25 2024
Sitemize Hoş Geldiniz...
Üye Girişi
YASAL DAYANAK
4 nolu Gelir Vergisi Sirküleri
Konusu
: Tevkif yoluyla kesilen vergilerin mahsup ve iadesi
Tarihi : 28.10.2003
Sayısı : GVK- 4/2003-4 / Tevkif Yoluyla Kesilen Vergilerin Mahsuben İadesi -1
İlgili olduğu maddeler : Gelir Vergisi Kanunu Madde 94 ve 121
Devlet Harcama Belgeleri Yönetmeliği Madde 52
İlgili olduğu kazanç türleri : Ücret, serbest meslek kazancı ve gayrimenkul sermaye iradı

1- Giriş :

Yıllık gelir vergisi beyannamesinde ücret, serbest meslek kazancı ve/veya gayrimenkul sermaye iradı beyan eden mükelleflerin, bu gelir unsurlarından tevkif suretiyle kesilen vergileri yıllık beyanname üzerinden hesaplanan gelir vergisinden mahsup ettikten sonra kalan kısım için ileride doğacak vergi borçlarına mahsup edilmesi talebinde bulunmaları halinde, bu taleplerinin mahsuben iade olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği ile mahsuben iade olarak değerlendirilmesi durumunda, mahsubun hangi tarih itibariyle yapılacağı hususları Bakanlığımıza iletilmiş olup, bu sorulara ilişkin yapılan açıklamalar sirkülerin konusunu oluşturmaktadır.
2- Vergi Tevkifatının Mahsuben İadesi ile İlgili Hükümler:

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun “Vergi tevkifatının mahsubu” başlıklı 121 inci maddesinde, “Yıllık beyannamede gösterilen gelire dahil kazanç ve iratlardan bu Kanuna göre kesilmiş bulunan vergiler, beyanname üzerinden hesaplanan Gelir Vergisine mahsup edilir.

Mahsubu yapılan miktar Gelir Vergisinden fazla olduğu takdirde aradaki fark vergi dairesince mükellefe bildirilir ve mükellefin tebliğ tarihinden itibaren bir yıl içinde müracaatı üzerine kendisine ret ve iade olunur.” hükmü yer almaktadır.

Söz konusu hükme göre red ve iadelerin hangi ilke ve esaslara göre yapılacağı Devlet Harcama Belgeleri Yönetmeliğinin 52 nci maddesi ile 169, 194, 233, 241 ve 248 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğlerinde yer almaktadır.

Devlet Harcama Belgeleri Yönetmeliğinin 52 nci maddesinin birinci fıkrasının “Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarına Göre Yapılacak İadelere İlişkin Esaslar”a ait (2) numaralı bendinde, “Beyannamesinde ücret, serbest meslek kazancı ve/veya gayrimenkul sermaye iradı bulunan mükelleflerin, sadece bu gelir unsurlarından kesilen vergilerin gelir vergisi dışındaki vergilere mahsuben iadesinde; kesintiyi yapan vergi sorumlularının adı, soyadı veya ünvanı, bağlı oldukları vergi dairesi ve hesap numaraları ile kesintiye esas alınan tutarları, kesilen vergileri ve kesinti yapılan dönemleri gösteren bir icmal tablosunu yıllık beyannamelerine eklemeleri yeterlidir. Ancak, belirtilen kesintilerin mahsuben iade sonrasında kalan kısmının nakden iadesinde, kesilen vergilerin vergi sorumlusu adına tahakkuk ettirildiğine ilişkin ilgili saymanlığın yazısı ödeme belgesine bağlanır.” hükmüne yer verilmiştir.

Konu ile ilgili olarak 01.03.2001 tarih ve 24333 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 241 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinde “... 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu gereğince yıllık beyanname veren mükelleflerden, beyannamelerinde ücret, serbest meslek kazancı ve/veya gayrimenkul sermaye iradı bulunan mükelleflerin, bu gelir unsurları nedeniyle tevkif suretiyle kesilen vergileri öncelikle beyanname üzerinden hesaplanan gelir vergisine mahsup edilecek; bu mahsuplar sonunda kalan kısmının diğer vergi borçlarına mahsubu talep edildiğinde ise, mükellefler yıllık beyannamelerine;

-Tevkifatı yapan vergi sorumlularının adı, soyadı veya ünvanın, bağlı oldukları vergi daireleri ve hesap numaralarının,

-Tevkifata esas alınan brüt tutarların,

-Tevkif edilen vergi ve varsa fon payı tutarlarının,

-Tevkifat yapılan vergilendirme dönemlerinin,

gösterildiği bir icmal tablosunu imzalayarak ekleyecekler ve mahsuben iade talepleri bu tabloya göre yerine getirilecektir...” ifadelerine yer verilmiştir.

Tebliğin izleyen bölümlerinde, belirtilen gelir unsurlarından tevkif suretiyle kesilen vergilerin yıllık beyanname üzerinden hesaplanan gelir vergisine mahsup edildikten sonra kalan kısmının nakden iadesi veya bir kısmının mahsuben bir kısmının ise nakden iade talep edilmesi durumunda yukarıda açıklanan icmal tablosundan başka kesilen vergilerin tamamı için bu vergilerin vergi sorumlusu adına tahakkuk ettiğini gösteren ilgili saymanlık yazısının onaylı birer örneğinin aranacağı açıklanmıştır.

Bu hükümlere göre, ücret, serbest meslek kazancı ve/veya gayrimenkul sermaye iradı beyan eden mükelleflerin, bu gelir unsurlarından tevkif edilen vergileri yıllık beyanname üzerinden hesaplanan gelir vergisinden mahsup ettikten sonra kalan kısım, bu farkın vergi dairesince mükellefe bildirilmesi ve mükellefin tebliğ tarihinden itibaren bir yıllık süre içerisinde yazılı müracaat etmek (Yıllık beyannamenin ilgili satırında iade edilecek tutarın gösterilmesi de yazılı müracaat sayılır.) şartıyla kendilerine nakden ve/veya mahsuben iade edilmektedir.

Öte yandan, mükelleflerin muaccel hale gelmiş vergi borçlarına mahsuben iade talep edebilecekleri gibi ileride doğacak vergi borçlarına da mahsuben iade talebinde bulunmaları mümkündür. Bu konuda yasal bir engel bulunmamaktadır.

3- İleride Doğacak Vergi Borçlarına Mahsup Talebinde Bulunulması:

Mükelleflerin muaccel hale gelmiş vergi borçlarının yanında ileride doğacak vergi borçlarına da mahsup talebinde bulunmaları halinde, bu talebin “mahsuben iade” kapsamında değerlendirilmesi ve mahsup işleminin yukarıda içeriği belirtilen icmal tablosuna göre yerine getirilmesi, dolayısıyla nakden iadelerde aranan “kesilen vergilerin tahakkuk ettiğini gösteren ilgili saymanlık yazısı” nın onaylı bir örneğinin ibrazının istenilmemesi gerekir.

Ancak, mükelleflerin ileride doğacak vergi borçlarına mahsup talebinde bulunmalarından sonra, mahsup süreci tamamlanmadan arta kalan tutarla ilgili olarak nakden iade talebinde bulunmaları halinde tevkif yoluyla kesilen vergilerin tamamı için bu vergilerin vergi sorumlusu adına tahakkuk ettiğini gösteren ilgili saymanlık yazısının onaylı birer örneğinin ibraz edilmesi gerektiği tabiidir.


4- Mahsuben İade Talebi Sonrasında Mahsup İşleminin Yapılacağı Tarih:

Muaccel hale gelmiş veya ileride doğacak vergi borçları için mahsuben iade talebiyle ilgili mahsup işleminin hangi tarihte yapılacağı gecikme zammı uygulaması açısından önem arz etmektedir.

Buna göre, mükellefler tarafından muaccel hale gelmiş vergi borçlarına mahsup talebinde bulunulması halinde, mahsup işleminin dilekçe ve eklerinin tamamlanmış olarak verildiği tarih itibariyle yerine getirilmesi gerekir. Mükelleflerin ileride doğacak vergi borçlarına mahsup talebinde bulunmaları durumunda ise, bu işlemin bu vergilerin muaccel hale geldiği tarih itibariyle mahsuben iade hükümlerine göre yerine getirilmesi gerekmektedir.

Osman ARIOĞLU

Gelirler Genel Müdürü


Önceki Sayfa

Mevzuattaki GelişmelerPratik BilgilerDuyurularMali TakvimFaydalı LinklerSoru CevapDöviz Kurları Arşiviİdealist
Copyright © 2003 İdeal Yeminli Mali Müşavirlik Ltd.Şti. Yasal uyarı için tıklayınız.
Web Tasarım Ardemsoft