Sayın Yetkililer,

Hatırlanacağı gibi 5479 sayılı Kanunla Gelir Vergisi Kanununa eklenen geçici 69 uncu madde ile yatırım indirimi istisnasının en son 2008 yılı kazançlarına uygulanabilme sınırlanması getirilmiş; bu sınırlama Anayasa Mahkemesinin 08.01.2010 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan Kararı ile iptal edilmiştir.

01.08.2010 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan 6009 sayılı Kanun’un 5 inci maddesi ile;

· 2010 takvim yılı kazançlarından başlamak

· 01.08.2010 tarihinden geçerli olmak

· ilgili dönem kazancının %25’ini aşmamak

üzere yatırım indirimi istisnası yeniden uygulamaya sokulmuştur.

Anayasa Mahkemesi Kararı Sonrasında Verilen 2010 Yılı Birinci Geçici Vergi Beyanları

Anayasa Mahkemesi Kararının 2010 Ocak ayında Resmi Gazetede yayınlanmasından sonra yatırım indirimi istisna uygulamasına sahip işletmeler, birinci geçici vergi döneminde yatırım indirim tutarlarını %25’lik sınırlamaya tabi tutmadan indirim konusu yapmışlardır.

      6009 sayılı Kanunun 5 inci maddesi 01.08.2010 tarihinden geçerli olmak üzere yürürlüğe girmiş olup, birinci geçici vergi       beyanlarında herhangi bir düzeltmeye gerek bulunmamaktadır.

İkinci geçici vergi beyanlarında 0,25 oranlı sınırlamanın yapılması yeterli olacaktır.

Yatırım İndirimi Tutarının Kazancın %25’inin Altında Kalması

Geçici 69 uncu maddenin 6009 sayılı Kanunla değiştirilmesinden önce, yatırım indirimi istisna tutarının uygulanmasından sonra kalan kazançların eski vergi oranlarına (kurumlar vergisine tabi şirketlerde %30, gelir vergisine tabi şirketlerde 31.12.2005 tarihinde yürürlükte bulunan vergi tarifesine göre) tabi tutulacağına hükmedilmişti.

Yapılan değişiklikle bu uygulama kaldırılmış, %100 oranlı yatırım indirimi uygulamalarının %19,8 oranlı vergi stopajına tabi tutulması uygulaması muhafaza edilmiştir.

6009 Sayılı Kanunda Getirilen Düzenlemelerin Anayasaya Uygunluğu

Yatırım indirimi uygulamasına süre kısıtlaması getiren geçici 69 uncu madde hükmünün Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesinden sonra 6009 sayılı Kanunla getirilen yeni düzenlemeler Müşavirliğimize göre miktar kısıtlaması (süre uzatımı) niteliğinde olup, verilen bir hakkın geliri alınması özelliğini sürdürmektedir. Müşavirliğimiz bu düzenlemenin de Anayasa Mahkemesince iptal edilebileceği görüşündedir.

Saygılarımızla

Gaziantep, 04.08.2010