6802 sayılı Gider Vergileri Kanununun[1] 28 inci maddesi 
uyarınca, banka ve bankerlerin (faktoring ve finansman şirketleri) 
kullandırdıkları dövize endeksli krediler dolayısıyla kendi lehlerine her ne nam 
ile olursa olsun nakden veya hesaben aldıkları paralar, banka ve sigorta 
muameleleri vergisine tabi bulunmaktadır.
Banka ve bankerler tarafından kullandırılan dövize endeksli 
kredilerde banka ve sigorta muameleleri vergisi matrahının belirlenmesi 
konusunda yaşanan tereddütlere ilişkin açıklamalar, bu sirkülerin konusunu 
oluşturmaktadır.
2- Dövize Endeksli Kredilerde Banka Ve Sigorta Muameleleri 
Vergisi
Bankalar tarafından kullandırılan bazı kredilerde döviz kuru 
endeks olarak seçilmekte ve krediden doğan gelir, kredi için belirlenen faiz 
oranına göre hesaplanan tutar ve kredinin açılış tarihi ile faiz tahakkuk 
dönemleri arasında oluşan kur farklarının toplamından oluşmaktadır.
Dövize endeksli kredi uygulamalarında banka ve sigorta muameleleri 
vergisi matrahının hesaplanmasında ve hangi unsurların banka ve sigorta 
muameleleri vergisi matrahına dahil olduğu konusunda uygulamada tereddütlerin 
bulunduğu anlaşılmaktadır.  
6802 sayılı Gider Vergileri Kanununun 28 inci maddesinde; "Banka 
ve sigorta şirketlerinin 10/6/1985 tarihli ve 3226 sayılı Finansal Kiralama 
Kanununa[2] göre yaptıkları işlemler hariç olmak üzere, her ne şekilde 
olursa olsun yapmış oldukları bütün muameleler dolayısıyla kendi lehlerine her 
ne nam ile olursa olsun nakden veya hesaben aldıkları paralar banka ve sigorta 
muameleleri vergisine tabidir." hükmü, mükellefi belirleyen 30 uncu maddesinde 
de, banka ve sigorta muameleleri vergisini banka, banker ve sigorta 
şirketlerinin ödeyeceği hükmü ve matrahı düzenleyen 31 inci maddesinde ise, 
banka ve sigorta muameleleri vergisi matrahının 28 inci maddede yazılı paraların 
tutarı olduğu hükmü yer almaktadır. 
Bu hükümlere göre, banka ve sigorta muameleleri vergisinde vergiyi 
doğuran olayın meydana gelebilmesi için bir muamele yapılmış olması ve bu 
muamele dolayısıyla lehe nakden veya hesaben bir para kalması gerekmektedir. 
Kredi faizlerinde, faiz tahakkukunun yapılarak gelir hesaplarına alınması ile 
banka yönünden faiz geliri elde edilmiş olmakta ve vergiyi doğuran olay meydana 
gelmektedir.
Dövize endeksli YTL krediler, bir YTL kredi türü olup anapara ve 
faiz ödemeleri dövize endekslenmektedir. Bu tür kredide, geri ödeme tarihlerinde 
belirlenen kredi faiz tutarının yanı sıra anaparaya da kur farkı geliri 
hesaplanmaktadır.
6802 sayılı Kanunun 31 inci maddesi hükmü uyarınca; dövize 
endeksli kredi işlemlerinde lehe alınan paranın tespiti için yapılacak kur farkı 
hesaplamalarında, taksit tutarı içindeki anaparanın esas alınması gerekmektedir. 
Buna göre, dövize endeksli kredilerde faiz tahakkuk dönemlerinde 
banka ve sigorta muameleleri vergisinin matrahı, kredi için belirlenen faiz 
oranına göre hesaplanan faiz tutarı, söz konusu faiz tutarı dolayısı ile oluşan 
kur farkı ve kredinin açılış tarihi ile faiz tahakkuk dönemleri arasında, ödenen 
taksit içindeki anapara tutarında oluşan kur farklarının  toplamından meydana 
gelmektedir.
Duyurulur.
                                         
Osman ARIOĞLU     
Gelir İdaresi Başkanı
                            
[1] 
23.07.1956 tarihli ve  9362  sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.
[2] 
28.06.1985 tarihli ve 18795 sayılı Resmi Gazete'de 
yayımlanmıştır.