1. ESNAF VE SANATKARLAR ODASI TARAFINDAN BASİT USULE TABİ
MÜKELLEFLERİN DEFTERLERİNİN TUTULMASI KARŞILIĞINDA ALINAN
ÜCRETLER
KDV Kanununun 17 nci maddesinin
(2) numaralı fıkrasına 5228 sayılı Kanunla eklenen (e) bendi uyarınca, kamu
kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının, kanunlarla kendilerine verilen görev
gereği ve kuruluş amaçlarına uygun ruhsat, izin, onay ve benzeri hizmetleri ile
bu hizmetlerle ilgili olarak kullanılacak basılı kağıtların bu kuruluşlar
tarafından teslimi (motorlu taşıtlar tescil plaka teslimleri hariç) katma değer
vergisinden müstesnadır.
Öte yandan, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 46 ncı maddesinin üçüncü fıkrasında, basit usulde
vergilendirilen mükelleflerin faaliyetlerine ilişkin mal alış ve giderleri ile
hasılatlarını gösteren belgelerin kayıtlarının, mükelleflerin bağlı bulundukları
meslek odalarının oluşturdukları bürolarda tutulacağı hükme bağlanmış; 215
sayılı Gelir Vergisi Genel Tebliğinin (3.3.) numaralı bölümünde de, mükellef
kayıtlarının öncelikle mesleki yönden bağlı olunan odalar bünyesinde kurulacak
bürolarda tutulacağı açıklanmıştır.
Buna göre, Gelir Vergisi Kanunu ile kamu kurumu
niteliğindeki meslek kuruluşu olan Esnaf ve Sanatkarlar Odasına, basit usule
tabi mükelleflerin kayıtlarını tutma görevi verildiğinden, KDV Kanununun 17/2-e
maddesi uyarınca, kanunlarla kendilerine verilen görev gereği sözü edilen odalar
tarafından yapılan bu hizmet karşılığında alınan bedeller katma değer
vergisinden istisna tutulacaktır.
2. DAHİLDE İŞLEME
VEYA GEÇİCİ KABUL İZİN BELGESİ KAPSAMINDAKİ TESLİMLERDE TECİL-TERKİN
UYGULAMASI
KDV Kanununun geçici 17 nci
maddesinde, dahilde işleme ve geçici kabul rejimi kapsamında ihraç edilecek
malların üretiminde kullanılacak maddelerin tesliminde aynı Kanunun 11/1-c
maddesine göre işlem yaptırmaya Bakanlar Kurulu yetkili kılınmış; Bakanlar
Kurulunca 98/11766 sayılı Kararnameyle tekstil ve konfeksiyon sektörü, 2000/1162
sayılı Kararnameyle demir-çelik, otomotiv ve otomotiv yan sanayi sektörleri,
2001/2325 sayılı Kararnameyle de 98/11766 ve 2000/1162 sayılı Kararnameler
yürürlükten kaldırılarak sektör farkı gözetilmeksizin bütün sektörler uygulama
kapsamına alınmıştır.
Madde hükmünün uygulanmasına
ilişkin usul ve esaslar 83 Seri No.lu KDV Genel
Tebliğinde düzenlenmiştir. Tebliğde, KDV Kanununun geçici 17 nci maddesi kapsamındaki ihraç kaydıyla teslimlerden doğan
terkin ve iade işlemlerinin yapılabilmesi için, ihracatın gerçekleşmesinden
sonra ihracatçı tarafından düzenlettirilecek bir Yeminli Mali Müşavir (YMM)
tasdik raporunun ibrazı zorunluluğu getirilmektedir. Tebliğe göre bu raporda;
dahilde işleme veya geçici kabul izin belgesi ile gümrük beyannamesinin tarih ve
sayısı, belgelerin geçerlik süresi, fiili ihracat tarihi, ihraç edilen malların
cins, miktar ve tutarı, ihracatın belgede belirtilen süre içinde yapılıp
yapılmadığı ve ihraç edilen malların üretiminde kullanılan maddelerin satıcılar
itibariyle ayrı ayrı olmak üzere cins, miktar ve
tutarına ilişkin bilgilerin üretim analizi ve randıman hesabı da yapılmak
suretiyle belirtilmesi gerekmektedir.
83 Seri No.lu KDV Genel
Tebliği, ihracatın usulüne uygun olarak yapıldığının tevsiki ile terkin ve
nakden ya da mahsuben iade işlemlerini YMM tasdik
raporuna bağlamıştır. Ancak Tebliğde, tecil edilemeyen verginin “indirim
hesaplarına” alınıp alınamayacağına ilişkin açık bir ifade yer almamıştır. Öte
yandan aynı Tebliğde, KDV Kanununun geçici 17 nci
maddesi kapsamındaki ihraç kaydıyla teslimlerde, Kanunun 11/1-c maddesindeki
uygulamanın esas alınacağı belirtilmektedir.
KDV Kanununun 11/1-c maddesi kapsamındaki ihraç kaydıyla
teslim uygulamasının beyannamede gösterilmesine ilişkin açıklamalara 39 Seri No.lu KDV
Genel Tebliğinde yer verilmiştir. Bu Genel Tebliğin (D) bölümünde; KDV Kanununun
11/1-c maddesi kapsamındaki ihraç kaydıyla teslimlerden doğan KDV iade
alacaklarının, iade yerine indirim yoluyla telafi edilebileceği, bu tercihi
yapan mükelleflerin, tecil edilemediği için iadesi gereken KDV tutarlarını
ihracatın gerçekleştiği dönem beyannamesinin “indirim” satırlarına dahil
edebileceği, ancak bu hususun vergi dairesine bildirilmesi gerektiği
açıklanmıştır.
Bu durum, KDV Kanununun geçici 17 nci maddesi kapsamında ihraç kaydıyla teslim yapan
mükelleflerin, 39 Seri No.lu KDV Genel Tebliğindeki
açıklamaya uygun olarak, tecil edilemeyen vergi tutarını ihracatın
gerçekleşmesinden sonra, ancak YMM tasdik raporunun ibrazından önce indirim
hesaplarına alabilecekleri yorumlarına yol açmıştır.
Bu yorumlara dayanarak,
dahilde işleme izin belgesi (DİİB) sahibi ihracatçılara KDV Kanununun geçici 17
nci maddesi kapsamında ihraç kaydıyla mal teslim eden
mükelleflerin, bu teslimler nedeniyle tecil edilemediği için iadesi gereken
katma değer vergisini, yukarıda işaret edilen 39 Seri No.lu KDV Genel Tebliğine göre alıcı tarafından
düzenlettirilecek YMM tasdik raporunun ibraz edilmesi beklenmeden, ihracatın
gerçekleştiği dönemde indirim konusu yaptıkları
anlaşılmıştır.
Yukarıda yer alan açıklamalar
çerçevesinde, bu Tebliğin yayımlandığı tarihten önce KDV Kanununun geçici 17
nci maddesi kapsamında yapılan teslimler için geçerli
olmak üzere, aşağıdaki şekilde hareket edilmesi uygun görülmüştür.
- KDV Kanununun geçici 17 nci
maddesi kapsamındaki ihraç kaydıyla teslimlerden doğan iade tutarının, ihracatın
belge sahibi tarafından gerçekleştirildiği dönemde veya bu dönemden sonra
indirim konusu yapılmış olması,
-
83 Seri No.lu KDV Genel Tebliğine göre düzenlenecek
YMM tasdik raporunun süresi içinde ibraz edilmiş olması,
-
İndirim hesaplarına alınan KDV tutarının bu rapordaki bilgilere uygun
olması,
halinde, ihracatın gerçekleşmesinden
sonra YMM tasdik raporunun ibrazı beklenmeden indirim konusu yapılan iade
tutarları için 39 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin (D)
bölümünün 4 ve 5 inci paragraflarındaki açıklamalar çerçevesinde işlem
yapılacaktır. (Tebliğde atıf yapılan beyanname satırlarının yeni
beyannamelerdeki karşılıklarının esas alınacağı tabiidir.)
Öte yandan, bu Tebliğin yayımlandığı
tarihten sonra Kanunun geçici 17 nci maddesi
kapsamında yapılan teslimlerle ilgili tecil edilemeyen KDV tutarlarının ise YMM
tasdik raporu ibraz edilmeden indirim hesaplarına alınması mümkün
bulunmamaktadır.
3. 2005
YILINDA GERÇEKLEŞEN İNDİRİMLİ ORANA TABİ İŞLEMLERDE İADE
SINIRI
İndirimli orana tabi
işlemlere ilişkin olarak yüklenilen ve indirim yoluyla giderilemeyen katma değer
vergisi için 2004 yılında geçerli olan 9.100 YTL tutarındaki iade talep sınırı,
2002/3606 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca 2005 yılına ilişkin yeniden
değerleme oranında (%9.8) artırılarak 2005 yılı için 10.000 YTL olarak
uygulanacaktır.
Tebliğ
olunur. |