             MADDE 32 – 3146 sayılı Kanunun 29 uncu 
maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir. 
             "Yukarıdaki fıkrada 
tanımlananlardan yurtdışı kadrolara atanabilecekler, ayrıca mesleki yeterlik 
sınavına tabi tutulmazlar." 
             MADDE 33 – 27/2/1960 tarihli 7460 sayılı Çalışma 
ve Sosyal Güvenlik Eğitim ve Araştırma Merkezi Teşkilat Kanununun 2 nci maddesinin (a) ve (b) bentleri aşağıdaki şekilde 
değiştirilmiştir. 
             "a) Çalışma 
hayatı, sosyal güvenlik, iş sağlığı ve güvenliği, işçi işveren ilişkileri, 
istihdam, verimlilik, toplam kalite yönetimi, iş piyasası etütleri, ergonomi, 
çevre, ilk yardım, iş istatistikleri ve benzeri konular ile işyerindeki sağlık 
ve güvenlik risklerini önlemek ve koruyucu hizmetleri yürütmek üzere 
görevlendirilecek işyeri hekimi, mühendis, teknik eleman, hemşire ve diğer 
sağlık personeline iş sağlığı ve güvenliği konusunda gerektiğinde Bakanlık 
birimleri veya ilgili kurum ve kuruluşlar ile birlikte, eğitim programları 
hazırlamak, eğitim vermek veya eğitim hizmeti satın almak, sertifikalandırmak, 
bu konularla ilgili araştırmalar yapmak veya yaptırmak, 
 
             b) Bakanlık, bağlı kuruluşları ile 
ilgili kuruluşlarının personeli ile özel veya kamu sektöründe faaliyet gösteren 
işyerlerindeki işçi, işveren veya yönetici personel için eğitim, seminer ve 
konferanslar tertip etmek veya bu konularda tertiplenmiş eğitim, konferans ve 
seminerlere iştirak etmek," 
             MADDE 34 – 7460 sayılı Kanunun 15 inci 
maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. 
             "MADDE 15 – Eğitim ve Araştırma 
Merkezi tarafından düzenlenen eğitim ve seminerlere katılanlar, gerektiğinde 
sınava tabi tutulurlar ve başarılı olanlara sertifika veya katılım belgesi 
verilir." 
             MADDE 35 – 4/1/2002 tarihli ve 4734 
sayılı Kamu İhale Kanununun 22 nci  
maddesine aşağıdaki (ı) bendi eklenmiştir. 
             "ı) Türkiye İş Kurumunun, 25/6/2003 
tarihli ve 4904 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin (b) ve (c) bentlerinde sayılan 
görevlerine ilişkin  
hizmet alımları ile 25/8/1999 tarihli ve 4447 sayılı İşsizlik 
Sigortası Kanununun 48 inci maddesinin yedinci fıkrasında sayılan görevlerine 
ilişkin hizmet alımları," 
             MADDE 36 – 4734 sayılı Kanuna aşağıdaki 
ek madde eklenmiştir.  
             "EK MADDE 3 – 
4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 3 üncü maddesinin (c) bendi kapsamındaki işler 
ile aynı kapsamda olup 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu dışında, ihalesi ilgili 
mevzuat hükümlerine göre bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihe kadar yapılmış 
olanlar ile bu tarihten sonra yapılacak olan ve bedeli yabancı para cinsinden 
sabit fiyatlarla sözleşmeye bağlanan yapım ve yapımla ilgili hizmet işlerine 
uygulanmak üzere; fiyat farkı esasları belirlemeye, sözleşmelerin tadil veya 
tasfiye edilmesine imkân veren kararnameler çıkarmaya Bakanlar Kurulu 
yetkilidir."  
             MADDE  37 – a) 22/5/2003 tarihli ve 4857 
sayılı İş Kanununun 33, 65 ve 82 nci maddeleri, 
 
             b) 14/6/1973 tarihli ve 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanununun 
21 inci maddesinin üçüncü fıkrası, 
             c) 21/5/1986 tarihli ve 3289 sayılı Gençlik ve Spor Genel 
Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 26 ncı maddesi, 
             ç) 12/4/1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun 
ek 1 inci maddesinin (B) bendi, 
             yürürlükten kaldırılmıştır. 
             MADDE 38 – Bu 
Kanunun; 
             a) Çerçeve 2 nci maddesi ile değiştirilen 4857 sayılı Kanunun 30 uncu 
maddesinin altıncı fıkrası ile 20 nci maddesi 1/7/2008 tarihinde, 
             b) 5 inci maddesi 1/1/2009 tarihinde, 
             c) 15 inci maddesi yayımı tarihini 
izleyen ikinci ayın sonunda, 
             ç) 24 ve 25 inci maddeleri 1/10/2008 tarihinde, 
             d) Diğer maddeleri yayımı 
tarihinde, 
             yürürlüğe 
girer. 
             MADDE 39 – Bu Kanun hükümlerini Bakanlar 
Kurulu yürütür. 
25/5/2008 
   |