“6) 25/2/2003 tarihli ve 4811
sayılı Vergi Barışı Kanununun 18 inci maddesinin (1) numaralı fıkrasında yer
alan "her ay için ayrı ayrı %10 fazlası ile" ibaresi "her ay için ayrı ayrı %5
fazlası ile”,
“GEÇİCİ MADDE
4- ...
25.2.2003 tarihli ve 4811 sayılı
Vergi Barışı Kanununun 2 nci maddesinin (1) numaralı fıkrasının (c) bendi ile
(5) numaralı fıkrası ve 7, 8, 9, 11, 12, 13, 17, 19 uncu maddeleri hariç olmak
üzere, anılan Kanuna göre ödenmesi gereken taksitlerden, bu maddenin yürürlüğe
girdiği tarihe kadar ödenmemiş olanların, aynı Kanunun 18 inci maddesinde
öngörülen oranda hesaplanacak fazlasıyla birlikte Eylül 2004 ayı sonuna kadar
ödenmesi halinde, 4811 sayılı Kanun hükümlerinden yararlandırılır. Bu takdirde,
ödeme süresi uzatılan taksitler için anılan Kanunun 18 inci maddesinin son
taksit için öngördüğü bir aylık ek süre hükmü uygulanmaz.
Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce anılan Kanun
hükümlerine göre taksit ödeme süresi sona ermiş olması nedeniyle cebren ya da
rızaen tahsil edilen tutarlar, tahsil edildikleri tarihler ve yukarıdaki fıkra
hükmü dikkate alınarak 4811 sayılı Kanuna göre hesaplanan taksitlere en eski
vadeli olan taksitten başlamak üzere mahsup edilir ve fazla ödenen tutarlar 6183
sayılı Kanunun 23 üncü maddesine göre red ve iade edilir.”
4811 sayılı Kanuna yönelik bu düzenlemeler aşağıdaki
esaslar çerçevesinde uygulanacaktır.
II – UYGULAMAYA
İLİŞKİN AÇIKLAMALAR
A- GEÇ ÖDEME
ZAMMI ORANINA İLİŞKİN UYGULAMALAR
4811 sayılı
Kanunun 18 inci maddesinde yapılan ibare değişikliği ile anılan Kanun kapsamında
yapılandırılan ancak, Kanunda belirtilen taksit süreleri içerisinde ödenmemesi
nedeniyle taksit tutarlarıyla birlikte tahsili gereken geç ödeme zammı oranı,
Kanunun yayımını izleyen aybaşından geçerli olmak üzere %10’dan %5’e
düşürülmüştür.
Buna göre, anılan
değişikliği içeren 5228 sayılı Kanun 31.07.2004 tarihinde Resmi Gazetede
yayımlanarak yürürlüğe girdiğinden söz konusu oran değişikliği de 01.08.2004
tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Bu itibarla, 5228
sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesi çerçevesinde ödeme süresi uzatılan Vergi
Barışı Kanunu taksitlerine 31.07.2004 tarihine kadar (bu tarih dahil) %10, 01.08.2004 tarihinden itibaren %5 oranında geç ödeme zammı hesaplanacaktır.
Ancak, 31.07.2004 tarihi resmi tatile rastladığından, 02.08.2004
tarihinde yapılan ödemelerde, Temmuz/2004 ayı için %10 oranında geç ödeme zammı
aranılacak, Ağustos/2004 ayı için ayrıca geç ödeme zammı
hesaplanmayacaktır.
Örnek:1- Anamur Vergi
Dairesi Müdürlüğü mükelleflerinden (A), 4811 sayılı Kanunun 2/1-a maddesi
kapsamında taksitlendirilen borçlarından, Nisan/2004 ayına ait taksit tutarı
olan 5 milyar lirayı 16 Ağustos 2004 tarihinde ödemiştir. Bu ödeme ile birlikte
adı geçen mükelleften Mayıs/2004 ila Ağustos/2004 ayları için 4 aylık geç ödeme
zammının tahsili gerekmektedir.
Buna göre geç
ödeme zammı;
01.05.2004-31.07.2004 tarihleri arasında her
ay için ayrı ayrı %10 oranı,
01.08.2004-16.08.2004 tarihleri arasındaki geçen süre için ise %5 oranı
dikkate alınarak hesaplanacaktır.
Bu
durumda;
-01.05.2004-31.07.2004 tarihleri arasındaki
süre için (5.000.000.000 x 3 x %10=) 1.500.000.000.-TL,
-
01.08.2004-16.08.2004 tarihleri arasındaki süre için (5.000.000.000 x 1 x %5=)
250.000.000.-TL,
olmak üzere toplam
1.750.000.000.-TL geç ödeme zammı hesaplanması gerekmektedir.
Örnekte Nisan/2004 ayında ödenmesi gereken taksit tutarına
ilişkin açıklamalar yapılmış olup Haziran/2004 ayında ödenmesi gereken taksit
tutarı için de aynı şekilde hesaplama yapılacağı tabiidir.
B- ÖDEME SÜRESİ UZATILAN TAKSİTLERE İLİŞKİN
UYGULAMALAR
4811 sayılı Kanun
kapsamında yapılandırılan borçların muhtelif ödeme süreleri bulunmaktadır.
Kanunun her bir maddesi itibarıyla taksit ödeme süreleri 1 Seri No.lu Vergi
Barışı Kanunu Genel Tebliğinde açıklanmıştır.
5228
sayılı Kanunla ödeme süresi uzatılan taksitler, ekli tabloda (Ek-1)
gösterilmiştir.
5228 sayılı
Kanunla yapılan düzenleme, 4811 sayılı Kanun hükümlerinden yararlanmak üzere
anılan Kanunda öngörülen süre ve şekilde başvuruda bulunmuş olan mükelleflerin,
ödeme planına bağlanan borçlarının taksit ödeme sürelerinin uzatılmasına yönelik
olup bu düzenlemeden
yararlanmak isteyen mükelleflerden ayrıca yazılı başvuru
aranılmayacaktır.
5228 sayılı
Kanunla, Vergi Barışı Kanununun 2 nci maddesinin (1) numaralı fıkrasının (c)
bendi ile (5) numaralı fıkrası ve 7, 8, 9, 11, 12, 13, 17, 19 uncu maddeleri ile
belirlenen ödeme süreleri uzatılmamıştır. Bu maddelerin uygulaması ile ilgili
olarak, daha önce yayımlanmış olan Vergi Barışı Kanunu Genel Tebliği ve İç
Genelgelerinde yapılan açıklamalar çerçevesinde işlem tesis
edilecektir.
5228 sayılı Kanunla ödeme süresi uzatılan
taksitlere ilişkin özellik arz eden hususlar 4811 sayılı Kanunun ilgili
maddeleri itibarıyla aşağıda belirtilmiştir.
1- 4811 Sayılı Kanunun 2 ve 3 üncü Maddeleri
4811
sayılı Kanunun 2 nci maddesi ile kesinleşmiş kamu alacaklarına, 3 üncü maddesi ile de kesinleşmemiş veya dava safhasında bulunan kamu
alacaklarına ilişkin
düzenlemeler yapılmış olup 2 nci maddenin (1) numaralı fıkrasının ( c ) bendi
ile (5) numaralı fıkrası hariç olmak üzere anılan maddelere göre ödenmesi
gereken taksit sayısı 9, son taksite ait ödeme süresi de Haziran/2004 ayı olarak
belirlenmiştir.
5228 sayılı Kanun
ile 4811 sayılı Kanunun 2 ve 3 üncü maddelerinde 9 taksit olarak ödenmesi hükme
bağlanan alacakların taksit
ödeme süreleri Eylül/2004 ayı sonuna kadar uzatılmıştır.
Buna göre, anılan maddelere göre 9 eşit taksitte ödenmek
üzere ödeme planına bağlandığı halde taksit ödeme sürelerinde ödenmeyen
alacakların, 4811 sayılı Kanunun 18 inci maddesine göre hesaplanacak
geç ödeme zammıyla birlikte
Eylül/2004 ayı sonuna kadar ödenmesi halinde Kanun hükmünden yararlanılacaktır.
2- 4811 Sayılı Kanunun 5 inci
Maddesi
4811 sayılı Kanunun “İnceleme ve tarhiyat
safhasında bulunan vergiler” başlıklı 5 inci maddesi ile madde hükmüne göre
hesaplanan tutarın ihbarnamenin tebliğini izleyen aydan başlamak üzere 12 ayda 6
eşit taksitte ödenmesi gerekmektedir.
5228 sayılı
Kanunla düzenlenen süre uzatımı, anılan madde çerçevesinde ödeme planına
bağlanan ve bu Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla 12 aylık ödeme süresi sona
eren taksitler ile 12 aylık ödeme süresi Ağustos/2004 ayı sonunda biten ödeme
planlarını kapsamaktadır. Son taksit ödeme süresi Eylül/2004 ayına rastlayan
hallerde ise 4811 sayılı Kanunun 18 inci madde hükmünün uygulanacağı
tabiidir.
4811 sayılı Kanunun 5 inci maddesine göre
ödeme planına bağlanan ve Eylül/2004 ayı itibarıyla, 12 aylık taksit ödeme
süresi sona ermemiş taksitlerin ödeme süresinde herhangi bir değişiklik
bulunmamakta ve bu taksitlerin 4811 sayılı Kanunun 18 inci maddesi hükmü
çerçevesinde ödenmesi mümkün bulunmaktadır.
Örnek:2- Emirdağ
Vergi Dairesi Müdürlüğü
mükelleflerinden (B)’nin Ağustos/2000 dönemi hesapları gelir (stp) vergisi
açısından incelenmiş ve bu döneme ilişkin olarak tarh edilen vergi ve kesilen
cezaya ilişkin ihbarname 07.08.2003 tarihinde tebliğ edilmiştir.
Mükellef 4811 sayılı Kanunun 5 inci maddesinden yararlanmak
üzere süresinde başvuruda bulunmuş ve anılan maddeye göre hesaplanan tutarlar;
ilk taksit Eylül/2003 ayından başlamak üzere sırasıyla Kasım/2003, Ocak/2004,
Mart/2004, Mayıs/2004, Ağustos/2004 aylarında ödenmek üzere ödeme planına
bağlanmıştır.
5228 sayılı Kanunun yayımlandığı tarih
itibarıyla mükellef ilk dört taksiti süresinde ödemiş diğer taksitleri
ödememiştir.
Buna göre mükellefin;
-
Mayıs/2004 taksitini;
01.06.2004-31.07.2004 tarihleri arasındaki süre için aylık %10,
01.08.2004-30.09.2004 tarihleri arasındaki süre için aylık
%5,
- Ağustos/2004 taksitini;
01.09.2004-30.09.2004 tarihleri arasındaki süre için aylık
%5
oranında hesaplanacak geç ödeme zammıyla
birlikte Eylül/2004 ayı sonuna kadar ödemesi mümkün bulunmaktadır.
Örnek:3- Örnek (2)’de belirtilen mükellefe vergi ve cezaya ilişkin ihbarnamenin
10.02.2004 tarihinde tebliğ edildiği varsayıldığında, 4811 sayılı Kanunun 5 inci
maddesine göre hesaplanan tutarlar; ilk taksit Mart/2004 ayından başlamak üzere
sırasıyla Mayıs/2004, Temmuz/2004, Eylül/2004, Kasım/2004, Şubat/2005 aylarında
ödenmek üzere ödeme planına bağlanacaktır.
5228
sayılı Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla mükellef ilk iki taksiti süresinde
ödemiş, diğer taksitler için henüz bir ödemede bulunmamıştır.
5228 sayılı Kanun bu mükellefin örnekte verilen ödeme
planında belirlenen taksit ödeme sürelerinde herhangi bir değişiklik
yapmamaktadır.
Buna göre,
mükellefin 4811 sayılı Kanunun 18 inci maddesi uyarınca;
- Temmuz/2004 ayına ait üçüncü taksiti de dahil olmak üzere
4 üncü ve 5 inci taksitlerini, son taksit ödeme süresi (Şubat/2005 ayı) sonuna
kadar,
- Şubat/2005 ayında ödemesi gereken son
taksitini ise Mart/2005 ayı sonuna kadar,
her ay ve kesri
için ayrı ayrı %5 oranında hesaplanacak geç ödeme zammıyla birlikte ödeme imkanı
bulunmaktadır.
3- 4811 Sayılı
Kanunun 6 ncı Maddesi
a- Pişmanlıkla
Beyan
4811 sayılı Kanunun 6 ncı maddesinin (1)
numaralı fıkrasının (a) bendinde, Kanunun kapsadığı dönemlere ilişkin olarak
Şubat/2003 ayı sonuna kadar (Kanunun 21 inci maddesinin Bakanlığımıza verdiği
yetkiye istinaden 21 Nisan 2003 günü mesai bitimine kadar) Vergi Usul Kanununun
371 inci maddesine göre beyan edilen matrahlar üzerinden tarh ve tahakkuk
ettirilen vergilerin tamamı ile hesaplanacak pişmanlık zammının ve kesilen
usulsüzlük cezasının ayrı ayrı %10’unun; 6 eşit taksitte Şubat (Kanunun 21 inci
maddesinin Bakanlığımıza verdiği yetkiye istinaden 21 Nisan 2003 günü mesai
bitimine kadar), Nisan, Haziran, Ağustos, Ekim, Aralık 2003 ayları sonuna kadar
tamamen ödenmesi şartıyla pişmanlık zammı ve usulsüzlük cezasının kalan %90’ının
tahsilinden vazgeçileceği belirtilmektedir.
5228
sayılı Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla madde hükmüne göre ödenmesi gereken
taksitlerin tamamının ödeme süresi sona ermiştir.
Bu
durumda 4811 sayılı Kanunun 6/1-a maddesine göre pişmanlık hükümlerine göre
beyan edilip ödenmesi gerektiği halde ödenmemiş olan taksitlerin tamamının
Eylül/2004 ayı sonuna kadar Kanunun 18 inci maddesine göre hesaplanacak geç
ödeme zammıyla birlikte ödenmesi halinde madde hükmünden
yararlanılacaktır.
5228 sayılı
Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla madde hükmüne göre ödenmesi gereken
taksitlerin ödenmemiş olması nedeniyle madde hükmünden yararlanma hakkını
kaybeden mükellefler ile ilgili olarak 1 Seri No.lu Vergi Barışı Kanunu Genel
Tebliğinde belirtildiği şekilde pişmanlık hükümleri ihlal edilmiş sayılarak 213
sayılı Vergi Usul Kanunu hükümleri çerçevesinde yapılan işlemler iptal edilecek,
ödenmemiş taksitlerin Eylül/2004 ayı sonuna kadar ödenmesi şartıyla 4811 sayılı
Kanuna göre işlem tesis edilecektir.
Diğer taraftan,
4811 sayılı Kanunun 6/1-a maddesine göre beyan edilip 5228 sayılı Kanun
hükümlerine göre de tamamen ödenmeyen taksitler için mükellefler ödedikleri
tutar kadar Kanun hükümlerinden yararlanacaktır. Ancak, Kanunun 18 inci
maddesine göre yapılacak hesaplamalar sonucunda ödenmediği tespit edilen tutar
pişmanlıkla beyan edilip ödeme yönünden şartların ihlal edildiği tutar olarak
kabul edilecek ve 213 sayılı Kanun hükümlerine göre işlem yapılacaktır.
Örnek:4- Şereflikoçhisar Vergi Dairesi mükelleflerinden olup işletme
hesabı esasına göre defter tutan mükellef (D), 25 Mart 2002 tarihine kadar
vermesi gereken Şubat/2002 dönemine ait katma değer vergisi beyannamesini 4811
sayılı Kanun hükümlerine göre pişmanlıkla 14 Mart 2003 tarihinde vermiştir.
Şubat 2002 dönemine ait ödenmesi gereken katma değer vergisi tutarı
500.000.000.-TL dır.
Mükellefin 4811
sayılı Kanuna göre, vergi aslı olan 500.000.000.-TL, Pişmanlık Zammının %10’u
olan 42.000.000.-TL; Usulsüzlük Cezasının %10’u olan 990.000.-TL olmak üzere
toplam 542.990.000.-TL ödemede bulunması gerekmektedir.
Mükellef ilk iki taksitini süresinde, üç ve dördüncü taksitlerini de 5228
sayılı Kanunla yapılan düzenlemeden faydalanarak geç ödeme zammıyla birlikte
ödemiştir. Buna göre, 4811 sayılı Kanuna göre ödenen dört taksit tutarı toplamı
361.994.000.-TL olup mükellef ödediği tutar kadar Kanun hükmünden
yararlanacaktır. Mükelleften tahsil edilen geç ödeme zammının ise herhangi bir
kamu alacağına mahsubu söz konusu olmayıp bütçe geliri olarak kaydedileceği
tabiidir.
Bu durumda, yapılan ödemeden ;
Vergi aslına isabet eden tutar,
Vergi aslı X
Yapılan ödeme tutarı |
|
500.000.000 X
361.994.000 |
= |
333.333.947.-TL |
Ödenmesi gereken
toplam tutar |
|
Pişmanlık zammına isabet eden tutar,
Pişmanlık zammı X
Yapılan ödeme tutarı |
|
|
= |
28.000.052.-TL |
Ödenmesi gereken
toplam tutar |
|
Usulsüzlük cezasına isabet eden tutar,
Usulsüzlük cezası X
Yapılan ödeme tutarı |
|
|
= |
660.001.-TL |
Ödenmesi gereken
toplam tutar |
|
Olarak
bulunacaktır.
4811 sayılı
Kanuna göre mükellefin usulsüzlük cezasına karşılık yaptığı 660.001.-TL ödemenin
toplam 9.900.000.-TL usulsüzlük cezasından terkin edilecek kısmına ilişkin tutar
ise aşağıdaki formülle bulunacaktır.
Usulsüzlük
Cezasından terkin edilecek tutar,
Toplam usulsüzlük
cezası X Ödenen tutar |
|
|
= |
6.600.010.-TL’dır. |
Ödenmesi gereken
toplam tutar |
|
Mükellefin ödediği bu tutarlar için pişmanlık hükümleri geçerli
sayılacak, ödenmemiş tutarlar için 213 sayılı Kanunun 30 uncu maddesinin
dördüncü fıkrası uyarınca kanuni süreden sonra kendiliğinden verilen
beyannameler ile ilgili olarak yapılması gereken işlemler tesis
edilecektir.
Bu durumda, vergi aslından kalan
(500.000.000-333.333.947=) 166.666.053.-TL esas alınarak 213 sayılı Kanuna göre
gecikme faizi ve vergi ziyaı cezası hesaplanacaktır. Hesaplanan vergi ziyaı
cezasının, kesilecek usulsüzlük cezası ile mukayese edileceği
tabiidir.
4811 sayılı Kanuna göre usulsüzlük cezasından
terkin edilecek tutar (6.600.010.-TL) ise hesaplanan vergi ziyaı cezasından veya
kesilecek usulsüzlük cezasından düşülerek tahsili gereken ceza tutarı
bulunacaktır.
Örnekte yapılan hesaplamalarda, 2004 Mali Yılı
Bütçe Kanununun 39 uncu maddesinde yer alan 50.000 lira ve katlarının
küsuratının hesaplarda gösterilmeyeceğine ilişkin hüküm dikkate
alınmamıştır.
b-
Kendiliğinden Verilen Beyannameler
4811 sayılı
Kanunun 6 ncı maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendinde, Kanunun kapsadığı
dönemlere ilişkin olarak Şubat/2003 ayı sonuna kadar (Kanunun 21 inci maddesinin
Bakanlığımıza verdiği yetkiye istinaden 21 Nisan 2003 günü mesai bitimine kadar)
Vergi Usul Kanununun 30 uncu maddesinin dördüncü fıkrasına göre kendiliğinden
verilen beyannameler üzerinden tarh ve tahakkuk ettirilen vergilerin tamamı ile
hesaplanacak gecikme faizinin ve kesilecek vergi cezalarının ayrı ayrı
%20’sinin; 6 eşit taksitte Şubat (Kanunun 21 inci maddesinin Bakanlığımıza
verdiği yetkiye istinaden 21 Nisan 2003 günü mesai bitimine kadar), Nisan,
Haziran, Ağustos, Ekim, Aralık 2003 ayları sonuna kadar tamamen ödenmesi ve dava
açılmaması şartıyla gecikme faizi ile vergi cezalarının kalan %80’inin
tahsilinden vazgeçileceği belirtilmektedir.
5228
sayılı Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla madde hükmüne göre ödenmesi gereken
taksitlerin tamamının ödeme süresi sona ermiştir.
Bu
durumda 4811 sayılı Kanunun 6/1-b maddesine göre kendiliğinden verilen
beyannameler ile ilgili olarak ödenmesi gerektiği halde ödenmemiş olan
taksitlerin tamamının Eylül/2004 ayı sonuna kadar Kanunun 18 inci maddesine göre
hesaplanacak geç ödeme zammıyla birlikte ödenmesi halinde madde hükmünden
yararlanılacaktır.
4811 sayılı
Kanunun 6/1-b maddesine göre beyan edilen tutarların tamamının ödenmemiş olması
halinde mükelleflerin ödedikleri tutar kadar Kanun hükümlerinden
yararlanacakları tabiidir.
4- 4811 Sayılı
Kanunun 15 inci Maddesinin (1) Numaralı Fıkrası
4811
sayılı Kanunun 15 inci maddesinin (1) numaralı fıkrası ile 2886 sayılı Devlet
İhale Kanununun 75 inci maddesi ile 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü
Hakkında Kanuna göre tahsili öngörülen ecrimisillerden, vadesi 31.08.2002
tarihinden önce olduğu halde bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla
ödenmemiş bulunanların tamamı ile bu tutara gecikme zammı yerine bu Kanunun
yürürlüğe girdiği tarihe kadar Devlet İstatistik Enstitüsünün her ay için
belirlediği toptan eşya fiyat endeksinin aylık oranı esas alınarak hesaplanacak
tutarın, altı eşit taksitte Şubat (Kanunun 21 inci maddesinin Bakanlığımıza
verdiği yetkiye istinaden 21 Nisan 2003 günü mesai bitimine kadar), Nisan,
Haziran, Ağustos, Ekim, Aralık 2003 ayları sonuna kadar tamamen ödenmesi, dava
açılmaması veya açılmış davalardan vazgeçilmesi şartıyla ecrimisillere uygulanan
gecikme zamlarının tahsilinden vazgeçileceği hükme bağlanmıştır.
5228 sayılı Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla madde
hükmüne göre ödenmesi gereken taksitlerin tamamının ödeme süresi sona ermiştir.
Bu durumda 4811 sayılı Kanunun 15/1 maddesine göre
ecrimisil alacaklarına ilişkin olarak ödenmesi gerektiği halde ödenmemiş olan
taksitlerin tamamının Eylül/2004 ayı sonuna kadar Kanunun 18 inci maddesine göre
hesaplanacak geç ödeme zammıyla birlikte ödenmesi halinde madde hükmünden
yararlanılacaktır.
III- DİĞER
HUSUSLAR
1- 5228 sayılı Kanunun
geçici 4 üncü maddesinin üçüncü fıkrası ile ikinci fıkra kapsamına giren ve 4811
sayılı Kanun hükümlerine göre taksit ödeme süresi sona ermiş olması nedeniyle
cebren ya da rızaen tahsil edilen tutarların, tahsil edildikleri tarihler
dikkate alınarak anılan Kanun hükümlerine göre hesaplanan taksitlere en eski
vadeli olan taksitten başlamak üzere mahsup edileceği ve fazla ödenen tutarların
6183 sayılı Kanunun 23 üncü maddesine göre red ve iade edileceği hükme
bağlanmıştır.
Bu düzenleme ile 4811 sayılı Kanuna göre
taksitlendirilen ancak, anılan Kanunun öngördüğü sürede ödenmemesi sebebiyle
cebren ya da rızaen tahsil edilen tutarların, 5228 sayılı Kanunla yapılan
düzenleme çerçevesinde 4811 sayılı Kanundan yararlandırılmak üzere mahsubuna
imkan sağlanmıştır.
Bu hükme göre
yapılacak mahsup işlemlerinde, en eski vadeli taksitten başlanılacak ve tahsil
edilen tutarların tahsilat tarihleri de dikkate alınarak 4811 sayılı Kanunun 18
inci maddesi hükmüne göre geç ödeme zammı hesaplanacaktır.
4811 sayılı Vergi Barışı Kanunu, mükelleflerin taleplerine
bağlı olarak uygulanan bir Kanun olduğundan, 4811 sayılı Kanunda öngörülen
taksit ödeme sürelerinde (18 inci madde ile düzenlenen süreler dahil) ödeme
yapmamış olmaları nedeniyle Kanun hükümlerini ihlal etmiş olan ve 5228 sayılı
Kanun hükümlerinden yararlanmak istemeyen mükelleflerden, cebren ya da rızaen
tahsil edilen tutarların mahsubunun, 6183 sayılı Kanunun 47 nci maddesi de
dikkate alınarak yapılacağı tabiidir.
Ancak, 4811 sayılı
Kanunun 18 inci maddesine göre yapılan ödeme veya tahsilatlar Kanun kapsamında
ödeme kabul edildiğinden, bu ödeme veya tahsilatlar için herhangi bir düzeltme
yapılmayacak, tahsil edilen bu tutarlar, 1 Seri No.lu Vergi Barışı Kanunu Genel
Tebliği ile bu tebliğde açıklandığı şekilde mahsup edilecektir.
2- 4811
sayılı Kanuna göre ödenmesi gereken taksitlerin tamamını süresinde ödemeyen ve
5228 sayılı Kanunla getirilen ödeme süresi içerisinde de ödeme yapmayan
mükellefler Kanundan yararlanma haklarını kaybedecektir.
Mükelleflerin 4811 sayılı Kanundan ödedikleri tutar kadar
yararlanma imkanı bulunduğundan, 5228 sayılı Kanun ile verilen ödeme süresi
içinde de taksitlerine karşılık kısmen ödeme yapmaları mümkündür.
3- 5228
sayılı Kanunun yayımlandığı tarihten önce 4811 sayılı Kanuna göre belirlenen
taksitlerden herhangi birini süresinde ödemediği halde izleyen taksitlere
karşılık ödemede bulunan mükelleflerden tahsil edilen tutarlar, vadesi önce
gelen taksitten başlamak ve Kanunun 18 inci maddesine göre geç ödeme zammı
hesaplanmak suretiyle mahsup edilecektir. Ancak, son taksite karşılık taksit
ödeme süresini izleyen ayda geç ödeme zammı ile birlikte yapılan ödemeler
düzeltilmeyecek, bu taksit içerisinde yer alan kamu alacaklarına mahsup
edilecektir. Belirtilen şekilde yapılan mahsuplar sonucunda kalan taksit
tutarlarının 5228 sayılı Kanun ile yapılan düzenleme çerçevesinde ödenme imkanı
bulunduğu tabiidir.
4- 4811 sayılı Kanunun
3 üncü maddesinin (7) numaralı fıkrasında “Bu madde ile 2 nci madde hükmünden
yararlanmak üzere başvuruda bulunan mükellefler, yararlandıkları vergi
türlerinden, taksit ödeme süresince tahakkuk edenleri zor durum olmaksızın
vadesinde ödemedikleri takdirde belirtilen madde hükümlerinden yararlanamazlar.”
hükmüne yer verilmiştir.
1 Seri No.lu Vergi
Barışı Kanunu Genel Tebliğinin II/D bölümünde bu hükme ilişkin açıklamalara yer
verilmiş ve Kanundaki “zor durum hali” ifadesinin 6183 sayılı Kanunun 48 inci
maddesinde geçen “çok zor durum” halini ifade ettiği açıklanmıştır.
4811 sayılı Kanunun bu hükmü, 5228 sayılı Kanun ile
getirilen ödeme süresi içinde de geçerli olup mükelleflerin Kanundan
yararlandıkları vergi türlerinden bu süre içinde tahakkuk edenleri de (zor durum
hali hariç) vadelerinde ödemeleri gerekecektir.
4811
sayılı Kanunun 2 ve 3 üncü maddesinden yararlanan mükelleflerin yararlandıkları
vergi türlerinden daha sonra tahakkuk edenleri zor durum nedeniyle ödeyememeleri
halinde, zor durum hallerinin tespiti ile ilgili müracaatlarını 6183 sayılı
Kanun hükümleri çerçevesinde yapmaları gerektiği tabiidir.
5- 6183
sayılı Kanunun 4179 sayılı Kanunla eklenen Ek 1 inci maddesinin Bakanlar
Kuruluna verdiği yetkiye istinaden, 6.6.2003 tarih ve 25130 sayılı Resmi
Gazete’de yayımlanan 2003/5699 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile 4811 sayılı
Kanun hükümlerine göre taksitlerini vadesinden önce ödeyen mükelleflere tanınan
erken ödeme indirimi, kanuni süreden önce erken ödenen taksitlere
uygulandığından, 5228 sayılı Kanunla getirilen ödeme süresi içinde geç ödeme
zammı ile birlikte yapılan ödemelere uygulanmayacaktır.
Tebliğ olunur
(1) 31.07.2004 gün ve
25539 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.