3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun uygulamasına
ilişkin sirkülerleri birleştirilen 60 KDV No.lu Sirkülerine "3.4. Taşımacılık
İstisnası" bölümü başlığıyla birlikte aşağıdaki şekilde yeniden
düzenlenmiştir.
"3.4. Taşımacılık İstisnası
3.4.1. İstisnanın Kapsamı
KDV Kanununun 14/1 maddesine göre, transit ve Türkiye ile
yabancı ülkeler arasında yapılan taşımacılık işlerinde, Bakanlar Kurulu
tarafından belirlenecek taşıma işleri vergiden müstesnadır. Bu hükmün verdiği
yetkiye dayanılarak yayımlanan 24/12/1984 tarih ve 84/8889 sayılı Bakanlar
Kurulu Kararı ile transit ve Türkiye ile yabancı ülkeler arasında deniz, hava,
kara ve demiryolu ile yapılan yük ve yolcu taşıma işleri KDV'den istisna
edilmiştir.
Söz konusu istisnanın uygulamasına ilişkin 11, 24, 25, 33, 81
ve 91 Seri No.lu KDV Genel Tebliğlerinde açıklamalar yapılmıştır.
İstisna kapsamına; yabancı bir ülkede başlayıp Türkiye'den
geçerek yabancı bir ülkede sona eren, yabancı bir ülkede başlayıp Türkiye'de
sona eren ve Türkiye'de başlayıp yabancı bir ülkede sona eren taşıma işleri
girmektedir.
İstisna kapsamına giren taşıma faaliyetlerinin tamamının veya
bir kısmının başka taşımacılara yaptırılması halinde, gerek taşıma işini
yaptıran firmaya karşı muhatap olarak işi yüklenen organizatör firmanın, gerekse
ikinci derece yüklenici olarak fiili nakliyeyi gerçekleştiren firmanın bu
faaliyetleri istisna kapsamına girdiğinden her iki faaliyet de vergiye tabi
olmayacaktır. Ancak ikinci derece yüklenicinin taşıma faaliyetinin Türkiye
içinde başlayıp bitmesi halinde bu işlerin vergiye tabi olacağı açıktır.
3.4.2. İstisnanın Tevsiki
KDV Kanununun 37/1 inci maddesinde aksine hüküm bulunmadıkça
mükelleflerin gerçek usulde vergilendirileceği, 40/1 inci maddesinde de katma
değer vergisinin mükelleflerin yazılı beyanları üzerine tarh olunacağı hükme
bağlanmıştır.
Bu itibarla, KDV uygulamasında gerçek usulde vergilendirme esas
olup, bu usule göre vergi, mükelleflerin beyanı üzerine tarh edilmekte ve
tahakkuk ettirilmektedir. Ayrıca, 1/1/2008 tarihinden itibaren tüm KDV
mükellefleri e-beyanname kullanmak suretiyle işlemlerini beyan etmekte olup,
beyannamede yüklenilen KDV gösterilip gösterilmediğine bakılmaksızın
mükelleflerden e-beyanname ekinde herhangi bir liste veya belge talep
edilmemektedir.
Diğer taraftan, mükellefin beyanının gerçek durumu yansıtmadığı
yönünde vergi dairesinde bir tereddüt oluşması halinde mükelleften işlemlerini
tevsik etmesi istenebilecektir.
Buna göre, KDV beyannamesinde istisna olarak beyan edilen bir
taşımacılık işinin istisna olduğu, Vergi Usul Kanununun 3 üncü maddesine göre,
yemin hariç her türlü delille ispatlanabilir. Dolayısıyla, istisna kapsamında
beyan edilen uluslararası taşımacılık faaliyeti, tereddüt edilmesi halinde,
taşıma işinin niteliğine göre özet beyan veya özet beyana dayanak oluşturan
belgelerle tevsik edilebilecektir.
3.4.3. İade
KDV Kanununun 32 nci maddesi uyarınca, 14 üncü madde
kapsamındaki taşımacılık istisnası ile ilgili fatura ve benzeri vesikalarda
gösterilen KDV, mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanacak KDV den
indirilecektir. Vergiye tabi işlemlerin mevcut olmaması veya hesaplanan verginin
indirilecek vergiden az olması hallerinde indirilemeyen KDV Bakanlığımızca
tespit edilen esaslara göre bu işlemleri yapanlara iade edilmektedir.
Uluslararası taşımacılık istisnası nedeniyle yüklenilen ve
indirim yoluyla telafi edilemeyen vergilerin iadesinin, taşıma faturası ile
indirilecek ve yüklenilen KDV listesinin yanı sıra, taşıma işinin mahiyetine
göre özet beyan veya özet beyana dayanak oluşturan tevsik edici bir belgenin de
eklendiği bir dilekçe ile talep edilmesi gerekmektedir.
Öte yandan, 31/05/2002 tarih ve 24771 mükerrer sayılı Resmi
Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Gümrük Yönetmeliği (mülga), 07/10/2009
tarih ve 27369 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Gümrük Yönetmeliği
(mer'i) ile yürürlükten kaldırılmıştır. Ancak, mer'i Gümrük Yönetmeliğinin
geçici 2 nci maddesi uyarınca, özet beyan ve gümrük beyannamesine ilişkin olarak
1/1/2012 tarihine kadar mülga Gümrük Yönetmeliği hükümleri uygulanmaya devam
edilmiş, 1/1/2012 tarihi itibariyle mer'i Gümrük Yönetmeliği hükümleri
uygulamaya konulmuştur. Bu kapsamda uluslararası taşımacılığa yönelik özet
beyanın elektronik ortamda verilmesi uygulamasına geçilmiştir.
Mer'i Gümrük Yönetmeliğinin 60 ıncı maddesinde, bu Yönetmelikte
aksi belirtilmediği sürece, Türkiye Gümrük Bölgesine getirilen eşya için Gümrük
Kanununun 35/A maddesine göre özet beyan verileceği, 61 inci maddesinde, özet
beyan aranmayacak haller düzenlenmiştir. Yönetmeliğin 63 üncü maddesinde ise,
manifesto veya konşimento bilgilerinin özet beyan olarak bilgisayar veri işleme
tekniği yoluyla gümrük idaresine gönderilmesi durumunda, özet beyana orijinal
manifesto veya konşimentonun eklenmesinin zorunlu olmadığı belirtilmiştir.
Uygulamada da manifesto ve konşimento bilgileri özet beyan olarak elektronik
ortamda gümrük idaresine gönderildiğinden, özet beyana ayrıca manifesto ve
konşimento eklenmemektedir.
Ayrıca, Gümrük Yönetmeliğinin 118 inci maddesinde uluslararası
taşımacılıkta kullanılan taşıma belgeleri düzenlenmiştir. Söz konusu
maddede,
- Deniz yoluyla yapılan taşımalarda geminin kaptanı veya
donatanı veya mümessili tarafından yükletene taşıma belgesi olarak verilen
konşimento,
- Hava taşımalarında, aynı anlamda ve benzeri bilgileri
kapsayan hava konşimentosu,
- Kara nakliyatında taşıyıcılar tarafından konşimento yerine
düzenlenen yük senedi (CMR),
- Demiryolu ile yapılan taşımalarda ise benzeri bilgileri
içeren CIM ve CIV belgeleri
gibi uluslararası kabul görmüş taşıma belgelerinin
kullanılacağı belirtilmiştir.
Dolayısıyla, manifesto veya konşimento bilgilerini içeren özet
beyanın yanı sıra, bu beyana dayanak oluşturan mer'i Gümrük Yönetmeliğinin 118
inci maddesinde yazılı belgelerin de uluslararası taşımacılığı tevsik eden
belgeler olduğu açıktır. Özet beyan verilmeksizin, özet beyana dayanak teşkil
eden belgeler olan deniz taşımacılığında manifesto veya konşimento, hava
taşımalarında manifesto veya hava konşimentosu, kara taşımacılığında kara
manifestosu, tır karnesi veya yük senedi (CMR), demiryolu taşımacılığında ise
CIM ve CIV belgelerinden birisi de iade talebinde kullanılabilecektir.
Öte yandan, transit taşımacılıkta transit rejimine tabi tutulan
eşyaya ilişkin beyanname bilgileri doğrultusunda alınan Transit Refakat
Belgesinin tevsik edici belge olarak kullanılabileceği tabiidir. Ayrıca, mer'i
Gümrük Yönetmeliğinin 61 inci maddesinde yer alan taşımacılığın tevsikine
ilişkin belgelerin de tevsik edici belge olarak kabulü mümkün bulunmaktadır.
Yukarıda sayılan belgeler gümrük idarelerince onaylanmasa dahi
istisna kapsamında işlem yapan mükelleflerin iade taleplerinde tevsik edici
belge olarak kabul edilebilecek; ancak belgelerin içeriği konusunda herhangi bir
tereddüt yaşanması halinde ilgili gümrük idaresinden bilgi
istenebilecektir."
Duyurulur.