Banka ve sigorta muameleleri
vergisinin konusu ve vergiyi doğuran olayı düzenleyen 13/7/1956 tarihli ve 6802 sayılı Gider Vergileri Kanununun 28
inci maddesinde;
“Banka ve sigorta şirketlerinin
10/6/1985 tarihli ve 3226 sayılı Finansal Kiralama
Kanununa göre yaptıkları işlemler hariç olmak üzere, her ne şekilde olursa olsun
yapmış oldukları bütün muameleler dolayısıyla kendi lehlerine her ne nam ile
olursa olsun nakden veya hesaben aldıkları paralar
banka ve sigorta muameleleri vergisine tabidir.
Bankerlerin yapmış oldukları banka
muamele ve hizmetleri dolayısıyla kendi lehlerine her ne nam ile olursa olsun
nakden veya hesaben aldıkları paralar (kendileri veya
başkaları hesabına menkul kıymet alıp satmayı, alım-satıma tavassut etmeyi veya
alıp sattıkları menkul kıymet karşılığı borçları ödemeyi taahhüt etmeyi meslek
haline getirenlerin bu faaliyetleri dolayısıyla lehlerine kalan paralar ile
mevduat faizi vermek veya sair adlarla faiz ve benzeri menfaatler sağlamak üzere
devamlı olarak para toplama işiyle uğraşanların topladıkları paralara
sağladıkları gelir ve menfaatler üzerinden komisyon, ücret, hizmet karşılığı
gibi adlarla aldıkları paralar dahil) da banka
muameleleri vergisine tabidir.
90 sayılı Kanun Hükmünde
Kararnameye göre ikraz işleriyle uğraşanlarla ikinci fıkrada belirtilen muamele
ve hizmetlerden herhangi birini esas iştigal konusu olarak yapanlar bu Kanunun
uygulanmasında banker sayılırlar. Bir şahsın münhasıran altın alım ve satımı ile
uğraşması banker sayılmasını gerektirmez.”
hükümleri yer
almaktadır.
Aynı Kanunun 29 uncu maddesinin birinci fıkrasının (p)
bendinde, arbitraj muameleleri ile Türkiye’de kurulu borsalarda
gerçekleştirilen vadeli işlem ve opsiyon sözleşmelerine
ilişkin muameleler ve bu muameleler sonucu lehe alınan paralar BSMV’den istisna edilmiştir.
Söz konusu Kanunun mükellefi belirleyen 30
uncu maddesine göre BSMV’yi banka ve bankerlerle sigorta
şirketleri öder.
Kanunun 31 inci maddesinde, BSMV
matrahının kural olarak 28 inci maddede yazılı paraların tutarı (lehe alınan
para) olduğu, ancak kambiyo alım ve satım muamelelerinde matrahın kambiyo
satışlarının tutarı olduğu belirtilmiştir.
Kanunun 33 üncü maddesinde ise,
BSMV oranının kambiyo işlemlerinde binde bir, diğer işlemlerde %15 olduğu; ancak
Bakanlar Kurulunun bu oranı bankalar arası mevduat muameleleri, bankalar ile
28/7/1981 tarihli ve 2499 sayılı Sermaye Piyasası
Kanununa göre kurulan aracı kurumlar arasındaki borsa para piyasası muameleleri
ve diğer banka ve sigorta muameleleri için ayrı ayrı
veya birlikte % 1’e, kambiyo muamelelerinde ise sıfıra kadar indirmeye ve
yukarıdaki oranları aşmayacak şekilde yeniden tespit etmeye yetkili olduğu
belirtilmiştir.
Bu maddenin verdiği yetkiye
dayanarak Bakanlar Kurulu;
- Bankalar arası mevduat
muameleleri sonucu lehe alınan paralara ilişkin BSMV oranını 1/9/1998 tarihli ve 23450 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan
98/11591 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile 1/9/1998’den itibaren
%1’e,
- Kambiyo muamelelerinde satış tutarına
ilişkin BSMV oranını 15/4/2008 tarihli ve 26848 sayılı
Resmi Gazete’de yayımlanan 2008/13459 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile
1/5/2008’den itibaren sıfıra,
- Genel
BSMV oranını (Bakanlar Kurulu Kararı ile oranı farklı olarak belirlenmemiş diğer
tüm işlemler için) 2/9/1998’den geçerli olmak üzere
98/11591 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile %5’e indirmiştir.
Bu açıklamalardan anlaşılacağı
üzere, BSMV’de vergiyi doğuran olayın meydana gelmesi
için bir muamele yapılması ve bu muamele sonucu lehe para kalması şartlarının
birlikte gerçekleşmesi gerekmektedir. Dolayısıyla BSMV’de her işlem tek başına bağımsız olarak dikkate
alınmakta ve o işlem sonucu lehe alınan para vergilendirilmektedir. Diğer bir
deyişle, bir işlem neticesinde gelir elde edilmemişse (lehe para kalmamışsa)
BSMV’ye tabi bir matrah da bulunmamaktadır. Bunun
doğal sonucu olarak, BSMV’ye tabi her işlem tek başına
ele alınmakta, işlem sonucunda lehe para kalmışsa BSMV doğmakta, kalmamışsa veya
zarar edilmişse doğmamaktadır. Vergilemede işlem esas alındığından, vergiye tabi
matrah bulunurken, bir işlemden elde edilen gelirden, başka bir işlemden elde
edilen zarar düşülememektedir. Bu durumun, işlemden elde edilen gelirin
hesabında, işlem maliyetlerinin dikkate alınmasına engel olmadığı
tabiidir.
B- Kambiyo
Muameleleri
Türk Parası Kıymetini Koruma
Hakkında 32 Sayılı Kararın 2 nci maddesinin (h)
bendinde döviz (kambiyo); efektif dâhil yabancı parayla ödemeyi sağlayan her
nev’i hesap, belge ve vasıtalar olarak tanımlanmıştır.
Dolayısıyla, kambiyo olarak değerlendirilen söz konusu hesap, belge ve
vasıtaların ana unsur olduğu işlemlerin kambiyo işlemi olarak değerlendirilmesi
gerekmektedir.
Bu kapsamda, dövizin TL veya döviz
ile değişimini öngören ve bir tarafa alım, diğer tarafa da satış
hakkı/yükümlülüğü veren vadeli işlem ve opsiyon
sözleşmelerinde; sözleşme vadesinde söz konusu sözleşme yükümlülüklerinin fiziki
olarak yerine getirilmesi (sözleşmenin fiziki teslim ile sonuçlanması), yani
kambiyo işleminin ana unsur olması durumunda, bu işlemin kambiyo muamelesi
olarak değerlendirilmesi gerekmektedir. Diğer taraftan, sözleşmenin vade
tarihinde tarafların sözleşme dolayısıyla lehe aldıkları parayı hesaplayıp
ödemek suretiyle sözleşmeyi sonlandırmaları halinde, sözleşmenin ana işlem
olarak kabulü gerektiğinden, vadeli işlem ve opsiyon
sözleşmelerinin nakdi uzlaşı ile sonuçlanmasının kambiyo muamelesi kapsamında
değerlendirilmesi mümkün değildir.
6802 sayılı Kanunun 31
inci maddesi uyarınca, kambiyo alım ve satım muamelelerinde döviz satışı ile
birlikte vergiyi doğuran olay gerçekleşmekte ve döviz satış tutarının tamamı
vergiye tabi bulunmaktadır. Ancak, 2008/13459 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı
uyarınca, 1/5/2008 tarihinden itibaren döviz satış
işlemlerinde BSMV oranı sıfır olarak uygulanmaktadır.
Bu nedenle, fiziki
teslimatla sonuçlanan döviz/TL ve döviz/döviz vadeli işlem ve opsiyon sözleşmeleri neticesindeki kambiyo işlemlerinde BSMV
oranı sıfır olarak uygulanacaktır. Öte yandan, söz konusu sözleşmelerin nakdi
uzlaşı ile sonuçlanması durumunda ise, sözleşme dolayısıyla lehe alınan paranın
hesaplanması ve bu tutar üzerinden %5 oranında BSMV hesaplanması
gerekmektedir.
C- Arbitraj
Muameleleri
Arbitraj, herhangi bir menkul kıymetin, dövizin veya
malın eş zamanlı olarak bir piyasadan alınıp diğer bir piyasada satılarak, aynı
kıymetlerin birbiri ile değiştirilmesi sonucu risksiz bir şekilde gelir elde
edilmesi işlemi olup, bu işlemler dolayısıyla lehe alınan paralar 6802 sayılı
Kanunun 29 uncu maddesinin (p) bendi
uyarınca BSMV’den istisnadır.
Buna göre bir işlemin arbitraj işlemi olarak
değerlendirilebilmesi için, aşağıdaki unsurları ihtiva etmesi
gerekmektedir:
— Birden fazla piyasada işlem gören her kıymet, döviz
veya mal gibi ürünler kural olarak arbitraja konu
edilebilir.
— İşleme konu kıymet, döviz veya mal aynı anda birden
fazla piyasada alım satıma konu edilebilen bir ürün olmalıdır. Ayrıca, arbitraj
yapılmak amacıyla bir piyasadan alınan ürünle fiyat farklılığı olan diğer bir
piyasada satılan ürünün birebir “aynı ürün” olması
gerekmektedir.
— Piyasa, en genel anlamıyla alıcı ve satıcıların alım
satıma konu mal ve hizmetleri almak ve satmak amacıyla bir araya geldikleri yer
olarak tanımlanmaktadır. Dolayısıyla, aynı ürünün alım satıma konu edildiği ve
aynı anda alım satım fiyatlarında farklılık olan iki farklı yer iki farklı
piyasa olarak kabul edilebilir.
— Aynı ürünün farklı piyasalarda aynı anda farklı
fiyatlardan alım satıma konu edilebilmesi gerekir. Alım satımın aynı anda
gerçekleşmesi ve dolayısıyla arbitrajcının risk üstlenmemesi, arbitraj işleminin
temel varsayımıdır. Dolayısıyla, bir işlemin arbitraj işlemi sayılabilmesi için,
kıymetin alım satım işleminin eş zamanlı, yani aynı işlem günü içerisinde
gerçekleştirilmesi gerekmektedir.
— Ürünün eş zamanlı olarak düşük fiyatlı olduğu piyasadan
alınıp, yüksek fiyatlı olduğu piyasada satılması suretiyle vadesiz ve risksiz
gelir elde edilmesi gerekmektedir. Vadesiz ve risksiz olma, arbitraja konu
kıymetin aynı anda bir piyasada düşük fiyatlı, diğer bir piyada ise yüksek fiyatlı olduğunun bilinmesi ve buna dayalı
olarak düşük fiyatlı piyasadan alınacak ürünün yüksek fiyatlı piyasada
satılabileceğinin bilinmesi olarak anlaşılmalıdır.
— Elde edilen gelirin kaynağı, aynı ürünün farklı
piyasalardaki fiyat farklılığı olmalı, geleceğe, tahmine ve riske
dayanmamalıdır.
Banka, banker ve sigorta şirketlerinin yapmış oldukları
arbitraj işlemleri sonucu lehlerine aldıkları paralar, 6802 sayılı Kanunun 29
uncu maddesinin (p) bendi uyarınca BSMV’den
istisnadır.
D- Vadeli
İşlem ve Opsiyon Sözleşmelerinin Vergilendirilmesi
1- Genel
Açıklama
23/2/2001
tarihli ve 24327 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Vadeli İşlem ve Opsiyon
Borsalarının Kuruluş ve Çalışma Esasları Hakkında Yönetmeliğin 3 üncü maddesinde vadeli işlem sözleşmesi;
belirli bir vadede, önceden belirlenen fiyat, miktar ve nitelikte
ekonomik veya finansal göstergeyi, sermaye piyasası aracını, malı, kıymetli
madeni ve dövizi alma veya satma yükümlülüğü veren sözleşme olarak
tanımlanmıştır.
Yönetmeliğin aynı maddesinde opsiyon sözleşmesi, opsiyonu alan tarafa belirli bir vadede
veya belirli bir vadeye kadar önceden belirlenen fiyat, miktar ve nitelikte
ekonomik veya finansal göstergeyi, sermaye piyasası aracını, malı, kıymetli
madeni ve dövizi alma veya satma hakkı veren, satan tarafı ise yükümlü kılan
sözleşme olarak tanımlanmıştır.
Yukarıdaki tanımlardan da
anlaşılacağı üzere gelecekte belirli bir fiyat, miktar ve nitelikteki kıymetin
alım satım hakkını veren sözleşmeler yapılabilmekte ve bu sözleşmeler
neticesinde gelir (lehe alınan para) elde edilebilmektedir.
Vadeli işlemlere future, forward ve swap sözleşmeleri, opsiyonlara ise opsiyon sözleşmeleri ve
varantlar örnek olarak
verilebilir.
Banka, banker ve sigorta şirketleri
tarafından vadeli işlem ve opsiyon sözleşmelerinin
düzenlenmesi ve alım satımı nedeniyle lehe alınan paralar 6802 sayılı Kanunun 28
inci maddesi uyarınca BSMV’ye tabidir. Söz konusu
sözleşmelerin düzenlenme amacı BSMV açısından önem arz
etmemektedir.
6802 sayılı Kanunun 29 uncu
maddesinin (p) bendinde Türkiye’de kurulu borsalarda gerçekleştirilen vadeli
işlem ve opsiyon sözleşmelerine ilişkin muameleler ve
bu muameleler sonucu lehe alınan paralar BSMV’den
istisna edilmiştir. Bu istisna uygulamasına ilişkin açıklamalara 22/10/2010 tarihli ve 27737 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan
87 Seri No.lu Gider Vergileri Genel Tebliğinin “C- Türkiye’de Kurulu Borsalarda
Yapılan Vadeli İşlem ve Opsiyon Sözleşmelerine İlişkin İşlemlerde BSMV
İstisnası” başlıklı bölümünde yer verilmiştir.
Buna göre, Türkiye’de kurulu
borsalarda yapılan opsiyon sözleşmelerinin alım satım
işlemleri ile opsiyon hakkının satılması dolayısıyla lehe alınan paralar
(opsiyon primi) istisna kapsamına girmektedir. Ancak, sözleşme işlemlerine
ilişkin nakdi teminatların Takasbank’a yatırılması
suretiyle lehe alınan paralar istisna kapsamına girmemekte olup, BSMV’ye tabi tutulmalıdır. Diğer taraftan, bankaların Takasbank nezdinde zorunlu olarak bulundurdukları teminat
tutarlarının nemalandırılması karşılığında lehe aldıkları paralar, bankalar
arası mevduat muameleleri sonucu lehe alınan para olarak 98/11591 sayılı
Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca %1 oranında BSMV’ye
tabidir.
Öte yandan, yukarıda yer alan
arbitraj tanımı ve unsurlarından da açıkça anlaşılacağı üzere, vadeli işlem ve
opsiyon sözleşmelerinin arbitraj kapsamında
değerlendirilmesi mümkün değildir. Ancak, birden fazla piyasada işlem gören
“aynı vadeli işlem veya opsiyonsözleşmesi”nin eş zamanlı olarak düşük fiyatlı bir piyasadan
alınıp yüksek fiyatlı diğer piyasada satılması işlemi arbitraj işlemi
olduğundan, bu işlem sonucunda lehe alınan para 6802 sayılı Kanunun 29 uncu
maddesinin (p) bendiuyarınca BSMV’den istisna olacaktır. Aynı vadeli işlem veya opsiyon sözleşmesi ifadesinden, tutarı, vadesi, niteliği,
düzenleyeni gibi unsurları aynı olan sözleşmenin anlaşılması gerektiği
tabiidir.
Döviz/TL veya döviz/dövize
dayalı olarak yapılan vadeli işlem ve opsiyon
sözleşmelerinin fiziki teslimatla sonuçlanması halinde, bu işlemler kambiyo
işlemi olarak sıfır oranında BSMV’ye tabi
olacaktır. Bir sözleşmenin fiziki teslimatla
sonuçlanması, tarafların o sözleşmede yazılı edimlerini karşılıklı olarak yerine
getirmelerini ifade etmektedir. Ancak, döviz satış tutarlarının 26/7/2008 tarihli ve 26948 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan
86 Seri No.lu Gider Vergileri Genel Tebliğinin “B-Kambiyo İşlemlerinde BSMV
Uygulaması” başlıklı bölümünde açıklandığı şekilde beyan edilmesi gerekmektedir.
Ayrıca, 21/8/1990 tarihli ve 20612 sayılı Resmi
Gazete’de yayımlanan 83 Seri No.lu Gider Vergileri Genel Tebliğinde de
açıklandığı üzere, kambiyo satışında satış tutarı üzerinden hesaplanacak vergi
dışında, ayrıca döviz alış kuru ve satış kuru arasındaki müspet fark üzerinden
%5 oranında BSMV hesaplanmayacaktır.
Diğer taraftan, Türkiye’de
kurulu borsalarda gerçekleştirilmeyen gerek döviz/TL gerekse döviz/döviz vadeli
işlem sözleşmelerinin nakdi uzlaşı ile sonuçlanması halinde vadeli işlem
sözleşmesi dolayısıyla lehe alınan paralar BSMV’ye
tabi tutulacaktır.
2- Forward İşlemlerinin
Vergilendirilmesi
Forward
sözleşmesi, taraflardan birinin sözleşmeye konu olan finansal varlığı sözleşmede
belirlenen fiyat üzerinden gelecekteki belirli bir tarihte satın almasını, karşı
tarafın da sözleşmeye konu finansal varlığı satmasını öngören bir sözleşme
türüdür.
Banka ve bankerler tarafından dövize veya diğer finansal
varlığa dayalı olarak yapılan forward işlemlerinde
sözleşme dolayısıyla lehe alınan paralar BSMV’ye tabi
tutulacaktır. Ancak, fiziki teslimatla
sonuçlanan döviz/TL ve döviz/döviz forward
sözleşmelerinde ana işlem kambiyo işlemi olduğundan, BSMV oranı sıfır olarak
uygulanacaktır. Sözleşmenin nakdi uzlaşı ile sonuçlanması halinde ise,
sözleşme nedeniyle lehe alınan para üzerinden %5 oranında BSMV
hesaplanacaktır.
Örnek
1-(X) Bankasının
(Y) Bankası ile düzenlediği ve 1.000.000 Amerikan Doları (dolar) alım
karşılığında 1.560.000 TL vermeyi taahhüt ettiği forward sözleşmesine ilişkin bilgiler aşağıdaki
gibidir:
Sözleşme tarihi: 1/1/2011
Vade tarihi: 1/7/2011
Anapara: 1.000.000
dolar
Sözleşme Kuru: 1,56
Vadedeki kur : 1,60
Sözleşmenin fiziki
teslimatla sonuçlanması durumunda, işlem kambiyo işlemi olarak sıfır oranında BSMV’ye tabi olduğundan, vergi hesaplanmayacaktır.
Nakdi uzlaşıyla
sonuçlanması halinde ise, (Y) Bankası (X) Bankasına sözleşme nedeniyle ortaya
çıkan 40.000 TL (=1.600.000 – 1.560.000) tutarı aktaracak ve (X) Bankasınca bu
tutar, sözleşme nedeniyle lehe alınan para olarak %5 oranında BSMV’ye tabi tutulacaktır.
Örnek
2- (X) Bankasının (Y) Bankası ile
düzenlediği ve 1.000.000 avro karşılığında 1.440.000 dolar almayı taahhüt ettiği
forward sözleşmesine ilişkin bilgiler aşağıdaki
gibidir:
Sözleşme tarihi: 1/1/2011
Vade tarihi: 1/7/2011
Ana
para: 1.000.000 Avro
Sözleşmedeki avro/dolar
paritesi:
1,4400
Vadede X ve Y Bankaları
dolar alış kuru: 1,60 TL
Sözleşmenin fiziki
teslimatla sonuçlanması halinde, bu işlem kambiyo işlemi olarak sıfır oranında BSMV’ye tabi olduğundan, vergi hesaplanmayacaktır.
Sözleşmenin nakdi uzlaşı
ile sonuçlanması halinde ise sözleşme dolayısıyla lehe alınan paralar %5
oranında BSMV’ye tabi tutulacaktır. Sözleşme
dolayısıyla lehe alınan paranın avro veya dolar olarak hesaplanıp ödenmesi
mümkün olduğundan, lehe alınan bu paranın banka tarafından ilgili para birimine
kendi işlemlerinde uyguladığı alış kurunu uygulamak suretiyle TL’ye çevrilmesi
ve TL olarak hesaplanan söz konusu tutar üzerinden BSMV hesaplanması
gerekmektedir. Nakdi uzlaşı neticesinde sözleşme dolayısıyla lehe alınan paranın
dolar cinsinden hesaplandığını varsayarsak, vadedeki avro/dolar paritesinin sözleşmedeki pariteden yüksek veya düşük olmasına
göre gelir elde eden taraf ve lehe alınan paranın hesabı aşağıdaki gibi
olacaktır:
Vade tarihindeki
avro/dolar paritesinin 1,4450 olması durumunda, vadedeki parite sözleşmedeki pariteden yüksek olduğundan, (X) Bankası
lehine gelir doğmaktadır. (X) Bankasının sözleşme geliri 5.000 dolar (=1.445.000
– 1.440.000) olup, bu tutarın bankanın uyguladığı alış kuru ile çarpılması
sonucu bulunan 8.000 TL (=5.000 x 1,60) üzerinden %5 oranında BSMV hesaplanması
gerekmektedir.
Vadedeki avro/dolar paritesinin 1,4350 olması durumunda ise, (Y) Bankası lehine
gelir doğacak ve lehe alınan bu para üzerinden BSMV hesaplanması gerekecektir.
Bu durumda (Y) Bankasının sözleşme geliri 5.000 dolar (=1.440.000–1.435.000)
olacaktır. (Y) Bankası, lehine kalan paranın TL’ye dönüştürülmesinde kendi
uyguladığı alış kurunu esas alacaktır. Buna göre (Y) Bankasının sözleşme
sonucunda lehine kalan 8.000 TL (=5.000 x 1,60) üzerinden %5 oranında BSMV
hesaplaması gerekmektedir.
Her iki işlemde de,
gelirin dolar olarak alışı söz konusu olduğundan, lehe alınan paranın TL’ye
çevrilmesinde bankanın kendi uyguladığı dolar alış kurunu esas alması
gerekmektedir.
3- Swap İşlemlerinin
Vergilendirilmesi
Swap, iki tarafın belirli
bir zaman dilimi içinde farklı faiz ödemelerini ve/veya farklı para birimlerini
karşılıklı olarak değiştirdikleri bir takas sözleşmesidir.
Vadeli bir işlem olması ve risk içermesi gibi unsurları
dikkate alındığında, swap işlemlerinin arbitraj
işlemlerine yönelik istisna kapsamında değerlendirilmesi mümkün bulunmamaktadır.
Bu nedenle, swap işlemleri dolayısıyla lehe alınan
paraların BSMV’ye tabi tutulması gerekmektedir.
Öte yandan, her swap sözleşmesinin müstakil bir işlem olarak
değerlendirilmesi gerekmekte olup, bir swap sözleşmesinden elde edilen zararın,
o işlemle ilgili olduğu iddiasıyla başka bir swap sözleşmesinden elde edilen
gelirden düşülmesi mümkün değildir.
a) Para Swapı İşlemleri
Para swapı, tarafların önceden anlaştıkları oran ve koşullarda
belirli miktardaki para birimlerini (döviz/döviz, döviz/TL) değiştirmek
suretiyle gerçekleştirdikleri işlemlerdir.
Para swapı sözleşmesinin fiziki teslimle sonuçlanması durumunda,
bu işlem kambiyo işlemi niteliğinde olacağından BSMV hesaplanmayacaktır. Ancak,
para swapı sözleşmesinin nakdi uzlaşı ile sonuçlanması
halinde BSMV mükellefleri tarafından lehe alınan paralar %5 oranında BSMV’ye tabi tutulacaktır.
Örnek 3- (Y)
Bankasının (B) A.Ş. ile yapmış olduğu avro/dolar para swapı sözleşmesine ilişkin veriler aşağıdaki
gibidir:
İşlem Tarihi: 31/12/2010
Vade Tarihi: 6/1/2011
İşlem Tarihinde Parite:
1,442000
Sözleşme Paritesi:
1,442017
Döviz ile döviz değişimine dayalı
bu swap işlemi, arbitraj istisnası kapsamına
girmemektedir.(Y) Bankası
sözleşmenin yapıldığı tarihte 25.000.000 avro almakta, karşılığında 36.050.000
dolar vermektedir. Vade tarihinde ise 36.050.425 dolar almakta, karşılığında
25.000.000 avro vermektedir. Para swapı sözleşmesi
dolayısıyla başlangıçta ve vadede yapılan döviz teslimleri, kambiyo işlemi
olacağından bu işlemler nedeniyle BSMV hesaplanmayacaktır.
İşlem tarihi itibariyle geçerli
parite üzerinden döviz alış verişi gerçekleşmekle
birlikte, sözleşmenin vadesinde para birimlerinin tekrar değişimi zorunlu
olmayabilir. Vade tarihinde sözleşme dolayısıyla lehe alınan 425 dolar, (B) A.Ş.
tarafından (Y) Bankasına aktarılmak suretiyle, sözleşme nakdi uzlaşı ile de
sonuçlanabilir. Bu durumda, nakdi uzlaşı ile sonuçlanan söz konusu işlemin
kambiyo muamelesi olarak değerlendirilmesi mümkün değildir. Dolayısıyla, (Y)
Bankasının, vade tarihi itibariyle dolar alış kurunun 1,80 TL olduğunu
varsayarsak, 425 doları kendi işlemlerine uyguladığı 1,80 TL alış kuru üzerinden
TL’ye çevirmek suretiyle bulacağı 765 TL üzerinden %5 oranında BSMV hesaplaması
gerekecektir.
Örnek 4- (Z) Bankasının (V)
Bankası ile yapmış olduğu dolar/TL para swapı
sözleşmesine ilişkin veriler aşağıdaki gibidir:
İşlem Tarihi: 1/3/2011
Vade Tarihi: 1/4/2011
İşlem Tarihindeki kur: 1,5000
Sözleşme Kuru:
1,5051
(Z) Bankası sözleşmenin yapıldığı
tarihte 4.000.000 dolar almakta, karşılığında 6.000.000 TL vermektedir. Vade
tarihinde ise 6.020.560,44TL
almakta, karşılığında 4.000.000 dolar vermektedir. Gerek sözleşme tarihinde,
gerekse vade tarihinde dövizlerin fiziki değişimi işlemleri, kambiyo işlemi
olduğundan, sıfır oranında BSMV'ye tabi olup, elde
edilen gelir üzerinden BSMV hesaplanmayacaktır.
Bu işlemin nakdi uzlaşı ile
sonuçlanması halinde; (Z) Bankasının (V) Bankasından aldığı 20.560,44 TL
(=6.020.560,44 – 6.000.000) lehe alınan para olarak %5 oranında BSMV’ye tabi tutulacaktır.
b) Faiz Swapı İşlemleri
Faiz
swapı, gösterge bir anapara tutarı üzerinden farklı
faiz oranı esaslarına göre hesaplanacak faizlerin iki taraf arasında anlaşılan
vadelerde değişimini öngören bir sözleşmedir. Bu sözleşmede, aynı para
biriminden olan borçların faiz ödemelerinin yapısı değişmekte, anapara değişimi
gerçekleşmemektedir.
Faiz
swapı sözleşmesi tek bir işlem, yapılan faiz ödemeleri
ise bu işlemin maliyet unsuru olarak kabul edilmekte ve gelir, sözleşme
yükümlülüklerinin sona erdiği vadede ortaya çıkmaktadır. Bu işlemde lehe alınan
paranın tespitinde alınan ve ödenen faizler birlikte dikkate alındığı için ara
dönemlerdeki faiz tahsilâtları üzerinden ayrıca BSMV hesaplanmayacaktır.
BSMV mükellefi tarafından bu sözleşme sonucunda lehe alınan
paranın tespiti sözleşmenin vadesinde yapılabileceğinden, vade sonunda sözleşme
bazında net faiz gelirinin oluşması halinde bu tutar üzerinden % 5 oranında
BSMV hesaplanması gerekmektedir.
Örnek
5-(A) Bankasının 30/7/2010 tarihinde, 10.000.000 dolar
tutarındaki 2 yıl vadeli 6 ayda bir LIBOR faiz ödemeli borcundan doğan
yükümlülüğünü yerine getirebilmek üzere, (Z) A.Ş. ile %4 faiz oranı ile yaptığı
2 yıl vadeli 6 ayda bir faiz ödemeli swap sözleşmesine
ilişkin veriler aşağıdaki gibidir:
Sözleşme Tutarı: 10.000.000
dolar
Sözleşme Tarihi: 30/7/2010
Sabit Faiz:
%4
Değişken faiz: Dolar
LİBOR
Faiz Değişim TarihleriLİBORDöviz Kuru
30/1/2011%4,51,28
30/7/2011%3,81,33
30/1/2012%4,11,29
30/7/2012%3,71,37
FAİZ
DEĞİŞİM
TARİHLERİ
LIBOR
(Z) A.Ş.
TARAFINDAN
(A) BANKASINA ÖDENEN
FAİZ
(A) BANKASININ(Z) A.Ş.YE
ÖDEDİĞİ
FAİZ
30/1/2011
%4,5
225.000
USD
(225.000x1,28=
288.000-TL)
200.000
USD
(200.000x1,28=256.000-TL)
30/7/2011
%3,8
190.000
USD
(190.000x1,33=
252.700-TL)
200.000
USD
(200.000x1,33=266.000-TL)
30/1/2012
%4,1
205.000
USD
(205.000x1,29=
264.450-TL)
200.000
USD
(200.000x1,29=258.000-TL)
30/7/2012
%3,7
185.000
USD
(185.000x1,37=253.450-TL)
200.000
USD
(200.000x1,37=274.000-TL)
Toplam
1.058.600-TL
1.054.000-TL
Örneğimizde (A) Bankasının
vade tarihi itibariyle sözleşme nedeniyle lehine aldığı para üzerinden BSMV
hesaplaması gerekmektedir. Buna göre, (A) Bankasının söz konusu swap sözleşmesi dolayısıyla lehine aldığı 4.600 TL
(=1.058.600 – 1.054.000) üzerinden %5 oranında BSMV hesaplanması
gerekmektedir.
c) Çapraz Döviz Swap İşlemleri
Döviz swapının faiz swapı ile
birlikte kullanımı sonucu ortaya çıkan diğer bir swap
türü çapraz döviz swaplarıdır. Çapraz döviz swaplarında, farklı para birimleri ve farklı faiz yapısı
üzerine (sabit veya değişken) borçlanan taraflar, diğer tarafın borcuna ilişkin
anapara ve faiz ödemelerini yerine getirmek üzere
anlaşırlar.
Bu sözleşme uyarınca yapılan
işlemler, para ve faiz swapı şeklinde iki ayrı işlem
olarak değerlendirildiğinden, bu sözleşmeye ilişkin işlemler yukarıda para ve
faiz swapları için yapılan açıklamalar çerçevesinde
vergilendirilecektir.
4- Opsiyon
İşlemlerinin Vergilendirilmesi
Opsiyon sözleşmesi, opsiyonu alan tarafa belirli bir vadede veya belirli bir
vadeye kadar önceden belirlenen fiyat, miktar ve nitelikte ekonomik veya
finansal göstergeyi, sermaye piyasası aracını, malı, kıymetli madeni ve dövizi
alma veya satma hakkı veren, satan tarafı ise yükümlü kılan
sözleşmedir.
Türkiye’de kurulu borsalarda
gerçekleştirilen opsiyon sözleşmelerine ilişkin
muameleler ve bu muameleler sonucu lehe alınan paralar 6802 sayılı Kanunun 29
uncu maddesinin (p) bendi uyarınca BSMV’den istisna
edilmiştir. BSMV mükelleflerinin söz konusu borsaların dışında
gerçekleştirdikleri opsiyon sözleşmelerine ilişkin
muameleler ve bu muameleler sonucu lehe aldıkları paralar BSMV'ye tabi tutulacaktır.
Opsiyon işlemleri sonucu lehe
alınan para, yani BSMV matrahı; alma hakkı veren opsiyonlarda sözleşmeye konu
olan finansal varlığın piyasa fiyatından kullanım (alış) fiyatı ve opsiyon priminin indirilmesi suretiyle bulunacak tutar, satma
hakkı veren opsiyonlarda ise kullanım (satış) fiyatından piyasa fiyatı ve
opsiyon priminin indirilmesi suretiyle hesaplanacak tutardır.
Opsiyon sözleşmelerinde, satın alma
veya satma hakkını alan tarafın bu hakkı satan tarafa yaptığı ödeme, opsiyon primidir. Opsiyon primi, alım veya satım hakkını
satan taraf açısından hak satışı nedeniyle lehe alınan para mahiyetinde
olduğundan, BSMV mükelleflerinin lehlerine aldıkları opsiyon primleri üzerinden sözleşme tarihi itibariyle BSMV
hesaplamaları gerekmektedir. Öte yandan, söz konusu opsiyon primi, opsiyon sözleşmesi sonucu lehe alınan paranın
(BSMV matrahının) hesabında maliyet olarak dikkate alınacaktır.
Örnek 6-
(X) Bankası 28/1/2011 tarihinde (Y)
Bankası ile 2.000.000 doları 1 avro = 1,34 dolar kurundan, karşılığında avro
vermek üzere, alma hakkı veren 31 gün vadeli (28/2/2011) opsiyon sözleşmesi yapmış, 2.000 TL opsiyon primi ödemiştir.
(X) Bankası alım hakkını 23/2/2011 günü, avro/dolar
paritesi 1,32 iken kullanmıştır. (X) Bankasının 28/2/2011 günü avro/TL kuru 2,50 olarak
gerçekleşmiştir.
(Y) Bankası, sözleşmenin
düzenlendiği tarihte tahsil ettiği 2.000-TL opsiyon
primi üzerinden %5 oranında BSMV hesaplayacaktır.
Opsiyon sözleşmesinin
fiziki teslimatla sonuçlanması halinde, (X) Bankası (Y) Bankasından değeri
1.515.151,5 avro olan 2.000.000 doları 1.492.537,3 avro ödeyerek alacaktır. Bu
durumda sözleşme kambiyo muamelesi ile sonuçlandığından ve kambiyo işlemlerinde
BSMV oranı sıfır olduğundan, BSMV hesaplanmayacaktır.
Sözleşmenin nakdi uzlaşı
ile sonuçlanması, yani opsiyonun kullanıldığı tarih itibariyle spot piyasadaki
avro/dolar paritesi ile sözleşmedeki parite arasındaki
fark nedeniyle elde edilen gelirin (Y) Bankası tarafından (X) Bankasına ödenmesi
suretiyle sonuçlanması halinde; (X) Bankası tarafından bu işlem nedeniyle lehe
alınan para, elde edilen bu gelirden opsiyon priminin düşülmesi suretiyle
bulunacak tutar olup, bu tutar üzerinden %5 oranında BSMV hesaplanması
gerekecektir. Örneğimizde sözleşme dolayısıyla lehe alınan para 22.614,2 avro
(=1.515.151,5 - 1.492.537,3), bankanın aynı tarih itibariyle uyguladığı 2,50 TL
avro alış kuru üzerinden TL’ye çevrilecek ve bulunan 56.535,5 TL (=22.614,2 x
2,50)’den 2.000 TL opsiyon primi düşülmek suretiyle
bulunan 54.535,5 TL (=54.535,5–2.000) üzerinden %5 oranında BSMV
hesaplanacaktır.
Örnek 7-(X) Bankası A.Ş.yapmış olduğu opsiyon sözleşmesi uyarınca 1/5/2012 tarihinde veya bu tarihe
kadar (Y) A.Ş. hisselerinin 1.000 lotunu 100.000 TL’den alma hakkı elde etmekte
ve 2.000 TL opsiyon primi ödemektedir.
1/5/2012
tarihinde söz konusu hisselerin değeri: 105.000 TL
(X) Bankası vade tarihinde söz
konusu hisseleri fiziken teslim aldığında ana unsur
hisse alımı olduğu için X Bankası tarafından lehe alınan bir para da
bulunmayacaktır.
(X) Bankası tarafından alınan
hisselerin daha sonra satılması halinde satış bedeli ile 100.000 TL alış bedeli
arasındaki fark üzerinden BSMV hesaplanacaktır.
Opsiyon sözleşmesinin nakdi uzlaşı
ile sonuçlanması halinde, (X) Bankası söz konusu hisse senetlerinin vadede
oluşan değeri ile sözleşmede belirlenen değeri arasındaki farktan ödediği opsiyon primini düşmek suretiyle bulunacak 3.000 TL
(=105.000-100.000-2.000) üzerinden BSMV hesaplayacaktır.
E- Varantların
Vergilendirilmesi
6802 sayılı Kanunun 29
uncu maddesinin (p) bendi uyarınca, Türkiye’de kurulu borsalarda
gerçekleştirilen vadeli işlem ve opsiyon sözleşmelerine
ilişkin muameleler ve bu muameleler sonucu lehe alınan paralar BSMV’den istisna edilmiştir. Hukuki açıdan opsiyon sözleşmelerinin dayanak varlık itibariyle
sınırlandırılmış bir çeşidi olarak kabul edilen varantlar için de, Türkiye’de kurulu bir borsada işlem
görmeleri durumunda söz konusu istisnanın uygulanması gerekmektedir.
Dolayısıyla, İMKB’de işlem gören varantlara ilişkin
muameleler ve bu muameleler sonucu lehe alınan paralar BSMV’den istisna olup, Türkiye’de kurulu borsalarda işlem
gören opsiyonların vergilemesine yönelik açıklamalar,
varantlar için de geçerli
olacaktır.
2499 sayılı Sermaye
Piyasası Kanununun 30 uncu maddesinin (g) bendinde, “Döviz, mal, kıymetli maden
veya Kurulca belirlenecek diğer varlıkların kaldıraçlı alım satımı, alım
satımına aracılık ve bu işlemlere yönelik hizmetlerin yerine getirilmesi”
sermaye piyasası faaliyeti olarak sayılmış olup, Kanunun 31 inci maddesinde
sermaye piyasası faaliyetlerinde bulunacak kurumların, Kuruldan izin almalarının
zorunlu olduğu, faaliyet ve aracılık türleri itibariyle başvuru ve izin
esaslarının Kurulca düzenleneceği belirtilmiştir.
27/08/2011 tarihli ve 28038 sayılı
Resmi Gazete’de yayımlanan Kaldıraçlı Alım Satım İşlemleri ve Bu İşlemleri
Gerçekleştirebilecek Kurumlara İlişkin Esaslar Hakkında Tebliğin “Tanımlar”
başlıklı 4 üncü maddesinde kaldıraçlı alım satım işlemi; yatırılan teminat
tutarı karşılığında, her türlü döviz, mal, kıymetli maden ve Kurulca
belirlenecek diğer varlıkların kaldıraçlı olarak elektronik ortamda alım satımı
işlemleri olarak tanımlanmıştır. Aynı maddede yetkili kuruluş ise; kaldıraçlı
alım satım faaliyetinde bulunmak üzere Kurulca yetkilendirilmiş aracı kurum ve
vadeli işlemler aracılık şirketleri olarak tanımlanmıştır.
Kaldıraçlı alım satım
işlemleri foreks işlemleri, işlemlerin yapıldığı
piyasa da foreks piyasası olarak isimlendirilmektedir.
Banka, banker ve sigorta şirketleri tarafından
yapılan fiziki teslimatlı döviz alış ve satış işlemleri, kambiyo işlemi
olduğundan sıfır oranında BSMV'ye tabi olup,
üzerlerinden BSMV hesaplanmayacaktır. Ancak, nitelik itibariyle banka muamele ve
hizmetleri kapsamında olduğu kabul edilen foreks
işlemleri, dayanak varlıktaki fiyat değişimlerinden fiziki alım satım olmaksızın
yararlanmayı amaçladığından, kambiyo alım satım işlemi olarak değerlendirilemez.
Buna göre;
- Banka ve sigorta şirketlerinin
foreks işlemleri dolayısıyla lehe aldıkları
paralar,
- İlgili kanunlarla
yetkilendirilmek veya izin verilmek suretiyle 6802 sayılı Kanunun 28 inci
maddesinin ikinci fıkrasında belirtilen işlemleri esas iştigal konusu olarak
yapan ve banker kapsamında BSMV mükellefi olanların foreks işlemleri dolayısıyla lehe aldıkları
paralar,
- Yetkili kuruluşlar banker
kapsamında BSMV mükellefi olup kendileri veya başkaları hesabına yaptıkları
foreks işlemleri dolayısıyla lehe aldıkları paralar,
6802 sayılı Kanunun 28 inci maddesi
uyarınca BSMV’ye tabi
bulunmaktadır.
Örnek 8-(A) Bankası A.Ş. foreks piyasasında işlem yapmak için (B) yetkili kuruluşuna
10.000 avro teminat yatırmış ve elektronik işlem platformu üzerinden 1 avro=
1,3313 dolar kurundan 1.000.000 avroluk alım emri vermiştir.
Yatırılan
teminat: 10.000
Avro
Kaldıraç oranı: 1/100
(A) Bankası dolar
alış kuru: 1,80 TL
(B) yetkili
kuruluşu da müşterisi olan (A) Bankasından gelen alım emri üzerine 1 avro =
1,3312 dolar kurundan likidite sağlayıcısına 1.000.000 avroluk alım emri vermiş,
aynı anda 1 avro= 1,3313 dolar kurundan bu tutarı müşterisine
satmıştır.
(A) Bankası A.Ş.
bir müddet sonra yetkili kuruluşa 1 avro= 1,3318 dolar kurundan 1.000.000
avroluk satım emri vermiştir.
(A) Bankası A.Ş. bu
işlem dolayısıyla 500 dolar [(1,3318-1,3313)x10.000x100] lehe para aldığından,
bu tutarın Bankanın alış kuru üzerinden TL’ye çevrilmesi neticesinde bulunan 900
TL üzerinden %5 oranında BSMV
hesaplayacaktır.
Diğer taraftan, bu
faaliyetleri esas iştigal konusu olarak yapan ve banker kapsamında BSMV
mükellefi olan (B) yetkili kuruluşunun aracılık faaliyeti nedeniyle lehine
aldığı paralar da BSMV’ye tabi
tutulacaktır.
(B) yetkili
kuruluşu tarafından yapılan döviz satış işlemleri fiziki teslimatlı olmaması
nedeniyle kambiyo işlemi kapsamında değerlendirilmeyecek ve bu işlem sonucunda
yetkili kuruluş tarafından lehe alınan 100 doların (1.331.300-1.331.200) TL
karşılığı üzerinden %5 oranında BSMV hesaplanacaktır. Yetkili kuruluşun yabancı
paraya ilişkin kendi işlemleri nedeniyle uyguladığı bir döviz kuru olmaması
durumunda, işlem tarihinden önceki güne ilişkin Merkez Bankası döviz alış
kurunun esas alınacağı tabiidir.
Ancak, foreks işlemi yapmaya yetkili kuruluş (B) ile likidite
sağlayıcı kuruluş arasındaki sonlandırma aşamasının (A) Bankasının 1 avro=
1,3318 dolar olan satış fiyatından gerçekleştirilmesi durumunda, (B) yetkili
kuruluşunun bu işlemden herhangi bir aracılık geliri olmayacağı için BSMV
hesaplanmayacaktır.
Yetkili kuruluş, (A) Bankasından gelen 1 avro=1,3318
dolar kurundan 1.000.000 avroluk satım emri üzerine likidite sağlayıcıya 1
avro=1,3319 dolar kurundan 1.000.000 avroluk satım emri vermesi durumunda, (B)
yetkili kuruluşun aracılık faaliyeti nedeniyle lehe aldığı 100 doların
(=1.331.900 – 1.331.800) TL karşılığı üzerinden %5 oranında BSMV
hesaplanacaktır.
BSMV mükellefleri
tarafından Türkiye’de kurulu borsalarda yapılacak kaldıraçlı alım satım
işlemleri, vadeli işlem ve opsiyon sözleşmeleri
mahiyetinde olmadığından, 6802 sayılı Kanunun 29 uncu maddesinin (p) bendi
kapsamında değerlendirilmeleri mümkün bulunmamaktadır. Bu durumda,
Türkiye’de kurulu borsalarda yapılan foreks işlemleri
dolayısıyla lehe alınan paraların tamamı %5 oranında BSMV’ye tabi
tutulacaktır.