Bilindiği
gibi, 02.01.2004 tarihli, 25334 Mükerrer sayılı
Resmi Gazete’de yayımlanan 5035 sayılı “Bazı
Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun”un Geçici 46 ncı maddesi ile 506 sayılı
Sosyal Sigortalar Kanununa eklenen Geçici 88 inci maddede, “9.4.2003 tarihli
ve 4842 sayılı
Kanunun 32 nci maddesi ile 80 inci maddeye eklenen ikinci fıkranın yürürlüğe
girdiği tarihe kadar katma değer vergisi iade alacağının prim borçlarına mahsubunu
isteyen işverenler (mükellefler) hakkında, vergi dairesine süresinde başvurmuş
olmaları kaydıyla, Katma Değer Vergisi mevzuatına göre yapılan mahsup talepleri
yerine getirilinceye kadar geçen süre için gecikme zammı uygulanmaz. Uygulanmış
olan gecikme zammı tutarları Kurumun bağlı olduğu Bakanlıkça belirlenecek usul
ve esaslar
çerçevesinde işverenlere nakden veya Kurumun alacaklarına mahsup suretiyle iade
edilir.” hükmü yer almıştır.
Yapılan
bu düzenleme uyarınca,
1-4842
sayılı Kanunun 32 nci maddesiyle 80
inci maddeye eklenen ikinci fıkranın yürürlüğe girdiği tarihe (24.04.2003)
kadar katma değer vergisi iade alacağının prim borçlarına mahsubunu isteyen
işverenlerin (mükelleflerin), gerek ilgili vergi dairesine primlerin
ödenmesi gereken sürede başvurduklarını, gerekse başvurunun yapıldığı ay
içerisinde katma değer vergisi iadesi alacağı bulunduğunu vergi dairesinden
alınacak bir yazı ile kanıtlanması istenilecektir.
Bu
hususların kanıtlanması halinde, katma değer vergisi mevzuatına göre yapılan
mahsup talepleri yerine getirilinceye kadar geçen süre için gecikme zammı
uygulanmayacak, KDV iadesi alacağının vergi dairesince Kurumumuz hesaplarına
geç aktarılması nedeniyle tahsil edilmiş gecikme zammı tutarları ise
işverenlerin varsa
Kurumumuza olan borçlarına mahsup edilecek, borçları yoksa bu defa
işverenlere nakden iade edilecektir.
Örnek:2002/Mart
ayına ilişkin olup, 2002/Nisan ayı
sonuna kadar ödenmesi gereken prim borcunun KDV iade alacağından mahsubunu
isteyen işverenin mahsup işleminin yapılması için 2002/Nisan ayı
içerisinde ilgili vergi dairesine başvurduğu ve aynı işverenin 2002/Nisan ayında
KDV iade alacağının bulunduğunu ilgili vergi dairesinin yazısı ile belgelemesi
halinde, KDV iade alacağının prim borcuna mahsubu (vergi dairesince paranın
Kurumumuz hesabına aktarılması işlemi)
2002/Haziran ayında yapılmış ise, 2002/Mayıs ve Haziran aylarından dolayı
gecikme zammı uygulanmayacak, gecikme zammı uygulanmış ve tahsil edilmişse,
öncelikle işverenin varsa
borçlarına mahsubu yapılacak, borcunun bulunmaması halinde ise, bu defa
işverene iade edilecektir.
2-İşverenlerce,
24.04.2003 tarihinden önceki dönemde prim borçlarının KDV iade alacağından
mahsubunu teminen ilgili vergi dairesine primlerin ödenmesi gereken sürede
başvurulmasına rağmen, başvurunun yapıldığı ayda KDV iade alacağının mevcut
olmadığının ve KDV iade
alacağının sonraki aylarda hak edildiğinin anlaşılması durumunda, alacağın
doğduğu ay da dahil olmak üzere gecikme zammı alınacak, daha sonraki aylar
içinse aktarmanın geç yapılması nedeniyle gecikme zammı uygulanmayacaktır.
Örnek:
2002/Haziran, Temmuz ve Ağustos ayına ait prim belgelerinden kaynaklanan prim
borçlarından dolayı 2002/Eylül ayında mahsup talebinde bulunan bir işverenin üç
aylık borçlarını karşılayacak tutarda KDV iade alacağının 2002/Ekim ayında
doğmuş olması halinde, paranın mahsup işlemi 2002/Kasım ayında yapılmış ise,
2002/Haziran, Temmuz ve Ağustos aylarına ilişkin prim borçlarından dolayı (2002/Haziran
ayı primi için % 21, 2002/Temmuz ayı primi için% 14 ve 2002/Ağustos ayı için de % 7) gecikme zammı uygulanacaktır.
Dolayısıyla,
13.11.2003 tarihli, 16-302 Ek sayılı
Genelgenin 3 üncü maddesinin dördüncü paragrafındaki açıklama 02.01.2004
tarihinde yürürlüğe giren 5035 sayılı
Kanun ile getirilen yeni düzenleme gereğince bu şekilde değiştirilmiştir.
3-13.11.2003
tarihli, 16-302 Ek sayılı
Genelgede de belirtildiği gibi, 506 sayılı
Kanunun 80 inci maddesine 4842 sayılı
Kanunla eklenen fıkra ile, 24.04.2003 tarihinden itibaren katma değer
vergisi iade alacağının mahsubunda, prim borçlarının ödeme süresi 15 gün
uzatılmış, dolayısıyla primlerin ödenmesi gereken yasal süre,
primin ilişkin olduğu ayı takip eden ay sonu (vade) yerine, bu ayı (vadeyi)
takip eden ayın 15’i olarak değiştirilmiştir.
Buna
göre, 24.04.2003 tarihinden sonra yapılacak mahsup taleplerine ilişkin
uygulamada, cari ay prim borçlarının ödeme süresi 45 gün olarak dikkate
alınacaktır.
Ancak, 506 sayılı
Kanunun 80 inci maddesine birinci fıkradan sonra gelmek üzere 4842 sayılı
Kanunun 32 nci maddesiyle eklenen fıkrada, KDV iade alacağının prim borçlarına
mahsubu için Kurumumuza başvuruda bulunulup bulunulmayacağı ve başvuru süresi
konusunda herhangi bir hükme yer verilmediğinden, mahsubu talep edilen
cari ay prim borcu ile ilgili olarak alacak tutarı, ilgili vergi dairesince 45
gün içinde Kurumumuz hesabına
aktarılmış ise, işverenin Kurumumuza bu süre içinde başvurusunun olup olmadığı
üzerinde durulmayacaktır.
4-
13.11.2003 tarihli, 16-302 Ek sayılı
Genelgede belirtildiği gibi, Kurumumuza olan borçlarını KDV iade alacaklarından
mahsup ettirmek isteyen işverenlere ilgili vergi dairesine ibraz edilmek üzere
Ünitelerimizce borç döküm formunun düzenlenmesi gerekmekle birlikte, bazı
işverenlerce borç döküm formu yerine Kurumumuzdan alınan tahakkuk fişi ile
doğrudan ilgili vergi dairesine başvurularak mahsup talep edildiği takdirde,
ilgili vergi dairesince de kabul edilmesi kaydıyla sadece cari
ay prim borçları için geçerli olmak üzere mahsup işlemlerinde prim tahakkuk
fişinin kullanılması mümkün bulunmaktadır.
Ancak,
cari ay prim borçları dışında yasal süresi
geçirilmiş prim borçlarının da mahsubunun yaptırılmak istenmesi durumunda
borçların ferilerinin (gecikme zammı, kanuni faiz vd.) hesaplanması
gerektiğinden, eskiden olduğu gibi işverenlerin talebine istinaden
Ünitelerimizce borç döküm formu düzenlenmesine devam edilecektir.
Bilgi
edinilmesini, gereğinin buna göre yapılmasını rica ederiz.