5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun uygulanmasına
ilişkin olarak aşağıdaki açıklamaların yapılmasına gerek duyulmuştur.
1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel
Tebliğinde1 ilgili bölümler itibarıyla aşağıdaki değişiklikler
yapılmıştır.
1- “4.13.2.
Yapı kooperatiflerinin muafiyetinde özel şartlar” başlıklı bölümün dördüncü
paragrafının üçüncü cümlesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Henüz arsa temini veya inşaat aşamasına gelmemiş bulunan
dolayısıyla, işyeri veya konut teminine yönelik faaliyeti bulunmayan
kooperatifler için bu şartlar aranmayacaktır. Örneğin, arsa tapusu kooperatif
tüzel kişiliğine ait olmakla birlikte, henüz inşaat aşamasına gelmemiş bulunan
konut yapı kooperatifinden inşaat ruhsatına ilişkin şart aranmayacaktır.”
2- “8.6.1.
Muallak hasar ve tazminat karşılıkları” başlıklı bölümün dördüncü paragrafı
aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Diğer taraftan, 3/6/2007 tarihli ve 5684 sayılı
Sigortacılık Kanununun2 16 ncı maddesinde teknik karşılıklar yeniden düzenlenmiş
bulunmaktadır. Sigorta mevzuatına göre belirlenen gerçekleşmiş ancak henüz rapor
edilmemiş olan hasar ve tazminat bedelleri ile saklama payına isabet eden
muallak hasar karşılığı yeterlilik farkları da muallak hasar ve tazminat
karşılığı kapsamında indirim konusu yapılabilecektir. Ancak, aktüeryal
zincirleme merdiven metodu kullanılmak suretiyle ilave olarak ayrılan ek
karşılıkların gider olarak indirimi mümkün değildir.”
3- “8.6.2.
Kazanılmamış prim karşılıkları” başlıklı bölüme, bölümün dördüncü paragrafında
yer alan örnekten sonra gelmek üzere aşağıdaki paragraf
eklenmiştir.
“14/6/2007 tarihinde yürürlüğe giren 5684 sayılı Kanunla
birlikte sigortacılık mevzuatında kazanılmamış prim karşılığı hesaplamasında
daha önceki düzenlemeye göre farklılıklar bulunmasına karşılık, kurum kazancının
tespitinde gider olarak indirilmesi gereken kazanılmamış prim karşılıkları,
Kurumlar Vergisi Kanununun 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinin (2)
numaralı alt bendi uyarınca Tebliğin bu bölümünde belirtilen esaslar
çerçevesinde hesaplanacaktır.”
4- “8.6.4.
Deprem hasar karşılıkları” başlıklı bölüm aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
“5684 sayılı Kanunla birlikte sigorta şirketlerince
deprem hasar karşılıkları adı altında karşılık ayrılmamaktadır. Ayrıca, anılan
Kanun uyarınca ayrılması gereken devam eden riskler karşılığı, dengeleme
karşılığı ile ikramiyeler ve indirimler karşılığının sigorta şirketlerince kurum
kazancının tespitinde gider olarak indirimi mümkün
bulunmamaktadır.”
5- “10.2.1”,
“10.2.6” ve “10.2.7” bölümlerinde geçen “%40” ibareleri “%100” olarak
değiştirilmiş ve “10.2. Ar-Ge indirimi” başlıklı bölümün birinci paragrafının
yerine aşağıdaki paragraflar eklenmiştir.
“5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 10 uncu
maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde Ar-Ge indirimi müessesesi
düzenlenmiştir. Anılan maddede 5746 sayılı Araştırma ve Geliştirme
Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanunun3 5 inci maddesiyle
yapılan değişiklikle, araştırma ve geliştirme harcamaları üzerinden hesaplanacak
Ar-Ge indirimi oranı %40’tan %100’e çıkarılmıştır. Anılan Kanun 1/4/2008
tarihinde yürürlüğe girmiş bulunmaktadır.
Buna göre, mükelleflerin, münhasıran yeni teknoloji ve
bilgi arayışına yönelik araştırma ve geliştirme
faaliyetleri çerçevesinde, işletmeleri bünyesinde 2008 hesap döneminden itibaren
yaptıkları harcamaların %100’ü kurum kazancının tespitinde Ar-Ge indirimi olarak
dikkate alınabilecektir. 2008 hesap dönemine ilişkin olarak, birinci geçici
vergi döneminde yapılan araştırma geliştirme harcamaları üzerinden %40 oranında
Ar-Ge indirimi hesaplanması gerekmekte olup ikinci ve müteakip geçici vergi
dönemlerinde ise birinci geçici vergi döneminde yapılan harcamalar da dahil
olmak üzere, yapılan araştırma ve geliştirme harcamalarının toplamı üzerinden
%100 oranında Ar-Ge indirimi hesaplanması gerekmektedir. Öte yandan, daha önceki
hesap dönemlerinde gerçekleştirilen araştırma ve geliştirme harcamaları
üzerinden ise %40 oranında Ar-Ge indirimi
hesaplanacaktır.”
6- “11.10.
Bazı ürünlere ait ilan ve reklam
giderleri” başlıklı bölüm
aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 11 inci
maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendinde, her türlü alkol ve alkollü içkiler
ile tütün ve tütün mamullerine ait ilan ve reklam giderlerinin %50’sinin kurum
kazancının tespitinde gider olarak indirilemeyeceği belirtilmiş, Bakanlar
Kuruluna bu oranı %100’e kadar artırma veya sıfıra kadar indirme hususunda yetki
verilmiştir. 90/1081 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile de söz konusu oran sıfır
olarak tespit edildiğinden, Kurumlar Vergisi Kanununun geçici 1 inci maddesinin
dördüncü fıkrası uyarınca, alkol ve alkollü içkiler ile tütün ve tütün
mamullerine ait ilan ve reklam giderlerinin tamamı gider olarak
indirilebilmektedir.
Aynı hüküm Gelir Vergisi Kanununun 41 inci maddesinin
birinci fıkrasının (7) numaralı bendinde de yer
almaktadır.
3/1/2008 tarihli ve 5727 sayılı Tütün Mamullerinin
Zararlarının Önlenmesine Dair Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında
Kanunun4 5 inci maddesiyle 4207 sayılı Tütün Mamullerinin
Zararlarının Önlenmesine Dair Kanunun 4 üncü maddesinde yapılan değişiklikle,
Gelir Vergisi Kanununun 41 inci maddesinin birinci fıkrasının (7) numaralı
bendinde belirtilen ilan ve reklam giderlerinin, gelir ve kurumlar vergisi
matrahının tespitinde gider olarak dikkate alınamayacağı hükme bağlanmıştır.
Anılan hüküm, Kanunun yayımı tarihinden 4 ay sonra yürürlüğe
girecektir.
Bu nedenle, anılan hükmün yürürlüğe girdiği 19/5/2008
tarihinden itibaren yapılacak olan, her türlü alkol ve alkollü içkiler ile tütün
ve tütün mamullerine ait ilan ve reklam giderlerinin tamamının, ticari kazancın
ve kurum kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınması mümkün
bulunmamaktadır.
Diğer taraftan, Tebliğin (10.3.1) bölümünde sponsorluk
harcamalarına ilişkin açıklamalara yer verilmiş olup söz konusu bölümde, spor
sahalarına, sporcuların veya diğer ilgililerin spor giysilerinin ya da spor araç
ve gereçlerinin üzerine yazılı veya elektronik sinyaller yardımıyla sanal olarak
kurumun tanıtımının yapılmasını sağlayacak amblem, marka, isim ve benzeri
işaretler konulması gibi doğrudan ticari fayda sağlayan ve kurumun tanıtımını
amaçlayan harcamaların reklam harcaması olarak değerlendirileceği
belirtilmiştir.
Dolayısıyla, her türlü alkol ve alkollü içkiler ile tütün
ve tütün mamullerinin tanıtımına yönelik bu tür reklam harcamalarının da kurum
kazancının tespitinde kanunen kabul edilmeyen gider olarak dikkate alınması
gerekmektedir.”
7- “34.6.
Fonların ve yatırım ortaklıklarının
gelirleri üzerinden ödenen vergilerin mahsubu” başlıklı bölümün ikinci ve üçüncü
paragrafları aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Söz konusu fon ve yatırım ortaklıkları, aynı bentte yer
alan kazançların elde edilmesi sırasında, Kurumlar Vergisi Kanununun 15 inci
maddesi veya Gelir Vergisi Kanununun geçici 67 nci maddesi uyarınca, gelirleri
üzerinden kesilen vergileri, öncelikle kurumlar vergisi beyannamesi üzerinden
hesaplanan kurumlar vergisinden mahsup edeceklerdir. Fon ve ortaklıklar, bu
mahsup işleminden sonra (kurumlar vergisi beyannamesinde matrah oluşmaması
nedeniyle) mahsup edilemeyen kesinti tutarlarını, Kanunun 15 inci maddesinin
üçüncü fıkrasına göre kurum bünyesinde yapacakları vergi kesintisinin beyan
edildiği muhtasar beyanname üzerinden mahsup edebileceklerdir. Ancak, söz konusu
vergi mahsubunun yapılabilmesi için kesilen vergilerin vergi kesintisi
yapanlarca ilgili vergi dairesine ödenmiş olması şarttır.
Muhtasar beyanname üzerinden vergi mahsubunun
yapılmasından sonra mahsup edilemeyen bir vergi tutarı kalması halinde söz
konusu vergi kesintisi, mükellefin başvurusu üzerine 252 seri no.lu Gelir
Vergisi Genel Tebliğinde belirtilen esaslar çerçevesinde red ve iade
edilecektir.”
Tebliğ olunur.
–––––––––––––––––––––––
1 3/4/2007 tarih ve 26482
sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
2 14/6/2007 tarih ve 26552 sayılı Resmi Gazete’de
yayımlanmıştır.
3 12/3/2008 tarih ve 26814
sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
4 19/1/2008 tarihli ve 26761 sayılı Resmi Gazete’de
yayımlanmıştır. |