Gelir Vergisi Kanununa 5281 sayılı Kanunun
30 uncu maddesiyle eklenen Geçici 67 nci maddede, menkul kıymetler ve diğer
sermaye piyasası araçlarının elden çıkarılması ve elde tutulması sürecinde elde
edilen gelirler ile mevduat faizleri, repo gelirleri ve katılım bankalarından
elde edilen gelirlerin vergilendirilmesine yönelik düzenlemelere yer verilmiş
olup, söz konusu maddede yer alan hükümlere ilişkin ayrıntılı açıklamalar, 257
seri numaralı Gelir Vergisi Genel Tebliğinde[1]
yapılmıştır.
Öte yandan, tasarrufların vergilendirilmesi
konusunda ortaya çıkan gelişmeler ve genel trendler dikkate alınarak hazırlanan
5527 sayılı Kanunla[2] Gelir Vergisi Kanununun Geçici 67 nci
maddesinde yer alan vergileme esasları yeniden düzenlenmiş, 22/07/2006 tarih ve
2006/10731 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile de anılan maddede yer alan bazı
kazanç ve iratlardan yapılacak tevkifat
oranları belirlenmiştir.
Bu Tebliğde, 5527 sayılı Kanunla Geçici 67
nci maddede yapılan değişiklikler, Bakanlar Kurulu Kararıyla belirlenen tevkifat
oranları, Geçici 67 nci maddenin uygulanması ve Eurobondların itfası ile
alım-satımından elde edilen getirilerin gerçek kişiler yönünden
vergilendirilmesine yönelik olarak Bakanlığımıza iletilen sorunlara ilişkin
açıklamalara yer verilmektedir.
1- Yasal
Düzenlemeler
Menkul kıymetler ve diğer sermaye piyasası
araçlarının elden çıkarılması ve elde tutulması sürecinde elde edilen gelirler
ile ilgili olarak 5527 sayılı Kanunla yapılan düzenlemeleri de içeren Geçici 67 nci madde aşağıda yer
almaktadır.
“Geçici Madde 67 - 1) Bankalar ve aracı kurumlar takvim
yılının üçer aylık dönemleri itibarıyla;
a) Alım satımına aracılık ettikleri menkul
kıymetler ile diğer sermaye piyasası araçlarının alış ve satış bedelleri
arasındaki fark,
b) Alımına aracılık ettikleri menkul kıymet
veya diğer sermaye piyasası araçlarının itfası halinde alış bedeli ile itfa
bedeli arasındaki fark,
c) Menkul kıymetlerin veya diğer sermaye
piyasası araçlarının tahsiline aracılık ettikleri dönemsel getirileri (herhangi
bir menkul kıymet veya diğer sermaye piyasası aracına bağlı
olmayan),
d) Aracılık ettikleri menkul kıymet veya
diğer sermaye piyasası araçlarının ödünç işlemlerinden sağlanan
gelirler
Üzerinden % 15 oranında vergi tevkifatı
yaparlar. Dar mükellef gerçek kişi ve kurumlar için bu oran % 0 olarak
uygulanır.
Aynı menkul kıymet ve diğer sermaye
piyasası aracından değişik tarihlerde alımlar yapıldıktan sonra bunların bir
kısmının elden çıkarılması halinde, ilk giren ilk çıkar yöntemi kullanılmak
suretiyle, tevkifat matrahının tespitinde dikkate alınacak alış bedeli
belirlenir. Bir menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası aracının alımından önce
elden çıkarılması halinde, elden çıkarılma tarihinden sonra yapılan ilk alım
işlemi esas alınarak üzerinden tevkifat yapılacak tutar tespit edilir. Aynı gün
içerisindeki işlemlerde ağırlıklı ortalama yöntemi kullanılabilir. Alış ve satış
işlemleri dolayısıyla ödenen komisyonlar ile Banka ve Sigorta Muameleleri
Vergisi tevkifat matrahının tespitinde dikkate alınır.
Üç aylık dönem içerisinde aynı türden
menkul kıymet veya diğer sermaye piyasası aracı ile ilgili olarak birden fazla
alım satım işlemi yapılması halinde tevkifatın gerçekleştirilmesinde bu işlemler
tek bir işlem olarak dikkate alınır. Aynı türden menkul kıymet veya diğer
sermaye piyasası aracı alım satımından
doğan zararlar takvim yılı aşılmamak kaydıyla izleyen dönemlerin tevkifat
matrahından mahsup edilir. Dövize, altına veya başka bir değere endeksli menkul
kıymet veya diğer sermaye piyasası aracının alış ve satış bedeli olarak işlem
tarihindeki Yeni Türk Lirası karşılıkları esas alınarak tevkifat matrahı tespit
edilir. Menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası aracının yabancı bir para
cinsinden ihraç edilmiş olması halinde ise tevkifat matrahının tespitinde kur
farkı dikkate alınmaz.
Menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası
aracı sahibinin, bu kıymetleri başka bir banka veya aracı kuruma aktarması
halinde, söz konusu menkul kıymetlerin alış bedeli ve alış tarihi aktarma
yapılan kuruma bildirilir. Aktarmanın başka bir kişi veya kurum adına yapılması
halinde, alış bedeli ve alış tarihinin ilgili banka veya aracı kuruma
bildirilmesinin yanı sıra işlem Maliye Bakanlığına da bildirilir. Bu
bildirimler, başka bir kişi veya kurum adına naklin aynı banka veya aracı
kurumun bünyesinde gerçekleştirilmesi veya kıymetin sahibi tarafından fiziken
teslim alınması halinde de yapılır.
Menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası
aracının fiziken bir banka veya aracı kuruma teslim edilmesi halinde alış bedeli
olarak, tevsik edilmesi kaydıyla, kıymet sahibinin beyanı esas alınır ve yapılan
işlem Maliye Bakanlığına bildirilir.
Hazine tarafından yurt dışında ihraç edilen
menkul kıymetlerin alım satımı, itfası sırasında elde edilen getirileri ile
bunların dönemsel getirilerinin tahsilinde, tam mükellef kurumlara ait olup,
İstanbul Menkul Kıymetler Borsasında işlem gören ve bir yıldan fazla süreyle
elde tutulan hisse senetleri ile sürekli olarak portföyünün en az % 51’i İstanbul Menkul Kıymetler Borsasında
işlem gören hisse senetlerinden oluşan yatırım fonlarının bir yıldan fazla
süreyle elde tutulan katılma belgelerinin elden çıkarılmasında ve hisse
senetleri kâr paylarının hisse sahipleri adına tahsilinde bu fıkra hükümleri
uygulanmaz. Tam mükellef kurumlara ait olup, İstanbul Menkul Kıymetler
Borsasında işlem gören ve bir yıldan fazla süreyle elde tutulan hisse
senetlerinin elden çıkarılmasından elde edilen gelirler için, Gelir Vergisi
Kanununun Mükerrer 80 inci madde hükümleri uygulanmaz.
Bu fıkra kapsamında yapılan tevkifat
tutarları, verilecek muhtasar beyannameye dahil edilmez. Banka ve aracı
kurumlar, tevkif ettikleri vergileri şekli ve muhteviyatı Maliye Bakanlığınca
belirlenecek bir beyanname ile tevkifat dönemini izleyen ayın yirminci günü
akşamına kadar bağlı oldukları vergi dairesine beyan eder ve yirmialtıncı günü
akşamına kadar öderler.
Bu maddenin uygulaması bakımından banka
veya aracı kurumlar (işleme taraf olanlar) kendilerinde bulunan veya ulaştırılan
bilgi ve belgeler kapsamında tarhiyattan sorumlu tutulurlar. Bilgilerin eksik
veya yanlış olması nedeniyle eksik beyan edilen kısım için bildirimi yapan adına
gerekli tarhiyat yapılır.
2) Bu Kanunun 75 inci maddesinin ikinci
fıkrasının (5) numaralı bendinde yazılı menkul sermaye iratlarından (Hazine
tarafından yurt dışında ihraç edilen menkul kıymetlerden elde edilenler hariç),
ödemeyi yapanlarca, banka veya aracı kurumlara veya bunlar aracılığıyla diğer
gerçek ve tüzel kişilere ödenenler hariç, % 15 oranında vergi tevkifatı yapılır.
Bankalara veya aracı kurumlara alış bedeli tevsik edilmeksizin teslim edilmiş
olan menkul kıymetlerin gelirlerinin ödenmesinde ise ödeme banka veya aracı
kurumlar aracılığıyla yapılsa dahi tevkifat yapılır. Menkul kıymetin bir banka
veya aracı kurum aracılığıyla alınmış olması halinde tevkifatta, bu işlemdeki
itfa bedeli ile alış bedeli arasındaki fark esas alınır. Bu iratlar üzerinden 94
üncü madde veya Kurumlar Vergisi Kanununun 24 üncü maddesi kapsamında ayrıca
tevkifat yapılmaz.
3) Bankalar ile aracı kurumlar, bir menkul
kıymet veya diğer sermaye piyasası aracını (hisse senetleri ile (1) numaralı
fıkranın altıncı paragrafında belirtilen menkul kıymetler ve diğer sermaye
piyasası araçları hariç) (1) numaralı fıkra kapsamında tevkifata tâbi
tutulmaksızın almaları halinde, kendilerine satış yapanlar adına satış bedeli
ile alış bedeli arasındaki fark üzerinden % 15 oranında tevkifat yaparlar.
Menkul kıymet veya diğer sermaye piyasası aracının daha önce bir banka veya aracı kurumdan alınmamış
olması halinde, tevkifatın yapılmasında alış bedeli yerine ihraç bedeli esas
alınır. Tevkif edilen vergiler (1) numaralı fıkra kapsamında verilecek
beyannameye dahil edilmek suretiyle beyan edilir ve
ödenir.
4) Bankalar arası mevduat ile aracı
kurumların borsa para piyasasında değerlendirdikleri kendilerine ait paralarına
yürütülen faizler hariç olmak üzere, 75 inci maddenin ikinci fıkrasının (7), (12) ve (14) numaralı bentlerinde yazılı
menkul sermaye iratlarından ödemeyi yapanlarca % 15 oranında vergi tevkifatı
yapılır. Bu fıkra kapsamında yapılan tevkifat tutarları 98 inci ve 119 uncu maddelerde belirtilen sürelerde
beyan edilir ve ödenir. Bu iratlar üzerinden 94 üncü madde veya Kurumlar Vergisi
Kanununun 24 üncü maddesi kapsamında ayrıca tevkifat
yapılmaz.
5) Gelir sahibinin gerçek veya tüzel kişi
ya da dar veya tam mükellef olması, vergi mükellefiyeti bulunup bulunmaması,
vergiden muaf olup olmaması ve elde edilen kazancın vergiden istisna olup
olmaması (1), (2), (3) ve (4) numaralı fıkra hükümleri uyarınca yapılacak
tevkifatı etkilemez. Şu kadar ki, Sermaye Piyasası Kanununa göre kurulan borsa
yatırım fonları ve emeklilik yatırım fonlarının elde ettikleri kazançlar
üzerinden (1) ve (4) numaralı fıkralar uyarınca tevkifat
yapılmaz.
6) Bu maddenin (1), (2), (3) ve (4)
numaralı fıkralarında belirtilen tevkifat oranlarını yabancı para cinsinde ihraç
edilen menkul kıymetlerden sağlanan getiriler ile döviz cinsinden açılmış
hesaplardan elde edilen faiz gelirleri için beş puana kadar artırmaya veya
kanunî oranına kadar indirmeye Bakanlar Kurulu yetkilidir.
7) (1), (2), (3) ve (4) numaralı fıkra
hükümleri uyarınca tevkifata tâbi tutulan kazançlar için gerçek kişilerce yıllık
veya münferit beyanname verilmez. Diğer gelirler dolayısıyla verilecek yıllık
beyannameye bu gelirler dahil edilmez. Söz konusu fıkra hükümleri uyarınca
tevkifata tabi tutulsun tutulmasın dar mükellef gerçek kişi veya kurumlarca
Hazine tarafından yurt dışında ihraç edilen menkul kıymetlerden sağlanan kazanç
ve iratlar için münferit veya özel beyanname verilmez. Ticarî faaliyet
kapsamında elde edilen gelirler ticarî kazanç hükümleri çerçevesinde kazancın
tespitinde dikkate alınır ve tevkif suretiyle ödenmiş olan vergiler, 94 üncü
madde kapsamında tevkif edilen vergilerin tâbi olduğu hükümler çerçevesinde
tevkifata tâbi kazançların beyan edildiği beyannamelerde hesaplanan vergiden
mahsup edilir. Şu kadar ki, (2) ve (3) numaralı fıkralar kapsamında tevkif
suretiyle ödenen verginin, işlemden doğan kazancın tâbi olduğu tevkifat oranı
ile çarpımı sonucu bulunacak tutarı aşan kısmı yıllık beyannamede hesaplanan
vergiden mahsup edilmez.
8) Sermaye Piyasası Kanununa göre kurulan
menkul kıymetler yatırım fonları (borsa yatırım fonları ile konut finansman
fonları ve varlık finansman fonları dahil) ile menkul kıymetler yatırım
ortaklıklarının Kurumlar Vergisinden istisna edilmiş olan portföy kazançları,
dağıtılsın veya dağıtılmasın % 15 oranında vergi tevkifatına tâbi tutulur. Bu
kazançlar üzerinden 94 üncü madde uyarınca ayrıca tevkifat yapılmaz. Bu fon veya
ortaklıklarının katılma belgelerinin ilgili fona iadesinden elde edilen gelirler
ile hisse senetlerinin alım satımından elde edilen kazançlar için yıllık
beyanname verilmez. Diğer gelirler nedeniyle beyanname verilmesi halinde de bu
gelirler beyannameye dahil edilmez. Ticarî işletmeye dahil olan bu nitelikteki
gelirler, bu fıkra kapsamı dışındadır.
9) Bu maddenin yürürlük tarihinden önce
ihraç edilmiş olan her nevi tahvil ve Hazine bonoları ile Toplu Konut İdaresi ve
Özelleştirme İdaresince çıkarılan menkul kıymetlerin elde tutulması veya elden
çıkarılması suretiyle sağlanan gelirlerin vergilendirilmesinde bu madde
hükümleri uygulanmaz. Bu gelirlerin vergilendirilmesinde, 31/12/2005 tarihi
itibarıyla geçerli olan hükümler uygulanır.
10) Bu maddenin yürürlüğe girmesinden önce
iktisap edilmiş olan menkul kıymet veya diğer sermaye piyasası araçlarının elden
çıkarılmasından veya elde tutulma sürecinde elde edilen gelirler için bu madde
hükümleri uygulanmaz. Bu gelirlerin vergilendirilmesinde 31/12/2005 tarihi
itibarıyla geçerli olan hükümler uygulanır.
11) Dar mükellefler de dahil olmak üzere,
bu madde kapsamında tevkifata tabi tutulan ve yıllık veya münferit beyanname ile
beyan edilmeyeceği belirtilen menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası
araçlarının elden çıkarılmasından doğan kazançları için takvim yılı itibarıyla
yıllık beyanname verilebilir. Beyan edilen gelirden, aynı türden menkul
kıymetler için yıl içinde oluşan
zararların tamamı mahsup edilebilir. Beyan edilen gelir üzerinden % 15
oranında vergi hesaplanır.(2006/10731 sayılı Bakanlar Kurulu Kararına
göre bu oran % 10 olarak uygulanır. Yürürlük; 23/07/2006) Hesaplanan
vergiden yıl içinde tevkif edilen
vergiler mahsup edilir, mahsup edilemeyen
tutar genel hükümler çerçevesinde red ve iade edilir. Şu kadar ki, mahsup
edilemeyen zararlar izleyen takvim yıllarına devredilemez.
12) Bu maddede geçen, “banka” kavramı
18/6/1999 tarihli ve 4389 sayılı Bankalar Kanunu kapsamında Türkiye’de
faaliyette bulunan bankalar ile Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasını “aracı
kurum” kavramı ise 28/7/1981 tarihli ve 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu
kapsamında Türkiye’de faaliyette bulunan aracı kurumları ifade
eder.
13) Bu maddede geçen menkul kıymet ve diğer
sermaye piyasası aracı ifadesi, özel bir belirleme yapılmadığı sürece Türkiye’de
ihraç edilmiş ve Sermaye Piyasası Kurulunca kayda alınmış ve/veya Türkiye’de
kurulu menkul kıymet ve vadeli işlem ve opsiyon borsalarında işlem gören menkul
kıymetler veya diğer sermaye piyasası araçları ile kayda alınmamış olsa veya
menkul kıymet ve vadeli işlem borsalarında işlem görmese dahi Hazinece veya
diğer kamu tüzel kişilerince ihraç edilecek her türlü menkul kıymet veya diğer
sermaye piyasası aracını ifade eder.
Bankaların ve aracı kurumların taraf olduğu
veya bunlar aracılığıyla yapılan; belirli bir vadede, önceden belirlenen fiyat,
miktar ve nitelikte, ekonomik veya finansal göstergeye dayalı olarak
düzenlenenler de dahil olmak üzere, para veya sermaye piyasası aracını, malı,
kıymetli madeni ve dövizi alma, satma, değiştirme hak ve/veya yükümlülüğünü
veren vadeli işlem ve opsiyon sözleşmeleri bu madde uygulamasında diğer sermaye
piyasası aracı addolunur.
14) Türkiye’de kurulu vadeli işlem ve
opsiyon borsalarında 2006 yılında yapılan işlemlerden elde edilen kazançlar için
(1) numaralı fıkrada belirtilen tevkifat oranı sıfır olarak uygulanır. Tam ve
dar mükellef kurumların (Türkiye’de işyeri veya daimi temsilci aracılığıyla
faaliyette bulunmayanlar hariç) aralarında yaptıkları vadeli işlem ve opsiyon
sözleşmelerinden doğan kazançları bakımından bu madde hükümleri uygulanmaz.
Şu kadar ki banka ve benzeri finans kurumları için Türkiye’de işyeri veya daimi
temsilci aracılığıyla faaliyette bulunma şartı aranmaz.
15) Kurumlar Vergisi Kanununun 2 nci
maddesinin 5281 sayılı Kanunla yürürlükten kaldırılmadan önceki 2 numaralı
fıkrasında, “Sermaye Piyasası Kanununa göre kurulan yatırım fonu” olarak
addolunmuş dar mükellefiyete tabi yatırım fonlarının vergilendirilmeye ilişkin
31/12/2005 tarihindeki bu statüleri;
a) 31/12/2005 tarihinden önce ihraç edilen
menkul kıymetlerle (hisse senetleri hariç) sınırlı olmak üzere bu menkul
kıymetlerin tamamı itfa edilinceye kadar,
b) 31/12/2005 tarihinde portföylerinde
bulunan hisse senetleri için ise bu menkul kıymetlerin bu tarihten sonra
portföyden ilk çıkış tarihine kadar,
devam eder.
16) Bu madde kapsamına girmeyen ve
01/1/2006 tarihinden önce iktisap edilmiş olan menkul kıymetlerin elden
çıkarılmasından sağlanan gelirlerin vergilendirilmesinde 31/12/2005 tarihi
itibarıyla geçerli olan hükümler uygulanır.
17) Bakanlar Kurulu bu maddede yer alan
oranları her bir kazanç ve irat türü ile bunları elde edenler itibarıyla,
yatırım fonlarının katılma belgelerinin fona iade edilmesinden elde edilen
kazançlar için fonun portföy yapısına göre, ayrı ayrı sıfıra kadar indirmeye
veya % 15’e kadar artırmaya
yetkilidir.
18) Bu madde hükümlerinin uygulanmasına
ilişkin esas ve usulleri belirlemeye, vergiye tabi işlemlere taraf veya aracı
olanları verginin ödenmesinden sorumlu tutmaya
Maliye Bakanlığı yetkilidir.
19) Bu madde hükümleri 31/12/2015 tarihine
kadar uygulanır.”
1.1- 5527 Sayılı Kanunla Yapılan
Değişikliklere İlişkin Açıklamalar
5527 sayılı Kanunla Gelir Vergisi Kanununun
Geçici 67 nci maddesinde yapılan değişikliklere ilişkin açıklamalar aşağıda
gösterilmiştir.
1.1.1- Dar
Mükellef Gerçek Kişi ve Kurumlardan Yapılacak Vergi
Tevkifatı
Gelir Vergisi Kanununun Geçici 67 nci
maddesinin (1) numaralı fıkrasında, banka ve aracı kurumların menkul kıymetler
ve diğer sermaye piyasası araçlarından elde edilen gelirler üzerinden yapmakla
yükümlü oldukları % 15 oranındaki tevkifat, dar mükellef gerçek kişi ve kurumlar
tarafından elde edilen gelirlere uygulanmak üzere % 0 olarak
belirlenmiştir.
Dolayısıyla, Geçici 67 nci maddenin (1)
numaralı fıkrası gereğince, dar mükellef gerçek kişi ve kurumların menkul
kıymetler ile diğer sermaye piyasası araçlarından 07/07/2006 tarihinden itibaren
Türkiye’de elde ettikleri kazanç ve iratlarına sıfır oranında tevkifat
uygulanacaktır.
1.1.2- Geçici
67 nci Maddenin (1) Numaralı Fıkra Hükümlerinin
Uygulanmayacağı
Gelirler
Gelir Vergisi Kanununun Geçici 67 nci
maddesinin (1) numaralı fıkrası kapsamında bankalar ve aracı kurumlarca
tevkifata tabi tutulacak menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarından
elde edilen gelirlere yer verilmiş, anılan fıkranın altıncı paragrafında ise bu
fıkra hükümlerinin uygulanmayacağı gelirler
belirlenmiştir.
5527 sayılı Kanunla yapılan düzenlemeyle,
Sermaye Piyasası Kanununa göre kurulan menkul kıymetler yatırım fonlarının
katılma belgelerinin ilgili olduğu fona iadesi ile menkul kıymetler yatırım
ortaklıklarının hisse senetlerinin alım satımından elde edilen gelirler Geçici
67 nci maddenin (1) numaralı fıkrası kapsamında tevkifat uygulamasına dahil
edilmiş, sürekli olarak portföyünün en az % 51'i İstanbul Menkul Kıymetler
Borsasında işlem gören hisse senetlerinden oluşan yatırım fonlarının bir yıldan
fazla süreyle elde tutulan katılma belgelerinin elden çıkarılmasından elde
edilen gelirler ise tevkifat kapsamı dışına çıkarılmıştır.
5527 sayılı Kanunla yapılan düzenlemeler
çerçevesinde, Geçici 67 nci maddenin (1) numaralı fıkra hükümlerinin
uygulanmayacağı gelirler aşağıda gösterilmiştir:
-Hazine tarafından yurt dışında ihraç
edilen menkul kıymetlerin (Eurobond) alım-satımı, itfası sırasında elde edilen
getirileri ve bunların dönemsel getirilerinin tahsili,
-Hisse senetleri kar payları,
-Tam mükellef kurumlara ait olup, İstanbul
Menkul Kıymetler Borsasında işlem gören ve bir yıldan fazla süreyle elde tutulan
hisse senetlerinin elden çıkarılmasından elde edilen
gelirler,
-Sürekli olarak portföyünün en az % 51’i
İstanbul Menkul Kıymetler Borsasında işlem gören hisse senetlerinden oluşan
yatırım fonlarının bir yıldan fazla süreyle elde tutulan katılma belgelerinin
elden çıkarılmasından elde edilen gelirler
tevkifat kapsamında
olmayacaktır.
Ancak, yatırım fonu katılma belgelerinin elden
çıkarılmasından elde edilen gelirlerin tevkifat kapsamı dışında tutulabilmesi
için, satışı yapılan yatırım fonu katılma belgesinin satış tarihi ile alım
tarihi arasında geçen 1 yıllık sürede, söz konusu fon katılma belgesinin fon iç
tüzüğüne göre sürekli olarak portföyünün en az % 51’inin İstanbul Menkul
Kıymetler Borsasında işlem gören hisse senetlerinden oluşması
gerekmektedir.
Değişken fonlarla ilgili olarak ise, Takasbank tarafından
günlük olarak açıklanan bilgiler çerçevesinde, fon portföyünün % 51’inin
İstanbul Menkul Kıymetler Borsasında işlem gören hisse senetlerinden oluşması
şartının ihlal edilmesi durumunda, ertesi günden itibaren söz konusu katılma
belgelerinin elden çıkarılmasından elde edilen gelirler üzerinden tevkifat
yapılacaktır. Bu uygulamada, açıklanan bilgilerle ilgili olarak Takasbank’ın
sorumluluğu kendisine gelen bilgi-belge ile sınırlıdır.
Ayrıca, Geçici 67 nci maddeye 5527 sayılı
Kanunla getirilen hüküm gereğince, tevkifata tabi tutulsun tutulmasın dar
mükellef gerçek kişi ve kurumlarca Hazine tarafından yurt dışında ihraç edilen
menkul kıymetlerden sağlanan kazanç ve iratlar için münferit veya özel beyanname
verilmeyecektir.
1.1.3- Portföy
Kazançları Üzerinden Yapılacak Vergi Tevkifatı
Gelir Vergisi Kanununun Geçici 67 nci
maddesinin (8) numaralı fıkrasında yapılan değişiklikle, Sermaye Piyasası
Kanununa göre kurulan menkul kıymetler yatırım fonları ile menkul kıymetler
yatırım ortaklıklarının kurumlar vergisinden istisna edilmiş olan portföy
kazançları üzerinden yapılacak tevkifat uygulamasına borsa yatırım fonları,
konut finansman fonları ve varlık finansman fonları da dahil
edilmiştir.
1.1.4- Vadeli
İşlem ve Opsiyon Sözleşmeleri
Gelir Vergisi Kanununun Geçici 67 nci
maddesinin (14) numaralı fıkrasında yapılan değişiklikle, tam mükellef kurumlar
ile Türkiye’de işyeri veya daimi temsilcisi aracılığıyla faaliyette bulunan dar
mükellef kurumların (Banka ve benzeri finans kurumları için Türkiye’de işyeri
veya daimi temsilci aracılığıyla faaliyette bulunma şartı aranmaz) aralarında
yaptıkları vadeli işlem ve opsiyon sözleşmelerinden doğan kazançlar için
tevkifat yapılmamasına ilişkin uygulama sürekli hale
getirilmiştir.
Öte yandan, Türkiye’de kurulu vadeli işlem
ve opsiyon borsalarında tam ve dar mükellef gerçek/tüzel kişiler tarafından 2006
yılında yapılan işlemlerden elde edilen kazançlar için tevkifat oranı sıfır
olarak uygulanacaktır. 2007 ve izleyen yıllarda ise 5527 sayılı Kanun ve
2006/10731 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı gereğince tevkifat yapılacağı tabiidir.
1.1.5-
Yetki
Bakanlar Kurulu, Geçici 67 nci maddede yer
alan tevkifat oranlarını her bir kazanç ve irat türü ile bunları elde edenler
itibarıyla, yatırım fonlarının katılma belgelerinin fona iade edilmesinden elde
edilen kazançlar için fonun portföy yapısına göre ayrı ayrı sıfıra kadar
indirmeye veya % 15’e kadar artırmaya yetkili kılınmıştır.
Söz konusu yetkiye dayanılarak hazırlanan
Bakanlar Kurulu Kararı ile belirlenen tevkifat oranlarına ilişkin açıklamalara
aşağıda yer verilmiştir.
2- 2006/10731
sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile Belirlenen Tevkifat
Oranlarına
İlişkin
Açıklamalar
2.1- Tam
Mükellef Gerçek Kişi ve Kurumlar Tarafından Elde Edilen
Gelirlerin
Vergilendirilmesi
Tam mükellef gerçek kişi ve kurumlarca elde
edilen Geçici 67 nci maddenin (1), (2) ve (3) numaralı fıkralarında yer alan
gelirlere yönelik olarak uygulanmakta olan % 15 oranındaki tevkifat, 23/07/2006 tarihinden itibaren %
10’a indirilmiştir.
Üç Aylık Dönem İçinde Farklı
Tevkifat Oranı Uygulanması Durumunda Zarar Mahsubu
257
Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinin “2.4.1.11. Alım-Satım İşlemlerinin Bir Kısmının Zararla
Sonuçlanması” başlıklı bölümünde, alım-satıma konu menkul kıymet veya
diğer sermaye piyasası aracının aynı türden olması kaydıyla, üç aylık dönem
içerisinde yapılan işlemlerin konsolide edilmesiyle beyan edilip ödenmesi
gereken verginin hesaplanacağı belirtilmiştir.
2006/10731 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı gereğince,
23/07/2006 tarihinden önce gerçekleşen işlemler % 15, bu tarihten itibaren
gerçekleşen işlemler ise % 10 oranında tevkifata tabi tutulacaktır.
Dolayısıyla, alım-satıma konu menkul kıymet veya diğer
sermaye piyasası aracının aynı türden olması şartıyla, üç aylık dönem içerisinde
yapılan işlemler 2006/10731 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının Resmi Gazete’de
yayımlandığı tarih olan 23/07/2006 öncesi ve sonrası ayrı ayrı konsolide edilmek
suretiyle, zarar mahsubu yapılacaktır. Mahsup sonrası kalan tutara, ilgili
olduğu dönem kazancına ilişkin tevkifat oranı uygulanarak vergi hesaplanacaktır.
Örnek 1:
Bay
(A)’nın, (X) Bankası aracılığıyla yaptığı alım-satım işleminden elde ettiği kar
ve zarar aşağıda gösterilmiştir.
|
|
|
|
(YTL) |
Tarih |
Açıklama |
Tevkifat Matrahı |
Tevkifat Oranı (%) |
Vergi |
10/07/2006 |
Kar |
100 |
15 |
15 |
25/07/2006 |
Zarar |
-70 |
10 |
- |
28/07/2006 |
Kar |
70 |
10 |
7 |
B.K.K. öncesi dönem kümülatif
karı
: |
100 YTL |
Tevkifat oranı
: |
%15 |
B.K.K.sonrası dönem kümülatif
karı
: |
0 |
Tevkifat oranı
: |
%10 |
Kümülatif kar
: |
100
YTL |
Hesaplanan Vergi (100 YTL x %
15=)
: |
15
YTL |
Örneğimizde, Bay (A)’nın
alım-satıma konu menkul kıymet veya diğer sermaye piyasası aracının aynı türden
olması nedeniyle, üç aylık dönem içerisinde yapılan işlemlerin konsolide
edilmesi sonucu, 2006/10731 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının Resmi Gazete’de
yayımlandığı tarih olan 23/07/2006 tarihi öncesindeki karlı durumu dikkate
alınarak 100 YTL üzerinden % 15 oranında tevkifat
yapılacaktır.
Örnek 2:
Bay
(A)’nın, (X) Bankası aracılığıyla yaptığı alım-satım işleminden elde ettiği kar
ve zarar aşağıda gösterilmiştir.
|
|
|
|
(YTL) |
Tarih |
Açıklama |
Tevkifat Matrahı |
Tevkifat Oranı (%) |
Vergi |
10/07/2006 |
Kar |
100 |
15 |
15 |
15/07/2006 |
Zarar |
-100 |
15 |
- |
25/07/2006 |
Kar |
70 |
10 |
7 |
28/07/2006 |
Kar |
60 |
10 |
6 |
B.K.K. öncesi dönem kümülatif
karı
: |
0 YTL |
Tevkifat oranı
: |
%15 |
B.K.K. sonrası dönem kümülatif
karı : |
130
YTL |
Tevkifat oranı
: |
%10 |
Kümülatif kar
: |
130
YTL |
Hesaplanan Vergi (130 YTL x % 10=)
: |
13
YTL |
Örneğimizde, Bay (A)’nın
alım-satıma konu menkul kıymet veya diğer sermaye piyasası aracının aynı türden
olması nedeniyle, üç aylık dönem içerisinde yapılan işlemlerin konsolide
edilmesi sonucu, 2006/10731 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının Resmi Gazete’de
yayımlandığı tarih olan 23/07/2006 tarihi sonrası karlı durumu dikkate alınarak
dönem kümülatif karı olan 130 YTL üzerinden % 10 oranında tevkifat
yapılacaktır.
Örnek
3:
Bay (A)’nın, (X) Bankası
aracılığıyla yaptığı alım-satım işleminden elde ettiği kar ve zarar aşağıda
gösterilmiştir.
|
|
|
|
(YTL) |
Tarih |
Açıklama |
Tevkifat Matrahı |
Tevkifat Oranı (%) |
Vergi |
10/07/2006 |
Kar |
100 |
15 |
15 |
15/07/2006 |
Zarar |
-70 |
15 |
- |
25/07/2006 |
Zarar |
-20 |
10 |
- |
28/07/2006 |
Kar |
60 |
10 |
6 |
B.K.K. öncesi dönem kümülatif
karı
: |
30 YTL |
Tevkifat oranı
: |
%15 |
B.K.K. sonrası dönem kümülatif
karı
: |
40
YTL |
Tevkifat oranı
: |
%10 |
Hesaplanan Vergi (30 YTL x %15)+(40 YTL x %10)= : |
8,5
YTL |
Örneğimizde, Bay (A)’nın alım-satıma konu menkul kıymet
veya diğer sermaye piyasası aracının aynı türden olması nedeniyle, üç aylık
dönem içerisinde yapılan işlemlerin 2006/10731 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının
Resmi Gazete’de yayımlandığı tarih olan 23/07/2006 öncesi ve sonrası ayrı ayrı
konsolide edilmesi sonucu, yukarıda açıklandığı şekilde vergi
hesaplanacaktır.
Örnek
4:
Bay
(A)’nın (X) Bankası aracılığıyla yaptığı alım-satım işleminden elde ettiği kar
ve zarar aşağıda gösterilmiştir.
|
|
|
|
(YTL) |
Tarih |
Açıklama |
Tevkifat Matrahı |
Tevkifat Oranı (%) |
Vergi |
10/07/2006 |
Kar |
200 |
15 |
30 |
15/07/2006 |
Zarar |
-70 |
15 |
- |
25/07/2006 |
Kar |
20 |
10 |
2 |
28/07/2006 |
Zarar |
-60 |
10 |
- |
B.K.K. öncesi dönem kümülatif
karı
: |
130 YTL |
Tevkifat oranı
: |
%15 |
B.K.K. sonrası dönem kümülatif
zararı
: |
-40
YTL |
Tevkifat oranı
: |
%10 |
Kümülatif kar
: |
90
YTL |
Hesaplanan Vergi (90 YTL x %15=)
: |
13,5
YTL |
Örnek
5:
Bay
(A)’nın (X) Bankası aracılığıyla yaptığı alım-satım işleminden elde ettiği kar
ve zarar aşağıda gösterilmiştir.
|
|
|
|
(YTL) |
Tarih |
Açıklama |
Tevkifat Matrahı |
Tevkifat Oranı (%) |
Vergi |
10/07/2006 |
Zarar |
-20 |
15 |
- |
15/07/2006 |
Zarar |
-70 |
15 |
- |
25/07/2006 |
Kar |
120 |
10 |
12 |
28/07/2006 |
Kar |
60 |
10 |
6 |
B.K.K.öncesi dönem kümülatif
zararı : |
-90 YTL |
Tevkifat oranı
: |
%15 |
B.K.K. sonrası dönem kümülatif
karı : |
180
YTL |
Tevkifat oranı
: |
%10 |
Kümülatif kar
: |
90
YTL |
Hesaplanan Vergi (90 YTL x %10=) : |
9
YTL |
Örnek
6:
Bay
(A)’nın (X) Bankası aracılığıyla yaptığı alım-satım işleminden elde ettiği kar
ve zarar aşağıda gösterilmiştir.
|
|
|
|
(YTL) |
Tarih |
Açıklama |
Tevkifat Matrahı |
Tevkifat Oranı (%) |
Vergi |
10/07/2006 |
Kar |
100 |
15 |
15 |
15/07/2006 |
Zarar |
-170 |
15 |
- |
25/07/2006 |
Zarar |
-120 |
10 |
- |
28/07/2006 |
Kar |
60 |
10 |
6 |
B.K.K.öncesi dönem kümülatif
zararı : |
-70 YTL |
B.K.K. sonrası dönem kümülatif
zararı
: |
-60
YTL |
Kümülatif zarar
: |
-130
YTL |
Örneğimizde, Bay (A)’nın alım-satıma konu menkul kıymet
veya diğer sermaye piyasası aracının aynı türden olması nedeniyle, üç aylık
dönem içerisinde yapılan işlemlerin 2006/10731 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının
Resmi Gazete’de yayımlandığı tarih olan 23/07/2006 öncesi ve sonrası ayrı ayrı
konsolide edilmesi sonucu oluşan zarar için vergi hesaplanmayacak olup,
kümülatif zarar tutarı olan 130 YTL bir sonraki döneme aktarılarak bu dönemde
mahsup edilebilecektir.
2.2- Menkul
Kıymetler Yatırım Fonları ile Ortaklıklarının Portföy
Kazançları
Üzerinden Yapılacak Vergi
Tevkifatı
Gelir Vergisi Kanununun Geçici 67 nci
maddesinin (8) numaralı fıkrası uyarınca, Sermaye Piyasası Kanununa göre kurulan
menkul kıymetler yatırım fonları (borsa yatırım fonları hariç) ile menkul
kıymetler yatırım ortaklıklarının kurumlar vergisinden istisna edilmiş olan
portföy kazançları, dağıtılsın veya dağıtılmasın % 15 oranında vergi tevkifatına
tâbi tutulmakta idi.
Söz konusu tevkifat oranı, 2006/10731
sayılı Bakanlar Kurulu Kararının 1 inci maddesinin (b) bendi gereğince yeniden
düzenlenmiştir.
Bu düzenleme çerçevesinde; Sermaye Piyasası
Kanununa göre kurulan menkul kıymetler yatırım fonları ile menkul kıymetler
yatırım ortaklıklarının kurumlar vergisinden istisna edilmiş olan portföy
kazançları üzerinden 01/01/2006 tarihinden 2006/10731 sayılı Bakanlar Kurulu
Kararının Resmi Gazete’de yayımlandığı 23/07/2006 tarihine kadar % 15 oranında,
23/07/2006 tarihinden 01/10/2006 tarihine kadar % 10 oranında, 01/10/2006
tarihinden itibaren ise % 0 oranında tevkifat yapılacaktır.
Dolayısıyla, bu fon ve ortaklıkların
portföy kazançlarına, yukarıda belirtilen tarihler itibarıyla belirlenecek kıst
dönemler dikkate alınarak, bu kıst dönemlere ilişkin tevkifat oranları
uygulanacaktır.
Ancak, portföy kazançları üzerinden
yapılacak tevkifat uygulamasına “borsa yatırım fonları, konut finansman fonları
ve varlık finansman fonları” 5527 sayılı Kanun gereğince 01/10/2006 tarihinden itibaren dahil
edileceğinden, söz konusu fonların portföy kazançları üzerinden de 01/10/2006
tarihinden itibaren % 0 oranında tevkifat yapılacaktır.
Sermaye Piyasası Kanununa göre kurulan
menkul kıymetler yatırım fon ve ortaklıklarının gerek 01/01/2006 tarihinden
önce, gerekse bu tarihten sonra oluşan portföy kazançları üzerinden 01/10/2006
tarihinden itibaren % 0 oranında tevkifat yapılacaktır. Öte yandan, söz konusu
fon/ortaklıkların 31/12/2005 tarihinde mevcut olan portföyleri ile ilgili
olarak 01/01/2006- 01/10/2006 tarihleri
arasında oluşan portföy kazançları üzerinden 257 Seri No.lu Tebliğin “7. Menkul
kıymet yatırım fon ve ortaklıklarının vergilendirilmesi” başlıklı bölümünde
açıklandığı üzere, eski hükümler çerçevesinde tevkifat yapılacağı
tabiidir.
Diğer taraftan, 257 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel
Tebliğinin “7.2 Dar mükellefiyete tabi yatırım fonlarının
vergilendirilmesi” başlıklı bölümünde
açıklandığı üzere, 31/12/2005 tarihine kadar Sermaye Piyasası Kanununa
göre kurulan yatırım fonu olarak addolunan dar mükellefiyete tabi yatırım
fonlarının vergilendirme açısından bu statülerinin 31/12/2005 tarihli
portföyleri ile ilgili olarak devam edeceği, mezkur fonlarca elde edilen
gelirler üzerinden Geçici 67 nci madde kapsamında tevkifat yapılmayacağı,
vergilendirmenin 31/12/2005 tarihinde geçerli olan hükümlere göre yapılacağı
belirtilmiştir.
Geçiş dönemi için fon statüleri devam ettirilen dar
mükellefiyete tabi yatırım fonlarının Sermaye Piyasası Kanununa göre kurulan
menkul kıymetler yatırım fonu olarak değerlendirilmesi söz konusu olmadığından,
bu portföy boşalıncaya kadar 257 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinde
belirtildiği şekilde, eski hükümlere göre vergilendirme devam
edecektir.
2.3- Menkul Kıymetler Yatırım Fonları ile
Ortaklıklarının Gelirleri Üzerinden
Yapılacak Vergi Tevkifatı
Sermaye Piyasası Kanununa göre kurulan
menkul kıymetler yatırım fonları ile menkul kıymetler yatırım ortaklıklarının,
Geçici 67 nci maddenin (1), (2), (3) ve (4) numaralı fıkralarında belirtilen
gelirleri üzerinden % 15 oranında tevkifat yapılmakta idi.
Söz konusu tevkifat oranı, 2006/10731
sayılı Bakanlar Kurulu Kararının 1 inci maddesinin (c) bendi gereğince yeniden
düzenlenmiştir.
Bu düzenleme çerçevesinde; Sermaye Piyasası
Kanununa göre kurulan menkul kıymetler yatırım fonları ile menkul kıymetler
yatırım ortaklıklarının Geçici 67 nci maddenin (1), (2), (3) ve (4) numaralı
fıkralarında belirtilen gelirleri üzerinden 01/01/2006 tarihinden 2006/10731
sayılı Bakanlar Kurulu Kararının Resmi Gazete’de yayımlandığı 23/07/2006
tarihine kadar % 15 oranında, 23/07/2006 tarihinden 01/10/2006 tarihine kadar %
10 oranında, 01/10/2006 tarihinden itibaren ise % 0 oranında tevkifat
yapılacaktır.
Ancak, portföy kazançları üzerinden
yapılacak tevkifat uygulamasına “borsa yatırım fonları, konut finansman fonları
ve varlık finansman fonları” 5527 sayılı Kanun gereğince 01/10/2006 tarihinden
itibaren dahil edileceğinden, söz konusu fonların portföy kazançları üzerinden
01/10/2006 tarihinden itibaren yapılacak % 0 oranındaki tevkifat uygulamasına
paralel olarak, bu fon/ortaklıkların Geçici 67 nci maddenin (1), (2), (3) ve (4)
numaralı fıkralarında belirtilen gelirleri üzerinden de 01/10/2006 tarihinden itibaren % 0 oranında
tevkifat yapılacaktır.
Emeklilik yatırım fonları Geçici 67 nci
madde kapsamında vergilendirilmediğinden, öteden beri devam ettiği şekilde,
gerek fon bünyesinde, gerekse fonun gelirleri üzerinden söz konusu madde
kapsamında tevkifat yapılmayacaktır.
2.4- Menkul
Kıymetler Yatırım Fonları Katılma Belgeleri ile Yatırım Ortaklıkları Hisse
Senetlerinden Elde Edilen Gelirler
Bilindiği üzere 5527 sayılı Kanunla, Gelir
Vergisi Kanununun Geçici 67 nci maddesinin (1) numaralı fıkrasının altıncı
paragrafında yapılan değişiklikle, 01/10/2006 tarihinden itibaren Sermaye
Piyasası Kanununa göre kurulan menkul kıymetler yatırım fonlarının katılma
belgelerinin ilgili olduğu fona iadesi ve menkul kıymetler yatırım
ortaklıklarının hisse senetlerinin alım satımı tevkifat kapsamına
alınmıştır.
Mevcut durumda bu fonların katılma
belgelerinin ilgili olduğu fona iadesinden elde edilen gelirler ile yatırım
ortaklıklarının hisse senetlerinin alım-satımından elde edilen kazançların
katılımcı nezdinde vergilendirilmediği göz önüne alındığında, 01/10/2006
tarihinden itibaren yapılacak % 10’luk tevkifat uygulamasında, yatırımcıların bu
tarihten önce iktisap ettikleri yatırım fonları katılma belgeleri
için; Eylül ayının son işlem gününde ilgili
yatırım fonu katılma belgesinin kapanış fiyatı, yatırım ortaklığı hisse
senetleri için ise; bu hisse senetlerinin Eylül ayının son işlem gününde borsada
oluşan ağırlıklı ortalama fiyatı, alış maliyeti olarak dikkate
alınacaktır.
Sürekli olarak portföyünün en az % 51’i
İstanbul Menkul Kıymetler Borsasında işlem gören hisse senetlerinden oluşan
yatırım fonlarının bir yıldan fazla süreyle elde tutulan katılma belgelerinin
elden çıkarılması ile ilgili olarak, bir yıllık sürenin hesaplanmasında, katılma
belgesinin iktisap tarihinin esas alınması gerekmektedir.
2.5- İhtiyari
Beyanda Uygulanacak Vergi Oranı
5527 sayılı Kanunla, Gelir Vergisi
Kanununun Geçici 67 nci maddesinin (11) numaralı fıkrasında yer alan oran
23/07/2006 tarihinden geçerli olmak üzere % 10’a
indirilmiştir.
Bilindiği üzere, Geçici 67 nci madde
kapsamında tevkifata tabi tutulan ve yıllık veya münferit beyanname ile beyan
edilmeyeceği belirtilen menkul kıymetler ve diğer sermaye piyasası araçlarının
elden çıkarılmasından doğan kazançlar için takvim yılı itibarıyla verilecek
yıllık beyannamede beyan edilen gelire % 15’lik tek oran
uygulanmaktaydı.
Yapılan düzenlemeyle, söz konusu oran %
10’a indirilmiş olup, 2006 yılına ilişkin olarak verilecek beyannamede, beyan
edilen gelir kıst dönemler itibarıyla hesaplanarak, 23/07/2006 tarihi öncesi
kıst döneme ilişkin % 15’lik oran, söz konusu tarih sonrası kıst döneme ilişkin
olarak da % 10’luk oran uygulanacaktır.
Örnek 1:
Bay
(A)’nın, 2006 yılında (X) Bankası aracılığıyla yapmış olduğu menkul kıymet
alım-satımına ilişkin bilgiler aşağıdaki gibidir.
|
|
|
|
|
(YTL) |
Tarih |
Menkul Kıymet
Türü |
Kar/Zarar |
Tevkifat Matrahı |
Tevkifat Oranı
(%) |
Vergi |
Şubat
2006 |
Hisse
Senedi |
100 |
100 |
15 |
15 |
Mart
2006 |
Tahvil |
200 |
200 |
15 |
30 |
Nisan
2006 |
Hisse
Senedi |
50 |
50 |
15 |
7,5 |
Mayıs
2006 |
Tahvil |
-150 |
- |
15 |
- |
Ağustos
2006 |
Hisse
Senedi |
150 |
150 |
10 |
15 |
Eylül
2006 |
Tahvil |
-100 |
- |
10 |
- |
Ekim
2006 |
Hisse
Senedi |
-100 |
- |
10 |
- |
Kasım
2006 |
Tahvil |
-100 |
- |
10 |
- |
Örneğimizde,
Bay (A)’nın ihtiyari beyanname vermesi durumunda; aynı türden menkul kıymetlere
ilişkin yıl içinde oluşan zararlar mahsup edilebilecektir. Dolayısıyla, değişken getirili hisse senetleri ile sabit
getirili tahvillerin alım-satımından doğan kar/zarar işlemlerinin kendi
içerisinde mahsubu sonucu vergiye tabi kazanç belirlenecek olup, bu kazancın
23/07/2006 tarihine kadar olan kısmına % 15, bu tarihten sonraki kısmına ise %
10 oranı uygulanarak, hesaplanan vergiden yıl içinde tevkif edilen vergiler
mahsup edilecektir.
Bu durumda
hesaplama aşağıdaki gibi olacaktır.
|
|
|
|
|
|
(YTL) |
Menkul Kıymetin
Türü |
Kar
Zarar |
Beyan Edilen
Gelir |
Vergi Oranı (%) |
Hesapla-nan
Vergi |
Toplam |
Yıl İçinde
Tevkif Edilen Vergi |
İade Tutarı |
Hisse
Senedi
|
200 |
150 |
15 |
22,5 |
27,5 |
37,5 |
10 |
50 |
10 |
5 |
Tahvil |
- 150 |
0 |
- |
- |
- |
30 |
30 |
Bay
(A)’nın 2006 yılında hisse senetlerinin alım-satımından elde ettiği 200 YTL
tutarındaki karın 150 YTL’lik kısmının söz konusu Bakanlar Kurulu Kararının
Resmi Gazete’de yayımlandığı 23/07/2006 öncesi döneme, 50 YTL’lik kısmının ise
bu tarihten sonraki döneme ilişkin olması nedeniyle farklı vergi oranları
uygulanmıştır.
Örnek 2:
Bay
(A)’nın, 2006 yılında (X) Bankası aracılığıyla yapmış olduğu menkul kıymet
alım-satımına ilişkin bilgiler aşağıdaki gibidir.
|
|
|
|
|
(YTL) |
Tarih |
Menkul Kıymet
Türü |
Kar/Zarar |
Tevkifat Matrahı |
Tevkifat Oranı
(%) |
Vergi |
Şubat
2006 |
Hisse
Senedi |
180 |
180 |
15 |
27 |
Mart
2006 |
Tahvil |
200 |
200 |
15 |
30 |
Nisan
2006 |
Hisse
Senedi |
50 |
50 |
15 |
7,5 |
Mayıs
2006 |
Tahvil |
-150 |
- |
15 |
- |
Ağustos
2006 |
Hisse
Senedi |
100 |
100 |
10 |
10 |
Eylül
2006 |
Tahvil |
-100 |
- |
10 |
- |
Ekim
2006 |
Hisse
Senedi |
-100 |
- |
10 |
- |
Kasım
2006 |
Tahvil |
100 |
- |
10 |
- |
Bu durumda benzer
hesaplama aşağıdaki gibi olacaktır.
|
|
|
|
|
|
(YTL) |
Menkul Kıymetin
Türü |
Kar
Zarar |
Beyan Edilen
Gelir |
Vergi Oranı (%) |
Hesaplanan Vergi |
Yıl İçinde
Tevkif Edilen Vergi |
İade Tutarı |
Hisse
Senedi |
230 |
230 |
15 |
34,5 |
44,5 |
10 |
Tahvil |
50 |
50 |
15 |
7,5 |
30 |
22,5 |
Bay (A)’nın 2006 yılında tahvil
alım-satımından elde ettiği 50 YTL’lik karın, Bakanlar Kurulu Kararının Resmi
Gazete’de yayımlandığı 23/07/2006 öncesi döneme ilişkin olması nedeniyle beyan
edilen gelire % 15’lik oran uygulanmıştır.
Öte yandan, 257 Seri No.lu Gelir Vergisi
Genel Tebliğinin “2.4.1.12. İhtiyari beyan” bölümünde yer alan açıklamalar
gereğince, beyan edilen gelir üzerinden hesaplanan vergiden yıl içinde tevkif
edilen vergilerin mahsubu sonucunda kalan tutarlar genel hükümler çerçevesinde
red ve iade edilecektir. Mahsup ve iadenin yapılabilmesi için tevkif yoluyla
kesilen vergilerin beyannameye dahil edilen kazançlara ilişkin olması
şarttır.
3- Gelir
Vergisi Kanununun Geçici 67 nci Maddesinin Uygulanmasına
İlişkin
Açıklamalar
3.1- Veraset
Yoluyla veya İvazsız Olarak Edinilen Menkul Kıymetlerde Alış
Bedeli
Olarak Dikkate Alınacak
Tutar
Gelir Vergisi Kanununun Geçici 67 nci
maddesinin (1) numaralı fıkra hükmü ile bankalar ve aracı kurumlar,
alım-satımına aracılık ettikleri menkul kıymetler ve diğer sermaye piyasası
araçlarının alış ve satış bedelleri arasındaki fark üzerinden vergi tevkifatı
yapmakla sorumlu tutulmuşlardır.
Veraset ve İntikal Vergisi Kanununun 10
uncu maddesinde, veraset ve intikal vergisi matrahının, intikal eden malların
Vergi Usul Kanununa göre bulunan
değerleri olduğu belirtilmiştir.
Vergi Usul Kanununun 294 üncü maddesine
göre bir vergiye matrah olan servet veya servet unsuru mahiyetindeki hisse
senetleri ve tahviller borsa rayici ile, borsada kayıtlı olmayanlar ise emsal
bedeliyle değerlenmektedir.
Bu durumda, mirasçılara veraset yoluyla
intikal eden hisse senedi ve tahviller ölüm tarihinde, diğer suretle vuku bulan
bedelsiz intikallerde ise bu kıymetler hukuken iktisap edildiği tarihte elde
edilmiş kabul edilecek ve söz konusu kıymetlerin alış bedeli olarak da miras
bırakanın ölümü veya hukuki iktisabın gerçekleştiği tarihteki borsa rayici,
borsaya kayıtlı olmayanlar için ise bu tarihteki emsal bedeli esas
alınacaktır.
Buna göre, veraset yoluyla iktisap edilen
Geçici 67 nci madde kapsamındaki menkul kıymetlerin varislerce satılması
halinde, satış bedeli ile yukarıda belirtilen şekilde hesaplanan alış bedeli
arasındaki fark üzerinden, Geçici 67 nci madde kapsamında tevkifat yapılması
gerekmektedir.
Hisse senetlerinin 01/01/2006 tarihinden
önce intikal etmiş olması halinde ise, mirasçılar tarafından elde edilen değer
artışı kazançları için 31/12/2005 tarihinde geçerli olan hükümler
uygulanacaktır.
Veraset yoluyla iktisap edilen tahvil ve
Hazine bonolarının 01/01/2006 tarihinden önce ihraç edilmiş olması halinde, bu
kıymetlerin iktisap edildiği tarihe bakılmaksızın 31/12/2005 tarihinde geçerli
olan hükümlere göre vergilendirme yapılacaktır.
3.2- Ödünç
İşlemlerinden Elde Edilen Gelirler Üzerinden Yapılacak
Tevkifat
Bilindiği üzere, Geçici 67 nci maddenin
uygulamasıyla ilgili olarak yayımlanan 257 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel
Tebliğinin “2.4.4. Ödünç işlemlerinde tevkifat matrahı” başlıklı bölümünde,
menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının ödünç işlemine konu olması
halinde ödünç veren tarafın lehine kalan tutar üzerinden tevkifat yapılacağı
belirtilmiştir.
Ödünç işlemine konu olan ve ödünç alanın da
elden çıkarmış olduğu hisse senetlerine ilişkin olarak bir temettü dağıtımı
yapılması durumunda, ödünç sözleşmesi uyarınca, ödünç alan tarafından ödünç
verene, temettü kaybını telafi etmek amacıyla ödeme yapılabilmektedir. Temettü
ödemeleri Geçici 67 nci madde kapsamına
girmemekle birlikte söz konusu gelir (temettü telafi tazminatı), ödünç veren
tarafın lehine kalan bir gelir niteliği taşıdığından Geçici 67 nci madde
kapsamında tevkifata tabi tutulacaktır.
3.3- Menkul Kıymetler Yatırım Fon ve
Ortaklıklarında Giderlerin Dağıtımı
Sermaye Piyasası Kanununa göre kurulan
menkul kıymetler yatırım fon ve ortaklıkları 31/12/2005 tarihinde mevcut olan
portföylerini, bu tarihten sonra alıp satacakları menkul kıymetlerden ayrı
olarak izlemek zorundadırlar.
Bu
durumda, fon ve ortaklıkların genel giderleri (fon yönetim ücretleri vb.)
yukarıdaki şekilde izlenen portföy kısımlarının toplam portföy bileşimi
ağırlığına göre dağıtılacaktır. İlgili portföy bileşiminde yer alan menkul
kıymetlerle doğrudan ilişkilendirilen giderler ise, sadece ilgili kısım portföy
kazançlarından indirilecektir.
Örnek:
(X) menkul kıymetler yatırım fonunun
15/03/2006 tarihinde, 31/12/2005 tarihinden önce ihraç/iktisap edilmiş menkul
kıymetlerle ilgili I. Kısım portföyü 4.000.000 YTL, 01/10/2006 tarihine kadar alım-satımı yapılan menkul kıymetlerden oluşan II. Kısım
portföyü 6.000.000 YTL olmak üzere toplam 10.000.000 YTL’lik portföy bileşimi
bulunmaktadır.
Anılan Fon, ilgili dönemde 50.000 YTL fon
yönetim ücreti ödemiş ve II. Kısım portföyde bulunan menkul kıymetlerle ilgili
olarak 1.000 YTL gider yapmıştır.
Bu
durumda, I. Kısım toplam portföy bileşiminin % 40’ını, II. Kısım ise % 60’ını
oluşturmaktadır. Dolayısıyla, fon yönetim ücretinin 20.000 YTL’si Portföyün I.
Kısmı; 30.000 YTL’si ise II. Kısmı ile
ilişkilendirilecektir.
(YTL)
|
Portföy
Bileşimi |
Oran(%) |
Genel
Giderler |
I.Kısım
Portföy |
4.000.000
|
40 |
20.000
|
II.Kısım
Portföy |
6.000.000
|
60 |
30.000
|
TOPLAM |
10.000.000
|
100 |
50.000
|
II.
Kısım portföyde bulunan menkul kıymetlerle ilgili olarak yapılan 1.000 YTL gider
ise sadece ilgili portföyle ilişkilendirilecektir.
3.4- İlk Giren İlk Çıkar ve Ağırlıklı
Ortalama Maliyet Yöntemlerinin Uygulanması
257
Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinin “2.4.1.2.
Aynı menkul kıymet veya diğer sermaye piyasası aracından değişik tarihlerde
alımlar yapıldıktan sonra bunların bir kısmının elden çıkarılması” başlıklı
bölümünde, aynı menkul kıymet veya diğer sermaye piyasası aracından
değişik tarihlerde alımlar yapıldıktan sonra bunların bir kısmının elden
çıkarılması durumunda ilk giren ilk çıkar yöntemi kullanılmak suretiyle,
tevkifat matrahının tespitinde dikkate alınacak alış bedelinin belirleneceği,
aynı gün içinde yapılan alım-satım işlemlerinde ağırlıklı ortalama fiyat
bilgisinin dikkate alınabileceği, ancak tevkifat matrahının ilk giren ilk çıkar
yöntemine göre belirleneceği açıklanmıştır.
Söz konusu maliyet yöntemleri, sadece
01/01/2006 tarihinden sonra iktisap edilen menkul kıymet ve diğer sermaye
piyasası araçlarının elden çıkarılması durumunda uygulanacak olup, 31/12/2005
tarihinden önce iktisap edilen menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası
araçlarının maliyet hesaplama yöntemine dahil edilmemesi ve bu kıymetlerden elde
edilen gelirlerin vergilendirilmesinde 31/12/2005 tarihi itibarıyla geçerli olan
hükümlerin uygulanması gerekmektedir.
3.4.1- Ağırlıklı Ortalama Yöntemine Göre
Maliyeti Hesaplanan Menkul Kıymetlerin
Ertesi Güne Devri
Tevkifat matrahının tespitinde dikkate
alınacak alış bedelinin tespitinde, ağırlıklı ortalama yönteminin seçildiği ve
menkul kıymetlerin tamamının aynı gün içinde satılmayarak ertesi güne
devredildiği durumlarda, menkul kıymetlerin maliyet bilgisi olarak izleyen
günlere, ağırlıklı ortalama maliyet yöntemine göre hesaplanan tutarlar
aktarılacaktır.
3.4.2- İşlemden Sonra Eski Tarihli Menkul
Kıymetlerin Virmanlanması
Tevkifat matrahı hesaplanarak işlemin
tamamlanmasından sonra, bu hesaplamayı etkileyecek olan geçmiş tarihli bir
menkul kıymetin müşteri portföyüne dahil olması veya virmanın geç ulaşması
durumunda, geriye dönülerek düzeltme işlemi yapılmasına, yani tevkifat
matrahının portföye dahil olan menkul kıymetler de dikkate alınmak suretiyle
yeniden hesaplanmasına gerek bulunmamaktadır.
3.4.3- Hatalı İşlemler ve
Düzeltilmesi
Tevkifat matrahının belirlenmesinde yanlış
müşteri hesabına kayıt, hatalı fiyat veya miktar girişi gibi hatalı işlemlerin
tespit edilmesi durumunda söz konusu işlemlerin geriye dönük olarak
düzeltilmesi, izleyen işlemlerin bu düzeltilmiş bilgiler doğrultusunda yapılması
gerekmektedir.
Hatalı işlemin ilgili döneme ilişkin
beyanname verildikten sonra tespit edilmesi durumunda ise Vergi Usul Kanunu
hükümleri çerçevesinde düzeltme beyannamesi verilmesi mümkün
bulunmaktadır.
3.4.4- Maliyet Hesaplama Yönteminin
Değiştirilmesi
Bir banka veya aracı kurumda gün içinde
yapılan alım-satım işlemleri için seçilmiş olan maliyet hesaplama yönteminin,
müşterinin ilgili banka/aracı kurumdaki portföyünde yer alan menkul kıymetler
tamamen elden çıkarılıncaya kadar değiştirilmesi mümkün
bulunmamaktadır.
3.4.5-
Virman İşlemlerinde İlk Giren İlk Çıkar
Yönteminin Uygulanması
Menkul kıymet veya diğer sermaye piyasası aracının bir banka
veya aracı kurumdaki bir hesaptan herhangi bir banka veya aracı kuruma naklinin
istenmesi durumunda (virman işlemleri) nakli gerçekleştirilecek olan kıymet ilk
giren ilk çıkar yöntemine göre tespit edilecektir.
3.4.6- Virman
İşlemlerinde Tevkifat
Bilindiği üzere, Geçici 67 nci maddenin
uygulamasıyla ilgili olarak yayımlanan 257 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel
Tebliğinin “2.8. Maliye Bakanlığına yapılacak bildirimler” başlıklı bölümünde,
menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının müşterilerin talimatıyla
mülkiyet devrini öngörecek şekilde diğer bir müşteri hesabına aktarılması
işlemlerinin vergilendirme açısından alım-satım işlemi kabul edilerek tevkifata
tabi tutulacağı, tevkifata tabi tutulan bu işlemlerin ayrıca Maliye Bakanlığına
bildirilmesine gerek bulunmadığı belirtilmiştir.
Buna göre, menkul kıymet ve diğer sermaye
piyasası araçlarının, bir sözleşmeye dayanarak teminat gösterilmesi veya ödünç
işlemlerine konu olması durumları dışında, müşterilerin talimatıyla diğer bir
müşteri hesabına aktarılması işlemleri mülkiyetin devri kabul edilerek tevkifat
yapılacaktır.
3.5- Aynı Tür Menkul Kıymet ve Diğer
Sermaye Piyasası Araçları Sınıflandırması
257 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel
Tebliğinin “2.4.1.11. Alım-Satım İşlemlerinin Bir Kısmının Zararla Sonuçlanması”
başlıklı bölümünde, Geçici 67 nci maddenin (1) numaralı fıkrasında, üç aylık
dönem içerisinde aynı türden menkul kıymet veya diğer sermaye piyasası aracı ile
ilgili olarak birden fazla alım-satım işlemi yapılması halinde tevkifatın
gerçekleştirilmesinde bu işlemlerin tek bir işlem olarak dikkate alınacağı
belirtilerek, aynı tür menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının
gruplandırılmasında esas alınmak üzere üç sınıf ihdas
edilmiştir.
Söz konusu sınıflandırmanın yapılmasında
dövize, altına veya başka bir değere endeksli olma niteliği göz ardı edilerek,
menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası aracının temelde ne tür getiriye
(sabit/değişken) sahip olduğu dikkate
alınmıştır.
Dolayısıyla, literatürde “Sabit Getirili
Menkul Kıymetler” içerisinde yer alan tahvil ve bonoların değişken faizli,
dövize, altına veya başka bir değere endeksli olması durumu
değiştirmeyeceğinden, söz konusu tahvil ve bonoların da sabit getirili menkul
kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları çerçevesinde değerlendirilmesi
gerekmektedir.
Ayrıca, 5527 sayılı Kanun ve 2006/10731
sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yapılan düzenlemeler çerçevesinde, aynı tür
menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları sınıflandırmasında, “Yatırım
Fonları Katılma Belgeleri” ayrı bir sınıf olarak
değerlendirilecektir.
3.6- Yabancı
Para Cinsinden İhraç Edilen Menkul Kıymetlerde Tevkifat
Matrahının
Tespiti
257 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel
Tebliğinin “2.4.1.9. Yabancı para cinsinden ihraç edilen menkul kıymetler ve
diğer sermaye piyasası araçları” başlıklı bölümünde; tevkifat matrahı
belirlenirken kur olarak, işlem anında kullanılan kurun, böyle bir kurun
bulunmadığı hallerde ise T.C. Merkez Bankası (TCMB) döviz alış kurunun esas
alınacağı belirtilmiştir.
Dolayısıyla, yabancı para cinsinden ihraç
edilen menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile ilgili olarak
yapılan ve işlem anında kuru bulunmayan alış ve satış işlemlerinde, TCMB döviz
alış kurunun dikkate alınması gerekmektedir.
3.7- Fiziken
Teslimlerde Maliyet Bildirimi
257 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel
Tebliğinin “2.4.1.14. Menkul kıymet veya diğer sermaye piyasası aracının fiziken
bir banka veya aracı kuruma teslim edilmesi” başlıklı bölümünde; menkul kıymet
ve diğer sermaye piyasası aracının fiziken bir banka veya aracı kuruma teslim
edilmesi halinde alış bedeli olarak, tevsik edilmesi kaydıyla, kıymet sahibinin
beyanının esas alınacağı ve kıymetin alış tarihi veya bedelinin tevsik
edilmesinde, aracı kurum veya bankalar tarafından ya da ihracı gerçekleştiren
kurum tarafından düzenlenen belgelerin kullanılacağı belirtilmiştir.
Ancak, alış bedelinin tevsik edilemediği
fiziken teslimlerde menkul kıymetin alış bedeli olarak, bu kıymetin teslim
alındığı yılda, fiziken teslim tarihine kadar borsada işlem gördüğü günün son
seansında alındığı kabul edilecek olup, bu seansta oluşan ağırlıklı ortalama
fiyat bilgisi, borsada işlem görmemesi durumunda ise bir yıl önce alındığı kabul
edilerek yine bu yıl içinde işlem gördüğü son seansta oluşan ağırlıklı ortalama
fiyat bilgisi esas alınacaktır.
Diğer taraftan, söz konusu menkul kıymet ve
diğer sermaye piyasası aracı ile ilgili olarak alış bedelinin, yukarıdaki
şekilde belirlenememiş olması durumunda, yargı mercilerince bilirkişi raporuna
göre tespit edilmiş bir değerin bulunması halinde alış bedeli olarak bu değer
esas alınabilecektir.
3.8- Tezgah üstü İşlemlerde Maliyet
Bildirimi
Menkul kıymetlerin tezgah üstü işlemlerde
tevkifat uygulamasında esas alınacak alış maliyeti ve işlem fiyatı konusunda 257
Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinin “2.1.1.4 Tezgah üstü işlemlerde
tevkifat” başlıklı bölümünde gerekli açıklamalar yapılmıştır.
Buna göre, yapılacak virmanlarda müşterinin
yazılı olarak bildirdiği fiyat, söz konusu menkul kıymetin işlem fiyatı (alıcı
için ise alış maliyeti) olarak kabul edilecektir. Söz konusu fiyat, menkul kıymetin virman işleminin
gerçekleştiği günden önceki günde oluşan ağırlıklı ortalama fiyatının % 10
altında/üzerinde olabilecektir. Ancak, yazılı olarak bildirilen fiyatın % 10’luk marjı aşması halinde, söz konusu
menkul kıymetin virman işleminin gerçekleştiği günden önceki günde oluşan
ağırlıklı ortalama fiyatı esas alınacaktır.
Diğer taraftan, müşterilerin herhangi bir
fiyat bildirmediği virman işlemlerinde, ilgili menkul kıymetin o gün işlem
görmemesi halinde, virman gününden bir önceki günde İstanbul Menkul Kıymetler
Borsası (İMKB) ikinci seansta (ikinci seansta işlem görmemesi halinde ilk
seansta) oluşan ağırlıklı ortalama fiyat bilgilerinin dikkate alınması
gerekmektedir. Menkul kıymetin, İMKB’ de bir önceki gün içinde de işlem
görmemesi halinde hisse senetleri için son işlem gördüğü günde oluşan ağırlıklı
ortalama fiyat bilgisinin, Devlet tahvili ve hazine bonoları için ise T.C.
Merkez Bankasınca açıklanan fiyatların dikkate alınması
gerekmektedir.
3.9- Mukimlik
Belgesinin İbrazı
257 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel
Tebliğinin “10. Çifte Vergilemeyi Önleme Anlaşmalarının Uygulanması” başlıklı
bölümünde, dar mükellef gerçek kişi ve kurumların, Geçici 67 nci madde kapsamında
Türkiye’deki finansal araçlara kendileri veya yurt dışındaki portföy yönetim
şirketleri vasıtasıyla yatırım yapabilmeleri ve çifte vergilendirmeyi önleme
anlaşmaları hükümlerinden yararlanabilmeleri için vergi kimlik numarası almaları
gerektiği belirtilmiş ve vergi kimlik numarası alınabilmesi için ilgili vergi
dairesine ibraz edilmesi gereken belgeler açıklanmıştır.
Öte
yandan, 5527 sayılı Kanunla, 07/07/2006 tarihinden itibaren, dar mükellef kişi
ve kurumların finansal araçlardan Türkiye’de elde ettikleri kazanç ve iratlarına
uygulanacak tevkifat oranı % 0 (sıfır) olarak
belirlenmiştir.
Dolayısıyla, dar mükellef gerçek kişilerin
anılan Tebliğin (10) numaralı bölümünde yapılan açıklamalar çerçevesinde vergi
kimlik numarası almalarının yanısıra, söz konusu gelirlerine % 0 oranında
tevkifat uygulanabilmesi için, ilgili ülkenin yetkili makamları tarafından
düzenlenerek imzalanmış mukimlik belgesinin aslının ve tercüme bürolarınca
tercüme edilmiş örneğinin, banka ve aracı kurumlar vasıtasıyla veya doğrudan
ilgili vergi dairesine (Boğaziçi Vergi Dairesi) ibraz edilmesi gerekmektedir.
Ancak, dar mükellef kurumların söz konusu
gelirlerine % 0 oranında tevkifat uygulanabilmesi için 01/01/2007 tarihine kadar
uygulanmak üzere, bu kurumların kendi
ülkelerinde geçerli kuruluş belgesinin Türkiye’nin o ülkede bulunan
temsilciliğince onaylı Türkçe bir örneğini veya yabancı dilde onaylı kuruluş
belgesinin tercüme bürolarınca tercüme edilmiş Türkçe bir örneğinin ibrazı
yeterli olup, bu tarihten itibaren ise mukimlik belgesinin ibraz edilmesi
gerekmektedir.
Bu
çerçevede, 01/01/2007 tarihinden itibaren mukimlik belgesi ibraz eden dar
mükellef kurumlar için yeniden vergi kimlik numarası alınmasına gerek
bulunmayıp, mevcut numaralar kurumun hangi ülkenin mukimi olduğunu gösterecek
şekilde kodlama yapılmak suretiyle revize edilecektir.
Öte yandan, anılan Tebliğin (10) numaralı
bölümünde; bir takvim yılına ilişkin mukimlik belgesinin, izleyen yılın dördüncü
ayına kadar geçerli olduğu ve söz konusu belgenin her yıl yenilenmesi gerektiği
belirtilmiştir. Bu belge, dar mükellef gerçek kişiler tarafından her yıl
yenilenecek olup, dar mükellef kurumlar tarafından ise üç yılda bir
yenilenecektir.
3.10- Tevkifat
Oranının Uygulamasında Esas Alınacak Tarih
257 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel
Tebliğinin “2.6. Tevkifat Dönemi” başlıklı bölümünde, Geçici 67 nci maddenin (1)
numaralı fıkrası uyarınca, bankalar ve aracı kurumlar tarafından takvim yılının
üçer aylık dönemleri itibarıyla tevkifat yapılacağı, tevkifat matrahı tespit
edilirken işlem günündeki bilgilerin esas alınacağı, ancak tevkifatın
alım-satıma ilişkin takas tarihinde yapılacağı belirtilmiştir.
Dolayısıyla, tevkifat matrahı tespit
edilirken işlem günündeki bilgiler esas alındığından, uygulanacak tevkifat
oranının belirlenmesinde de işlem tarihinde yürürlükte olan oranın dikkate
alınması gerekmektedir.
4-
Diğer Hususlar
4.1- 257 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel
Tebliği’nin “2.4.1.13 Virman İşlemlerinde Tarih ve Maliyet Bildirimi” başlıklı
bölümünün üçüncü paragrafında, kuponlu menkul kıymetlerde bildirilecek bedelin
kirli alış fiyatı olacağı, söz konusu menkul kıymetlerle ilgili olarak virmandan sonra yapılacak işlemlerde işleme
aracılık yapan banka veya aracı kurumun, kendisine virman edilen kirli fiyat
üzerinden temiz işlem fiyatı ve varsa kupon başına fazla ödeme tutarını
hesaplamak suretiyle tevkifat matrahına ulaşacağı belirtilmiştir.
Menkul kıymetlerin virman edilmesi halinde
tevkifat matrahı hesaplanırken, kupon başına
indirilen fazla ödeme tutarlarının 257 Seri No.lu Tebliğ eki “Menkul
Kıymet ve Diğer Sermaye Piyasası Aracının Başka Banka veya Aracı Kuruma Aktarım
Bildirimi” ndeki “Aktarılan Menkul Kıymetin Tutarı” sütununda ayrıca
belirtilmesi gerekmekte olup, söz konusu
bildirim, kupon başına indirilen fazla
ödeme tutarlarını da içerecek şekilde bu Tebliğ ekinde yeniden düzenlenmiştir.
4.2- 257 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel
Tebliği’nin “8. 01/01/2006 Tarihinden
Önce İhraç Edilen Tahvil ve Bonolardan Elde Edilen Gelirlerin Vergilendirilmesi”
başlıklı bölümünün üçüncü paragrafında, 01/01/2006 tarihinden önce ihraç
edilmiş olan her nevi tahvil ve Hazine bonoları ile Toplu Konut İdaresi ve
Özelleştirme İdaresince çıkarılan menkul kıymetlerin elden çıkarılması suretiyle
sağlanan gelirlerin, dar mükellef kurumlar tarafından özel beyanname ile beyan
edileceği ve söz konusu menkul kıymetlerin elde tutulma sürecinde elde edilen
gelirlerin de bu beyannameye dahil edilmesinin zorunlu olduğu belirtilmiştir.
Bu kapsamda, beyannameye dahil edilmesi
zorunlu olan “elde tutulma sürecinde elde edilen gelirler” ifadesinden
anlaşılması gereken; söz konusu menkul kıymetlerden elde edilen faiz
gelirleridir. Dolayısıyla, dar mükellef kurumlar tarafından verilecek özel
beyannamelere henüz satışı gerçekleşmemiş olan menkul kıymetlerin elde tutulması
nedeniyle oluşan değer farklılığının eklenmesi söz konusu
değildir.
4.3- 257 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel
Tebliği’nin “2.1.1.5 Takasbank- Merkezi
Kayıt Kuruluşu dışındaki saklamacı kuruluşlardan saklama hizmeti alan yatırımcı
talimatlarını yerine getiren banka ve aracı kurumların yapacağı işlemler”
başlıklı bölümünün son paragrafında, işlem talimatı veren müşterinin,
işlem talimatı verirken veya bu tarihten önce yapacağı bir sözleşme ile bundan
böyle kendisi adına yapılacak tüm işlemleri için Takasbank-Merkezi Kayıt
Kuruluşu dışında bir saklamacı kuruluştan saklama hizmeti aldığını ve bu işleme
ilişkin tevkifatın kendisinin saklamacı kuruluşunca yerine getirileceğini yazılı
olarak belirtmemesi halinde, söz konusu işleme ilişkin tevkifat yükümlülüğünün,
257 Seri No.lu Tebliğde belirtilen genel esaslara göre banka veya aracı kurum
tarafından yerine getirileceği belirtilmiştir. Müşteri tarafından bildirimin
yapılmadığı durumlarda, söz konusu yazılı bildirimin bu müşteriye saklama
hizmeti veren saklamacı kuruluş tarafından yapılması da mümkün bulunmaktadır.
4.4- Gelir Vergisi Kanununun Geçici 67 nci
maddesi, bu maddenin uygulanmasına ilişkin olarak yayımlanan 257 Seri No.lu
Gelir Vergisi Genel Tebliği ve bu Tebliğde yer alan “alım-satım kazançları”
ifadesinden; Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşmalarında söz edilen “sermaye
değer artış kazançları” anlaşılacaktır.
4.5- Geçici 67 nci maddenin (1) numaralı
fıkrası kapsamında, bankalar veya aracı
kurumlarca yapılacak tevkifat, elde edilmesine aracılık ettikleri kazançlar ile
ilgilidir. Dolayısıyla, bu kurumların kendi portföylerinde bulunan menkul
kıymetler veya diğer sermaye piyasası araçlarından elde ettikleri kazançlar tevkifat kapsamında olmayacaktır.
Bu çerçevede, bir bankanın kurucusu olduğu
yatırım fonlarının satımına başka bir banka/aracı kurumun aracılık etmesi
halinde, tevkifat yapma sorumluluğu aracı banka/kurumlar tarafından yerine
getirilecektir. Dolayısıyla, fon kurucusu banka tarafından aracı bankalara fon
satışında tevkifat yapılmayacak, ancak aracı bankalar aracılığıyla fon alan
yatırımcıların alım-satımlarında aracı bankalar tarafından tevkifat
yapılacaktır.
4.6- 18/06/1999 tarihli ve 4389 sayılı Bankalar
Kanunu 19/10/2005 tarihli ve 5411 sayılı
Bankacılık Kanunu ile yürürlükten kaldırıldığından, Geçici 67 nci maddenin 12
numaralı fıkrasında geçen banka kavramı, 5411 sayılı Bankacılık Kanunu
kapsamında faaliyette bulunan bankalar ile Türkiye Cumhuriyet Merkez
Bankasını ifade
etmektedir.
5- Hazine
Tarafından Yurt Dışında İhraç Edilen Menkul Kıymetlerden Elde
Edilen
Gelirlerin
Vergilendirilmesi
5.1- Yasal
Düzenlemeler
Gelirin toplanması ve beyanı ile yıllık
beyanname verilmeyen haller, diğer gelirler için beyanname verilmesi halinde bir
kısım gelirlerin beyannameye dahil edilip edilmeyeceği hususları, Gelir Vergisi
Kanununun 85 ve 86 ncı maddelerinde, Devlet tahvili ve Hazine bonosu faiz
gelirleri ile bu kıymetlerin elden çıkarılmasından sağlanan kazançlara yönelik
hükümler ise aynı Kanunun 75, 76, mükerrer 80 ve 81 ile Geçici 59 uncu
maddelerinde düzenlenmiştir.
Söz konusu maddelerdeki düzenlemelere
aşağıda yer verilmiştir:
“Gelirin toplanması ve
beyan
Madde 85- Mükellefler, ikinci maddede yazılı
kaynaklardan bir takvim yılı içinde elde ettikleri kazanç ve iratları için bu
Kanunda aksine hüküm olmadıkça yıllık beyanname verirler. Bu Kanuna göre beyanı
gereken gelirlerin yıllık beyannamede toplanması
zorunludur.
Tacirlerle çiftçiler ve serbest meslek
erbabı ticari, zirai ve mesleki faaliyetlerinden kazanç temin etmemiş olsalar
bile, yıllık beyanname verirler. Bu hüküm şirketlerin faaliyet ve tasfiye
dönemlerine şamil olmak üzere kollektif şirket ortakları ile komanditeler
hakkında da uygulanır.
Yabancı memleketlerde elde edilen kazanç ve
iratlar:
1.Mükellefin bunları Türkiye’de hesaplarına
intikal ettirdiği yılda;
2.Türkiye’de hesaplara intikal
ettirilmemesinin mükellefin iradesi dışındaki sebeplerden ileri geldiği tevsik
olunan hallerde, mükellefin bunlara tasarruf edebildiği
yılda;
elde edilmiş sayılır.
Toplama yapılmayan haller
Madde 86- Aşağıda belirtilen gelirler için yıllık
beyanname verilmez, diğer gelirler için beyanname verilmesi halinde bu gelirler
beyannameye dahil edilmez.
1.Tam mükellefiyette;
a) Gerçek usulde vergilendirilmeyen zirai
kazançlar, bu Kanunun 75 inci maddesinin (15) numaralı bendinde yazılı menkul
sermaye iratları, kazanç ve iratların istisna hadleri içinde kalan
kısmı,
b) Tek işverenden alınmış ve tevkif
suretiyle vergilendirilmiş ücretler (birden fazla işverenden ücret almakla
beraber birden sonraki işverenden aldıkları ücretlerinin toplamı, 103 üncü
maddede yazılı tarifenin ikinci gelir diliminde yer alan tutarı (2006 yılı beyan
haddi 18.000 YTL) aşmayan mükelleflerin, tamamı tevkif suretiyle
vergilendirilmiş ücretleri dahil),
c) Vergiye tabi gelir toplamının [(a) ve
(b) bentlerinde belirtilenler hariç] 103 üncü maddede yazılı tarifenin ikinci
gelir diliminde yer alan tutarı aşmaması koşuluyla, Türkiye’de tevkifata tabi
tutulmuş olan; birden fazla işverenden elde edilen ücretler, menkul sermaye
iratları ve gayrimenkul sermaye iratları,
d) Bir takvim yılı içinde elde edilen ve
toplamı 600 milyon lirayı (2005/9826 sayılı B.K.K. ile 2006 takvim yılı
gelirlerine uygulanmak üzere 875 YTL) aşmayan, tevkifata ve istisna uygulamasına
konu olmayan menkul ve gayrimenkul sermaye iratları.
2. Dar mükellefiyette, tamamı Türkiye’de
tevkif suretiyle vergilendirilmiş olan; ücretler, serbest meslek kazançları,
menkul ve gayrimenkul sermaye iratları ile diğer kazanç ve
iratlar.
Geçici Madde 59- 31/12/2007 tarihine kadar,
26/07/2001-31/12/2005 tarihleri arasında ihraç edilen Devlet tahvilleri ve
Hazine bonolarının faiz gelirleri ve elden çıkarılmasından sağlanan diğer
kazançlar toplamının; 2001 yılında 50 milyar lirası, 2002 ve izleyen yıllarda bu
tutarın veya artırılmış tutarın her yıl için belirlenen yeniden değerleme
oranında artırılmasıyla bulunacak tutar gelir vergisinden müstesnadır. Bu
istisnadan yararlananlar, mükerrer 80 inci ve geçici 56 ncı maddelerde yer alan
istisnalardan ayrıca yararlanamaz.
Ticari işletmelere ait olan bu tür gelirler
hakkında bu madde hükmü uygulanmaz.”
Ayrıca Gelir Vergisi Kanununun 75 inci
maddesinin ikinci fıkrasının 5 numaralı bendinde, her nevi tahvil ve Hazine
bonosu faizleri ile Toplu Konut İdaresi, Kamu Ortaklığı İdaresi ve Özelleştirme
İdaresince çıkarılan menkul kıymetlerden sağlanan gelirlerin menkul sermaye
iradı olduğu belirtilmiştir.
Yine aynı Kanunun “İrat sayılmayan haller”
başlıklı 76 ncı maddesinde de 75 inci maddenin ikinci fıkrasının 5, 6, 7, 12 ve
14 numaralı bentlerinde yer alan menkul sermaye iratlarına (döviz cinsinden
açılan hesaplara ödenen faiz ve kar payları, dövize, altına veya başka bir
değere endeksli menkul kıymetler ile döviz cinsinden ihraç edilen menkul
kıymetlerden elde edilenler hariç) indirim oranının uygulanması suretiyle
bulunacak kısmın, bu iratların beyanı sırasında indirim olarak dikkate alınacağı
belirtilmiştir.
Değer artış kazançlarının
vergilendirilmesine ilişkin hükümler ise Gelir Vergisi Kanununun mükerrer 80 ve
müteakip maddelerinde yer almaktadır.
Bu hükümler çerçevesinde Eurobondlardan
elde edilen itfa gelirleri ile alım-satım kazançlarının vergilendirilmesi
aşağıdaki şekilde yapılacaktır.
5.2- Faiz
Gelirlerinin Vergilendirilmesi
Gelir Vergisi Kanununun 75 inci maddesinde;
ticari, zirai veya mesleki faaliyet dışında nakdi sermaye veya para ile temsil
edilen değerlerden oluşan sermaye dolayısıyla elde edilen kar payı, faiz, kira
ve benzeri iratlar menkul sermaye iradı olarak değerlendirilmekte olup, yukarıda
da belirtildiği üzere, her nevi tahvil ve Hazine bonosu faizleri menkul sermaye
iradı olarak kabul edilmektedir.
Vergi uygulaması bakımından, Hazine
tarafından yurt dışında ihraç edilen menkul kıymetler de (Eurobond) Devlet
tahvili ve Hazine bonosu gibi değerlendirilmektedir.
Bu kapsamda, Eurobondlardan elde edilen
faiz gelirleri, Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin 7/a bendine göre % 0
(Sıfır) oranında tevkifata tabi tutulmakta olup, vergi uygulamasında tevkifat
oranı sıfır olarak belirlenmiş kazançlar tevkifatlı kabul edilmektedir.
Eurobondların döviz cinsinden ihraç
edilmesi nedeniyle elde edilen faiz gelirlerine indirim oranı uygulanmamaktadır.
Geçici 59 uncu madde hükmüne göre,
31/12/2007 tarihine kadar uygulanmak üzere, 26/07/2001-31/12/2005 tarihleri
arasında ihraç edilen Devlet tahvilleri ve Hazine bonolarının faiz gelirleri ve
elden çıkarılmasından sağlanan kazançlar toplamının 2006 yılında 191.089,20
YTL’si, 2007 yılında ise bu tutarın yeniden değerleme oranında artırılmasıyla
bulunacak tutar gelir vergisinden istisna edilmiştir. İstisna kapsamına giren
kazançlar için yıllık beyanname verilmeyeceği gibi, diğer gelirler dolayısıyla
verilecek beyannameye bu kazançlar dahil edilmeyecektir.
Bu durumda, gerek 01/01/2006 tarihinden
önce gerekse bu tarihten sonra ihraç edilen Eurobondların elde tutulması
sürecinde elde edilen faiz gelirlerinin tam ve dar mükellef gerçek kişiler
yönünden vergilendirilmesi aşağıdaki gibi olacaktır.
5.2.1- Tam
Mükellef Gerçek Kişiler
Gelir Vergisi Kanununun 3 üncü maddesine
göre, tam mükellef gerçek kişiler Türkiye içinde ve dışında elde ettikleri
kazanç ve iratların tamamı üzerinden vergilendirilmektedir.
Tam mükellef gerçek kişilerce elde edilen
faiz gelirinin 26/07/2001 tarihinden önce ihraç edilen Eurobondlara ilişkin
olması halinde, bu gelirlere Geçici 59 uncu maddedeki istisna uygulanmayacak
olup, faiz gelirinin 103 üncü maddede yazılı tarifenin ikinci gelir diliminde
yer alan beyan sınırını aşması halinde, tamamının yıllık beyanname ile beyan
edilmesi gerekmektedir.
31/12/2007 tarihine kadar uygulanmak üzere,
26/07/2001-31/12/2005 tarihleri arasında ihraç edilen Eurobondlardan faiz geliri
elde edilmesi durumunda ise, Geçici 59 uncu maddeye göre ilgili yıl için
belirlenmiş istisna tutarı düşülecek olup, kalan tutarın beyan sınırını aşması
halinde bu tutarın tamamı beyan edilecektir.
Tam mükellef gerçek kişilerce elde edilen
faiz gelirinin 01/01/2006 tarihinden sonra ihraç edilen Eurobondlara ilişkin
olması halinde, bu gelirlere Geçici 59 uncu maddedeki istisna uygulanmayacak,
beyan sınırının aşılması halinde, tamamı yıllık beyanname ile beyan edilecektir.
Eurobondların döviz cinsinden ihraç
edilmesi nedeniyle, bu kıymetlerin itfası sırasında oluşan değer artışları irat
sayılmadığı gibi, elde edilen gelirlere indirim oranı uygulaması da söz konusu
değildir. Bu uygulamada Eurobondların ihraç tarihinin herhangi bir önemi
bulunmamaktadır.
5.2.2- Dar
Mükellef Gerçek Kişiler
Gelir Vergisi Kanununun 6 ncı maddesine
göre, Türkiye’de yerleşik olmayan gerçek kişiler (dar mükellefler) sadece
Türkiye içinde elde ettikleri kazanç ve iratlar üzerinden vergilendirilmekte
olup, aynı Kanunun 7 nci maddesinde de kazancın Türkiye’de elde edilmesi,
sermayenin Türkiye’de yatırılmış olmasına bağlanmıştır.
Diğer taraftan, Gelir Vergisi Kanununun 86
ncı maddesinin 2 numaralı fıkrasına göre, dar mükellef gerçek kişiler tarafından
elde edilen ve tamamı Türkiye’de tevkif suretiyle vergilendirilmiş olan menkul
sermaye iratları için yıllık beyanname verilmemekte, diğer gelirler için
beyanname verilmesi halinde de bu gelirler beyannameye dahil edilmemektedir.
Dolayısıyla, dar mükellef gerçek kişilerce
Eurobondlardan elde edilen faiz gelirleri, Türkiye’de tevkif suretiyle
vergilendirilmiş kabul edildiğinden, bu kıymetlerden elde edilen faiz gelirleri
tutarı ne olursa olsun beyan edilmeyeceği gibi, diğer gelirlerin beyanı halinde
de beyannameye dahil edilmeyecektir.
5.3- Değer
Artış Kazançlarının Vergilendirilmesi
Gelir Vergisi Kanununun mükerrer 80 inci
maddesine göre, menkul kıymetler ve diğer sermaye piyasası araçlarının elden
çıkarılmasından sağlanan kazançlar değer artış kazancı olarak
vergilendirilmektedir.
Söz konusu menkul kıymetlerin
alım-satımından elde edilen değer artış kazançlarında vergilendirmeye esas
alınacak kazanç, Gelir Vergisi Kanununun mükerrer 81 inci maddesine göre elden
çıkarma karşılığında alınan para ve ayınlarla sağlanan ve para ile temsil
edilebilen menfaatlerin tutarından, elden çıkarılan kıymetin maliyet bedeli ile
elden çıkarılma dolayısıyla yapılan giderlerin ve ödenen vergi ve harçların
indirilmesi suretiyle bulunacaktır.
Eurobondların elden çıkarılmasından doğan
kazanç, elden çıkarma karşılığında elde edilen yabancı para tutarının Yeni Türk
Lirası karşılığından, bunların alımında ödenen yabancı para tutarının Yeni Türk
Lirası karşılığı ve varsa alım-satım giderlerinin düşülmesi suretiyle
hesaplanacaktır.
Gelir Vergisi Kanunun Geçici 67 nci
maddesinin (1) numaralı fıkrasına göre, bankalar ve aracı kurumlar tarafından
menkul kıymetler ve diğer sermaye piyasası araçlarının alış ve satış bedelleri
arasındaki fark ile alış ve itfa bedelleri arasındaki fark ve dönemsel getiriler
üzerinden tevkifat yapılması gerekmekte ancak, Hazine tarafından ihraç edilen
Eurobondların itfası ve alım-satımı neticesinde elde edilen gelirler madde
kapsamında yer almamaktadır.
Bu durumda, gerek 01/01/2006 tarihinden
önce gerekse bu tarihten sonra Hazine tarafından yurt dışında ihraç edilen
menkul kıymetlerin alım-satımından elde edilen değer artış kazançlarının tam ve
dar mükellef gerçek kişiler yönünden vergilendirilmesi aşağıdaki gibi olacaktır.
5.3.1- Tam
Mükellef Gerçek Kişiler
Tam
mükellef gerçek kişilerce, 26/07/2001 tarihinden önce ihraç edilen
Eurobondlardan değer artış kazancı elde edilmiş olması halinde, Gelir Vergisi
Kanununun Geçici 59 uncu maddesinde yer alan istisna uygulanmayacak olup,
maliyet bedeli endekslemesi yapıldıktan sonra bulunacak kazançtan anılan Kanunun
mükerrer 80 inci maddesinde yer alan istisna (2006 yılı için 14.000 YTL)
düşüldükten sonra kalan tutar ne olursa
olsun beyan edilecektir.
Kazancın tespitinde maliyet bedeli, menkul
kıymetin elden çıkarıldığı ay hariç olmak üzere Türkiye İstatistik Kurumunca
belirlenen toptan eşya fiyat endeksindeki artış oranında artırılarak tespit
edilecektir. 2006 yılının Ocak ayından itibaren toptan eşya fiyat endeksi
yerine, üretici fiyat endeksi yayımlanmaktadır. Bu nedenle 01/01/2006 tarihinden
sonra yapılan endekslemelerde toptan eşya fiyat endeksi yerine, üretici fiyat
endeksi dikkate alınacaktır.
31/12/2007 tarihine kadar uygulanmak üzere,
26/07/2001-31/12/2005 tarihleri arasında ihraç edilen Eurobondlarla ilgili
olarak değer artış kazancı elde edilmesi durumunda, maliyet bedeli endekslemesi
yapıldıktan sonra bulunacak kazanç tutarından Geçici 59 uncu maddede yer alan
istisna tutarı düşülecek ve kalan tutar ne olursa olsun beyan edilecektir.
Öte
yandan, 5281 sayılı Kanunla mükerrer 81 inci maddeye eklenen hükümle, 01/01/2006
tarihinden itibaren elde edilen gelirlere uygulanmak üzere, endekslemenin
yapılabilmesi için artış oranının % 10 veya üzerinde olması şartı getirilmiş
olmakla birlikte, 01/01/2006 tarihinden önce ihraç edilen eurobondların
elden çıkarılması durumunda, artış oranı % 10’dan az olsa dahi kazancın tespiti sırasında endeksleme
yapılabilecektir.
01/01/2006 tarihinden sonra ihraç edilen
Eurobondlardan alım-satım kazancı elde edilmesi durumunda da Geçici 59 uncu ve
mükerrer 80 inci maddelerdeki istisna uygulanmayacak, maliyet bedeli
endekslemesi yapıldıktan sonra bulunacak kazanç, tutarı ne olursa olsun beyan
edilecektir.
5.3.2- Dar
Mükellef Gerçek Kişiler
Gelir Vergisi Kanununun 7 nci maddesine
göre, diğer kazanç ve iratlar için bu kazancı doğuran işin veya muamelenin
Türkiye’de ifa edilmesi veya Türkiye’de değerlendirilmesi, kazanç ve iradın
Türkiye’de elde edildiğini göstermektedir. Aynı maddede değerlendirmeden
maksadın, ödemenin Türkiye’de yapılması veya ödeme yabancı memlekette
yapılmışsa, Türkiye’de ödeyenin veya nam ve hesabına ödeme yapılanın hesaplarına
intikal ettirilmesi veya karından ayrılması olduğu
belirtilmektedir.
Bu kapsamda, yurt dışında ihraç edilen
Eurobondların yine yurt dışında yerleşik kişiler tarafından Türkiye’de yerleşik
bir kuruluşta hesap açılması suretiyle Türkiye’de alım-satımının yapılması
halinde elde edilen değer artış kazançları Türkiye’de vergiye tabi
bulunmaktaydı.
Gelir Vergisi Kanununun 101 inci maddesine
göre; menkul malların ve hakların elden çıkarılmasından doğan diğer kazanç ve
iratların mal ve hakların Türkiye’de elden çıkarıldığı yerin vergi dairesine,
kazancın iktisap olunduğu tarihten itibaren 15 gün içinde münferit beyanname ile
beyan edilmesi zorunluydu.
Bu çerçevede, dar mükelleflerin değer artış
kazancı elde etmeleri halinde vergilendirmeye esas kazanç, dar mükellef gerçek
kişi veya daimi temsilcisi tarafından kazancın elde edildiği tarihten itibaren
15 gün içerisinde münferit beyanname ile beyan edilmekteydi.
Kanunun 107 nci maddesinde ise dar
mükellefiyette; mükellefin Türkiye’de daimi temsilcisi mevcutsa mükellef
hesabına daimi temsilci (Türkiye’de birden fazla daimi temsilcisinin mevcudiyeti
halinde, mükellefin tayin edeceği, tarhiyat tarihine kadar böyle bir tayin
yapılmamışsa temsilcilerden herhangi birisi), daimi temsilci mevcut değilse
kazanç ve iratları yabancı kişiye sağlayanlar, tarhiyata muhatap
tutulmaktaydılar.
Hazine tarafından yurt dışında ihraç edilen
borçlanma senetlerinin (Eurobondların) yurt dışında yerleşik ve dar mükellefiyet
esasında vergilendirilen gerçek kişi veya kurumlarca, Türkiye’de yerleşik
kurumlara satış işleminin yapılmış olması durumunda; alım yapan, kendisine
satışı yapan dar mükellef gerçek kişi veya kurumun bu işlemden ne kadar kazanç
elde ettiğini bilecek durumda olmayan Türkiye’de yerleşik kurumların, yabancı
gerçek kişi veya kuruma kazanç sağlayan kişi olarak kabul edilmesi ve bu
çerçevede bu alış işlemi nedeniyle tarhiyata muhatap tutulması söz konusu
değildi.
07/07/2006 tarihinden itibaren yürürlüğe
giren 5527 sayılı Kanunla, Gelir Vergisi Kanununun Geçici 67 nci maddesinin (7)
numaralı fıkrasına eklenen cümlede, anılan maddenin (1), (2), (3) ve (4)
numaralı fıkraları uyarınca tevkifata tabi tutulsun tutulmasın, dar mükellef
gerçek kişi veya kurumlarca Hazine tarafından yurt dışında ihraç edilen menkul
kıymetlerden sağlanan kazanç ve iratlar için münferit veya özel beyanname
verilmeyeceği belirtilmiştir. Bu çerçevede dar mükellef gerçek kişi veya kurumların Hazine tarafından
yurt dışında ihraç edilen menkul kıymetlerin elden çıkarılmasından sağladıkları
kazançlar münferit veya özel beyan konusu yapılmayacaktır.
Bu uygulamada, Hazine tarafından yurt
dışında ihraç edilen menkul kıymetlerin ihraç tarihinin bir önemi
bulunmamaktadır.
5.4- Konu ile
İlgili Özellik Arzeden Hususlar
Tebliğin (5) numaralı bölümünde, sadece
Hazine tarafından yurt dışında ihraç edilen menkul kıymetlerin (Eurobond) elde
tutulması ve elden çıkarılması durumunda yapılacak vergilendirme işlemleri
konusunda açıklama yapılmış olup birden fazla gelir unsurundan gelir elde
edilmesi durumunda, 11/02/2004 tarih ve 16 numaralı Gelir Vergisi Sirkülerinde
yapılan açıklamaların dikkate alınması gerekmektedir.
Tam mükellefiyete tabi mükelleflerin
yabancı memleketlerde elde ettikleri kazanç ve iratlar için mahallinde
ödedikleri benzer vergiler Gelir Vergisi Kanununun 123 üncü madde hükümleri
çerçevesinde, Türkiye’de tarh edilen gelir vergisinin yabancı memleketlerde elde
edilen kazanç ve iratlara isabet eden kısmından indirilebilecektir.
Dar mükellef gerçek kişiler için yapılan
vergilendirmede, çifte vergilendirmeyi önleme anlaşmaları da dikkate
alınacaktır.
Hazine tarafından yurt dışında ihraç edilen
menkul kıymetlerden (Eurobond) ticari işletmelerce elde edilen faiz geliri ve
değer artış kazancının tespitinde ise ticari kazanç hükümleri
uygulanacaktır.
Tebliğ
olunur.
EK : 1
MENKUL KIYMET VE DİĞER SERMAYE PİYASASI ARACININ BAŞKA
BANKA VEYA ARACI KURUMA AKTARIM
BİLDİRİMİ |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
AKTARMAYI YAPAN BANKA / ARACI
KURUM |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Ticari
Ünvanı |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Vergi Kimlik
No. |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Vergi
Dairesi |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Aktarmayı Talep
Edenin |
Aktarılan Menkul
Kıymetin |
Aktarmanın
Yapıldığı Banka/Aracı Kurum |
Aktarma
Yapılanın |
Adı-Soyadı/Ünvanı |
Vergi Kimlik
No. |
Türü |
Alış/İhraç Tarihi |
Tutarı |
Kup. Baş. Fazla Öd. Tut. |
Adı-Soyadı/Ünvanı |
Vergi Kimlik
No. |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|